Southampton traducir español
183 traducción paralela
SOUTHAMPTON'DAN NEW YORK'A.
De SOUTHAMPTON a NUEVA YORK
İlk durak Plymouth ya da Southampton, sonra doğruca Londra.
Aterrizaréis en Plymouth o Southampton e iréis derechos a Londres.
Le Havre'ye doğru, Southampton'dan sisli İngiliz kanalını geçen bir vapurda yolcuydu.
Iba de pasajera en un barco a vapor que se dirigía por el nebuloso Canal de la Mancha, de Southampton hacia El Havre.
Sizi ilk Southampton rıhtımında görmüştüm.
La vi en el puerto de Southamptom.
Arabayla Southampton'a gideriz, geceyi Southwestern'de geçiririz.
Iremos a Southhampton, pasaremos la noche en el Southwestern.
Babam Southampton dışında, kaptanla iş yapar.
Mi padre hace negocios con el capitán en Sothampton.
Peki niye Plymouth, Southampton, Portsmouth gibi yükleme limanlarında kullanılmadılar?
¿ Y por qué no los puertos? ¿ Plymouth, Southampton, Portsmouth?
Sanırım turnuvaya gidiyorsunuz.
Supongo que va a Southampton a los dobles.
Southampton'da kazanmalısın.
Mejor que gane en Southampton.
Efendim, Southampton numaranız bağlandı.
Disculpe, señor. Está lista su llamada a Southampton.
Bugün Southampton'a varacak olan geminin yolcuları arasında Amerikalı yazar Mark Halliday de var.
ENTRE LOS PASAJEROS QUE LLEGARÁN A SOUTHAMPTON HOY ESTÁ EL ESCRITOR DE MISTERIO MARK HALLIDAY.
15 Haziran sabah saat 10.30'da yola çıktık.
¿ Cuándo empezaron el viaje? Salimos de Southampton en la mañana del 15 de junio.
Southampton'a bu akşam gidecekler akşam yemeğini yolda, Salisbury'de yerler ve sabah da tatilleri için gemiye gidiyor olurlar.
Irán hasta Southhampton esta noche,... cenarán en Salisbury y por la mañana tomarán un barco.
- Onu zar zor anladım ama galiba oğlu bu akşam 8 : 45'teki Southampton trenine biniyor.
- Casi no la comprendía... pero parece que su hijo tomará el tren de las 8 : 45 a Southampton esta noche.
Southampton treni kalktı mı?
¿ Ha llegado ya el tren para Southampton?
Southampton'a bilet aldı.
Compró un billete para Southampton.
Oradan da Southampton'a yol alacağız.
De allí iremos a Southampton.
Anneminki Southampton'da duruyor.
Tenemos tres. Mamá tiene el suyo en Southampton.
Bu General Brown Wiffingham. Southampton Toplanma Alanı'na komuta ediyor.
Ese es el general Brown Wiffingham, al mando de la base de Southampton.
Neyse zamanında oraya ulaşır umuduyla Southampton toplanma alanına acil bir yazı yazdık.
Corrimos al área militar de Southampton con la esperanza de llegar a tiempo,..
Southampton'a gidebilirsem bir gemide kamarot olarak iş bulabilirim.
Puedo conseguir un trabajo en un barco si llego hasta Southampton.
Yarın gece Southampton'daki geminizde göreve hazır olacaksınız.
Mañana por la noche Vd estará en Southampton, a bordo de su barco y listo para el deber.
Sadece bu sabah otobüsteki insanlar... ve Southampton da gemiden indiğimizdekiler.
La gente del bus esta mañana... o en Southampton cuando bajamos del barco.
Bremen, Bremerhaven'e gitmek üzere... çarşamba, öğleden sonra 2 : 30'da Southampton'a ulaşmış.
El Bremen, camino de Bremerhaven... llego a Southampton el miércoles a las 2 : 30
Hoş bir kız. Sydney'den Southampton'a giderken gemide tanıştım onunla.
Una chica encantadora, la conocí de Sídney a Southampton.
Seninle, Victoria, güvenli ikametgahındayken Southampton'a gideceğiz sonra Manş Denizine ve sonra da açık denizlere.
Contigo, Victoria, a salvo en tu residencia sellada nos dirigiremos a Southampton luego al canal y luego al mar abierto.
Southampton körfezinin girişinde efendim.
Está en la desembocadura del río Southampton, señor.
Sen uzun yoldan gel ama. Önce Strand'a git. Sonra Southampton Caddesine ilerle.
Tú coge el camino más largo, por el Strand, después sube por la calle Southampton.
İlçe belediyesi, Southampton'un 40 kilometre kuzey doğusunda.
Es un pueblo a 27 millas al noreste de Southhampton.
- Ürünleri... - Westphalia'daki Southampton mu?
- Southhampton, ¿ en Westfalia?
Tamam. Southampton'daki okulda onunla buluşalım.
Ok. la encontraré en la escuela en Southampton
Paskalya'da gelmemi istiyor.
Quiere saber si puedo ir a Southampton para Pascuas.
Tenis dersleri de alamam. Restoranlarda hesabı da ödeyemeyeceğim. Deniz kenarında ev bile alamam.
No podré jugar al tenis, invitar a cenar, o permitirme la casa de Southampton.
Bu gece nişan daveti veriliyor Arthur'un babasının evinde, Southampton'da.
Hay una fiesta de compromiso esta noche en la casa del padre de Arthur en Southampton.
Southampton College'a haber verdiğimi de hatırlamıyorum.
Y creo que no hice el cambio En la universidad
Çocuklarını saat 16 : 00 Southampton yük trenine getiren ailelerin çocukları dokuz numaralı peronun girişine bırakmaları rica olunur.
Pedimos a los padres que traigan a sus hijos al tren de las 4 p.m. De Southhampton que dejen a sus niños en la barrera.
Southampton, yani hoşçakal yaşlı İngiltere.
Sábado, Southampton, Y entonces adiós, vieja Inglaterra.
Hainler anlaştı. Kral Londra'dan uzaklaştı... ve sahne artık taşınıyor, Southhampton'a.
Los traidores están de acuerdo, el Rey ha partido hacia Londres y el escenario es ahora transportado, caballeros, a Southampton.
Kral Southampton'dan gitmiş olacak.
El Rey se habrá ido ya de Southampton.
- Lois Leffour, Southampton'luyum.
- Lois Leffour de Southampton. - Lois.
Southampton polisi onu M27'de bir tuvalette buldu. Bu sabah 4 : 30'da.
La Policía de Southampton lo ha encontrado en un lavabo de la M27 hacia las 4.30h de la mañana.
Southampton'da ne yaptığını biliyor musun?
¿ Sabe qué estaba haciendo en Southampton?
Ancak Southhampton'da gemiden indiğini biliyoruz. Otele sağ salim ulaşmış ve bu sabah saat 10'da otelden ayrılmış.
Sin embargo, sabemos que llegó por barco a Southampton que anoche se alojó en su hotel y que salió esta mañana hacia las 10.
Birkaç ay önce Southampton sahilinde birlikte yürüyorduk.
Hace sólo unos meses estábamos en la playa de Southampton.
Kate'in önümüzdeki hafta Perry ile Southampton'da oyun arkadaşı olmasını istiyorum.
Quiero que Kate venga a jugar con Perry el próximo fin de semana.
Cuma, Bu demektir ki Liverpool'dan denize açılacak Southampton'dan değil.
El viernes, eso quiere decir que sale de Liverpool no de Southampton.
"Onbinlerce insan, Southampton limanını doldurdu." "Dünyanın en büyük ve en modern yolcu gemisini görmeye can atıyorlardı."
Más de diez mil personas se han acercado a Southampton para ver con sus propios ojos el mayor trasatlántico de Down Your Way y el mas nuevo del mundo...
"İki büyük gemi, yan yana geçti." "Ve Queen Mary, demir atmak üzere Southampton limanına doğru yöneldi."
Dos grandes navíos que se cruzan en el mar y ahora el Queen Mary entra en aguas de Southampton y se prepara para atracar.
Unutmayın : Bu akşam Günün Maçı'nda, günün iki maçının önemli anlarını izleyebilirsiniz. Bn.
Luego podrán ver los mejores momentos de los dos partidos de hoy... la Sra. Robinson contra el Manchester United... y Southampton contra la Sra. Rogers, un partido muy curioso.
Dusty, Southampton'da enfes bir ev satın aldı.
- Hola.
Şimdi de dekorasyonuyla uğraşıyor.
Dusty recién compró una casa enorme en Southampton y la está decorando.