Tamir ettim traducir español
361 traducción paralela
İyi. Onu tamir ettim.
Lo arreglé.
Tamir ettim.
Pues yo lo reparo.
Ben de tamir ettim çok.
- Y reparé tantos, ¿ y el suyo?
Kilidi tamir ettim önemli birşey değilmiş.
He arreglado el cerrojo. No era nada importante.
Ben, Maurice, onları tamir ettim.
Yo, Maurice, tengo que abrirlas.
Tamir ettim.
Te la he arreglado.
Makaraları tamir ettim.
La polea está bien.
Dün gece arabasını tamir ettim, öğlen de yola çıktı.
Acabé su coche anoche y se ha marchado hoy a mediodía.
Güney Boston'da bir kalorifer ocağı tamir ettim.
Reparé esa caldera en el sur de Boston.
Ella'nın ayağı buraya sıkışmıştı. Ben de kontrplakla tamir ettim.
Ahí es donde metió el pie Ella, y lo arreglé con contrachapado.
- Tamam onu ben tamir ettim. Kim tamir et dedi sana?
Bueno te estoy agradecido, por qué el Padre me la dio a mi.
Kapı zilinizin çınlamasını tamir ettim.
Arreglé el timbre de su puerta.
Özetlediğim gibi, teleförnünüzdeki önemsiz bir arızayı tamir ettim.
Como supuse... era una pequeña falla en el teléfono que ya reparé.
Tamir ettim.
En cuanto intervengo yo, todo se arregla.
Tamir ettim.
Las he arreglado.
Onu tamir ettim.
La he reparado.
Motoru kendi ellerimle tamir ettim.
He reconstruido el motor con mis propias manos.
Ama tamir ettim şimdi.
Era una compuerta atascada, ya está arreglada.
- Piyanoyu tamir ettim.
¿ He sanado un piano?
- Telefonu tamir ettim.
- Arreglo el teléfono.
Tamir ettim.
La remendé.
Ceketinin getirdim. Tamir ettim.
Te traigo tu chaqueta, te la remendé.
Söz verdiğim gibi atını tamir ettim.
Como te prometí, te regreso tu caballo.
Ütünüzü tamir ettim. Artık kullanabilirsiniz.
Arreglé su plancha.
Hey! Motorsikleti daha yeni tamir ettim!
¡ Oye, acabo de reparar la motocicleta!
Hapishanedeki arabaları tamir ettim.
Arreglaba los automóviles de la prisión.
Biff, onu tamir ettim, ama bir türlü çalıştıramadım.
Quedó como nuevo. Pero no pude encender el motor.
Vites kutusunu kendim tamir ettim.
Yo mismo revisé a fondo la transmisión.
Tırabzanı tamir ettim.
Alerta al correo.
Tabii ki tamir ettim.
Por supuesto que lo arregle.
Vinç kolunu tamir ettim.
Ya arregle la manija del malacate.
Frenleri tamir ettim, zinciri değiştirdim, vitesleri temizledim ve yağladım.
- Lo es. Arreglé los frenos, cambié la cadena, limpié y engrasé los engranajes.
Hayat desteğini tamir ettim.
He restaurado el sistema vital.
Senin oltanı tamir ettim!
Conseguí tu caña de pescar!
- Tamir ettim.
- La arreglé.
- Şef, golf arabanızın kornasını tamir ettim.
- Jefe, arreglé la bocina de su auto de golf.
Tanrı aşkına, ayakkabısını tamir ettim.
Por el amor de Dios, solo le martillé el zapato.
Sundurmanın parmaklıklarını tamir ettim.
Arreglé la barandilla del porche.
Ama mikrodalgayı tamir ettim.
Pero reparé el microondas.
Sen ve ben. Bütün bu evi senin için tamir ettim.
He arreglado todo este lugar sólo para ti.
İçerideki tüpü ve farı tamir ettim.
Arreglé la rueda y reparé el faro.
Size söyleme fırsatını ancak şimdi bulabildim. Çamaşır makinesini tamir ettim. Artık oğlunuzun çamaşır taşıması gerekmiyor.
No tuve ocasión de decirle antes pero arreglé el lavarropas, así el muchacho no tiene que acarrear la ropa.
- Daha yeni tamir ettim.
Los acabo de mandar arreglar.
Bir keresinde, bir yerde durduk... babam at arabasını tamir ederken, ben de oradakilere yardım ettim.
Una vez paramos en un sitio... y yo trabajé para una gente mientras papá arreglaba nuestra carreta.
İçeriyi tamir ettim.
He arreglado el sitio por dentro.
Bi saniye, sanırım tamir ettim.
Sólo un segundo.
Klimayı tamir ettim.
Arreglé el ventilador.
Tamir ettim.
Lo arregle, lo arregle.
Ellen, tamir ettim!
¡ Lo arreglé!
Güç ünitesini bu kadar çabuk nasıl tamir ettiniz merak ettim.
Tengo curiosidad por saber cómo ha reparado la red tan rápido.
Lastiğini tamir etmeyi teklif ettim.
Le ofrecí arreglarle la llanta.