Tone traducir español
300 traducción paralela
Tone, sen devam et.
Tone, sigue tú.
- Tone, dalga geçmek hiç uygun değil.
- Tone, no está bien burlarse. - No.
- Endişe etme. Tone!
- Deja de preocuparte.
- Efendim?
Tone. - Sí.
- Tone. Kesa döndü mü?
- Tone. ¿ Ha vuelto Kesa?
Tone? Neler oluyor?
Tone, ¿ qué ocurre?
Tone? Biraz sake hazırlar mısın?
Tone, ¿ podrías preparar el servicio de sake?
Tone.
Tone.
Ben Burn Sanderson. San Tone civarından.
Soy Burn Sanderson de San Tone.
San Tone'da Menger Oteli'ndeki o havalı büyük ziyafetten bu yana hiç böyle yememiştim.
No había comido así desde que derroché en una gran comida... en el Hotel Menger de San Tone.
Evim hemen Tone nehri yakınında. Karım ve kızım meraktan ölmüşlerdir.
Allá en casa, junto al río Tone, mi mujer y mi hija deben estar muertas de preocupación.
Galiba Tone nehrinden çok daha büyük.
Supongo que será mucho mayor que el río Tone.
Shimazo'nun karısı ve kızı Tone nehrinin aşağı tarafında yaşıyor.
La mujer y la hija de Shimazo viven juno al río Tone
ve Tone nehri boyunca git.
Quiero que cojas estos 10 ryo y sigas el curso del río Tone.
Dinle şimdi Tone.
Ahora escúchame, Tony.
O çantada iki binlik var Tone.
Hay dos mil en esa bolsa, Tony.
Yazdın mı Tone?
¿ Lo anotaste?
Ama takmıyorum Tone. Böyle iyiyim.
Pero no molestan, estoy bien con ellos.
Hayır, daha değişik bir şey düşüneceğim, Tone. Endişelenme sen.
No te preocupes Tony, ya pensaré en algo.
Hayır, biraz pürüz çıktı Tone.
No, tuve unos problemas, Tony.
Seni özleyeceğim Tone.
Voy a extrañarte, Tony.
- Teşekkürler Tone.
- Gracias, Tony.
Tone, sana bir şey söyleyeyim... son iki aydır açık veriyorum.
Bueno, voy a decirte, Tone, que estuvo marchando poco... bueno, por los últimos dos meses.
Lokantadaki garson daha iyi tavsiyede bulunur.
El camarero del Len Tone me da mejores consejos.
Bay Tone oda 7'de, sevgilim.
El Sr.Tone está en la número 7, cariño.
Hey Tone! Dikkatli ol.
¡ Oye, Tone!
Tone Deaf Plakları gerçek oldu.
Discos Desafinados es ya una realidad.
- Sağ ol Tone.
- Gracias, Tony.
Bil bakalım kim burada Tony!
Adivina quién ha llegado, Tone.
Merhaba Tony.
Hola, Tone.
# In that impossible tone
En ese tono intolerable
Renk Televizyon mu?
¿ Cable Tone?
Renk Televizyon'dan.
Cable Tone.
Tone'u aldım.
¡ Lo tengo en la mira!
Beni Five Tone'a götür, Tommy.
Sólo déjame en la quinta señal, Tommy.
- Five Tone'a gidelim.
- Sólo déjame en la quinta señal.
The Five Tone Bar ve Grill.
El Bar y Parrilla Los Cinco Tonos.
- Five-Tone.
- Quinta señal.
Ama Tommy Five-Tone ancak kendi cenazesi için çıkar.
Pero Tommy Cinco-Tonos solo saldrá para asistir a su propio funeral.
Tommy Five-Tone?
¿ Qué pasa con Tommy Cinco-Tonos?
Tony!
- Tone.
Tony, bunun anlamını biliyor musun?
Tone, ¿ sabes lo que significa esto?
Tony! Ön camın üzerinde küçük bir adam var.
Tone, hay un hombrecillo en el parabrisas.
Tone, 13 numaralı üniformayı giy de, evdekiler için şunların canına oku!
Tone, ponte el 13 para nalgotas y dale la patada final al asunto.
Bir "Jet Tone Productions" yapımıdır
Una producción Jet Tone Productions
Two-tone?
¿ Manchas?
Bay White, Play-Tone Plakçılık'tan.
El Sr. White trabaja con la marca Play-Tone de discos.
Onu piyasaya sürmek ve Oneders grubunu Play-Tone kadrosuna istiyoruz.
Queremos que Los Oneders formen parte de nuestro equipo.
Play-Tone size gerçekten iyi bakacak.
Play-Tone los va a tratar muy bien.
Ya Play-Tone ile olmayı istemezsek? Bilmiyorum...
¿ Y si no queremos firmar con Play-Tone?
Guy, Play-Tone eyalet fuarlarını gezen bir şov yapıyor.
Guy, Play-Tone tiene una gira a varias ferias estatales.