Toyota traducir español
344 traducción paralela
Toyota Kawasaki Meksika-ABD sınırından bildiriyor, narkotik şube ekipleri tamamen yüksek kalite marijuanadan yapıldığını söyledikleri bir araç için sürpriz bir hoşgeldine hazırlanıyorlar.
Soy Toyota Kawasaki, estoy aquí en la frontera de México-Estados Unidos donde una gran operación del Dpto. de Narcóticos está preparando una recepción sorpresa a un vehículo que dicen ser construido... ¡ No hagas eso viejo!
Kırmızı bir Toyota'yla geldi.
Ha llegado en ese toyota rojo.
Toyota'ydı dedi. Raoul'u hiç Toyota'da gördün mü?
Dices que era un Toyota. ¿ Viste a Raúl en un Toyota alguna vez?
ÇAVUŞ RICO : Aha bir tane daha buldum, kanki'78 Toyota sedan Yeşil.
Encontré otro auto Toyota del año 78.
Şuraya bak, Toyota, Datsun, Honda. Hırsızlar bile az benzin yakanları tercih ediyor.
Toyota, Datsun, Honda ; hasta los delincuentes quieren ahorrar gasolina.
Bu günlerde Statler Toyota, tüm 1985 model Toyotalarda... yılın en iyi fiyatlarını veriyor.
En este momento, Statler Toyota está sellando el mejor acuerdo del año... en todos los modelos Toyota de 1985.
TOYOTA SR-5. Bir spor arabasını aratmayacak bir kamyonet.
La Toyota SR-5, la camioneta que parece un coche deportivo.
Kahrolası bir Datsun, Toyota, kahrolası bir Mustang, Buick.
Un maldito Datsun, un maldito Toyota, un maldito Buick.
O bir Toyota değil.
¡ El no es un Toyota!
Alvin, düşünüyordum da burda birkaç bin Toyota yapacak kadar çok çeliğiniz var.
Alvin, estaba pensando usted tiene demasiado acero viejo como para fabricar unos dos mil Toyotas.
Toyota imiş.
Es un Toyota.
Siyah bir Toyota 4x4'ü de var.
Y tiene un Toyota todo terreno negro.
Taksinin markası Toyota Corolla'ydı.
El taxi era un Toyota Corolla.
Yani ben böbreğimi bir Toyota Tercel'in arka koltuğunda çıkarttırdım, ve sen de numara mı yapıyordun?
Me llevé a mi riñón! En el asiento trasero Toyota Tercel! Y jugaste?
"Toyota..."
"... Toyota.
"Toyota..."
"... Toyota. "
- İstediniz. Sizin oldu. Toyota.
- Lo pediste, lo tienes, Toyota.
Hanımlar, lütfen, kendi güvenliğiniz için rica ederim, Toyota Corolla ile gidin.
Chicas, por favor, les ruego, por su própia seguridad, tomen el Toyota Corolla.
Ben, Christina Shiniqua Sanchez Toyota O'Mally şehir merkezinden canlı yayındayız, süper kahraman Freakazoid azılı suçlu Sütçü'yü yakalaması için polise yardım ederken olay çığırından çıktı.
Yo soy Christina Shiniqua Sanchez Toyota O'Mally reportando en vivo desde el centro de la ciudad, donde en otro incidente que fue raro Fenomenoide ayudo a la policia a aprender al conocido criminal, Milkman.
Bir Toyota gibi. Param buna yetti.
Bueno, es como un Toyota, que era todo lo que podía pagar.
Toyota One Ton ( pikap modeli ) için yüze 2.9. finansman.
2,9 % de financiamiento en un Toyota.
Kitty, Kullandığın Toyota senin mi?
Kitty, ¿ es vuestro ese Toyota de ahí fuera?
Red, bir Toyota?
Red, ¿ un Toyota?
Ben iş için Toyota'yı alırım, ve annende otobüsü.
Puedo llevarme yo el Toyota, y tu madre irá en autobús.
Hâlâ bir Toyota'n var, kilometre performansın on numara.
Todavía tienes el Toyota y alcanza un gran millaje.
Eric için bir sorun olmaz, ama sen Toyota'yı alabilirsin.
Eso esta bien para Eric. Llévate el Toyota.
En son yaptığım görüşmede, beni Toyota'ya sokmuşlardı.
La última vez que hice una de esas actuaciones, me empujaron a la parte de atrás de una Toyota.
AK, BMW ile Toyota.
AT, BMW contra Toyota.
Sen, BMW'yi kullanandın herhalde, Toyota'yı değil.
Así que asumo que conducías el BMW, no el Toyota.
- Hangi model bu, Toyota Previa?
¿ Qué es esto, Toyota Previa?
- Kahverengi bir Toyota'nız var mı? Ruhsat numarası ZSJ 959. - Evet.
¿ Es dueño de un Toyota Corolla color café placas ZSJ 959?
Evet. O Toyota'lardan birini aldım.
He comprado un nuevo Toyota.
Sanırım ben ve Lois II işyerime doğru gidip Bay Jackson'ın Toyota Lexus'unu ziyaret edeceğiz..
Creo que Lois II y yo iremos a mi trabajo... y le haremos una visita al Lexus del Sr.Jackson.
Şu gümüş renkli toyota 5 kilometredir bizi geçmeye çalışıyor
Ese auto ha estado persiguiendonos hace 3 millas
Ne yazık ki tek kelime İngilizce bilmiyor. Benim bildiğim tek Japonca ise Sony ve Toyota.
Sólo que no habla una palabra de inglés, y el único japonés que yo sé es Sony y Toyota.
- Tom Toyota Sequoia'mı bana satan adam.
- Él me vendió la Toyota Sequoia.
- Hollywood'un Toyota'sı mı?
- ¿ Toyota de Hollywood?
- Hollywood'un Toyota'sı, evet.
- Toyota de Hollywood, sí.
Bugün araba galerisi olan bir adamla öğle yemeği yedim.
Estaba almorzando con un tipo que es dueño de una concesionaria Toyota.
- Hayır, ama bir Honda,
No, pero es un Honda o un Toyota, o algo así.
- ya da Toyota, ya da onun gibi birşey.
No sé de autos.
- Evet, Toyota. Neden?
Un Toyota. ¿ Por qué?
Kocam bana da izin vermişti. Biriktirdiğimiz tüm parayı Toyota MR2 için harcadığı günden beri.
El mio también me dio permiso, desde que se gastó nustros ahorros, en un Toyota MR2.
Toyota alalım mı?
Cojamos un Toyota!
Toyota'lar çok hoşuma gidiyor.
Me gustan los Toyotas.
Toyota'yı alsaydık!
No debimos coger un Toyota!
Bir Toyota gibi.
Eso es como un... Toyota.
- Evet, Toyota, Lexus, aynı şey.
- Toyota, Lexus, es lo mismo.
Merhaba. Toyota, arabanın önünü kapatıyor, anahtarlara ihtiyacım var.
El Toyota está bloqueando el coche.
Evet bir Toyota.
Es un modelo de Toyota.
Pekala toyota bu sefer sen kazandın.
Oh de acuerdo se terminó. Le digo que pase por este lado