Tran traducir español
189 traducción paralela
Tran Nim.
Tran Nim.
Sakin, Tran.
Tranquilo, Tran.
Sessiz...
Tran...
- Çizgiyi aşıyorsun, Tony!
- Y no quiero que se le acerquen. - ¡ Eso está fuera de lugar, tran...!
Senatör Porter, Ben General Tran.
Senador Porter, soy el general Tran.
Bir defa bu ülkeden çıktın, Albay. Bu sefer, o kadar şanslı olamayabilirsin. Tran'ın, davranışın hakkında akşama kadar seni izleyecek kolları vardır.
No me presento a las elecciones.
Tran?
¿ Tran?
Tran Cinhindi'de ailenizin yanında mı çalışırdı?
Tran, ¿ trabajaba para tu familia en Indochina?
Nguyen Siu-Tran, Phan Man-Lung.
Nguyen Siu-Tran, Phan Man-Lung.
Çavuş Meserve seni çağırdığında kulübeye isteyerek mi girip Tran Thi Oahn'a tecavüz ettin?
Cuando Sargento Meserve le dio el turno, ¿ entró a la choza y violó a la chica Tran Thi Oahn?
Trenim rötar yaptı.
Mi tran se atrasó.
Redman, - 6- cevap veriyor.
Redman, Tran-6 Actual.
Gündüzleri moda, geceleri de tranylerle dolu bir mahallede yaşamak için dünyanın parasını veriyorum.
Pago un dineral por vivir en un barrio que de día es tan buena onda y de noche "tran" buena onda.
- Trany mi?
- ¿ "Tran"?
Brian, Johnny Tran'le tanış.
Brian, te presento a Johnny Tran.
- Faturayı Johnny Tran'a gönder.
- Mande la factura a Johnny Tran.
Bu Johnny Tran, büyük bir hızla size doğru geliyor.
Es Johnny Tran, van hacia ahí a toda leche.
Neden şimdi Tran'i yakalayıp gerisini sonra halletmiyoruz?
Dime por qué no podemos ir contra Tran ahora y luego ya veremos.
Bilkins, saat 17.00'de Johnny Tran ve adamlarına baskın yapılmasına karar verdi. Sen başka birşey demiyorsan.
Bilkins ha decidido ir a por Johnny Tran y los suyos a las 17 : 00, a no ser que tú digas lo contrario.
Tran ve Hector...
Tran y Héctor son...
- Az önce arabayı ortaya koyup Tran'la yarıştı.
- Apostó con Tran y ha perdido el coche.
- Tran.
Tran.
Vietnamlı.
Vietnamita. Dao Tran.
Dao Tran. Baş belası.
Él está involucrado con bandas.
O depoyu Dao Tran'inkiler soydu.
La banda de Dao Tran robó el depósito.
Şu Dao Tran'i nerede bulabiliriz?
¿ Dónde encontramos a este tal Dao Tran?
- Dao Tran nerede?
- ¿ Dónde está Dao Tran?
Çünkü şu anda en iyi şüphelimiz Dao Tran.
Porque ahora, nuestro principal sospechoso es Dao Tran.
- Buket getiren erkek arkadaşlara alerjisi vardır.
Es alérgico a los novios que tran ramilletes.
Fortran, sol yandan kuşatmak için desteğe ihtiyacın var. - Nereden geliyor?
Coronel Tran, debe llevar una compañía para reforzar el flanco izquierdo.
Doktor Tran, acilen 14 numaraya lütfen!
Dr. Tran, habitación 14, ¡ Urgente!
Ben, Doktor Tran.
Soy el Dr. Tran. ¿ Estoy...
Doktor Tran.
Oh, Dr. Tran.
Tran'dan haber var mı?
¿ Alguna señal de Tran?
Düşündüm de, çok önemli değil.
Sólo pensé... pero no es tran grave
- Mayko Tran, Bilgi işlem bölümündenim.
- Mayko Tran, Bio-informática.
Tran, Tracey'in mezunlar toplantısına gelmesi gerektiğini düşünmüyor musun?
Tran, ¿ no crees que Tracy debe ir a la reunión de la escuela?
Tran, şarkı söylemene karışmak istemem ama biraz da işle ilgilensen iyi olur.
Tran, no me importa que cantes... pero debes hacer el trabajo.
İki DVD ve bir paket patlamış mısırlardan al. Teslimatı yap, Tran.
Dos DVD y un paquete de las horribles palomitas de maíz.
Tran 2 ay yok, sen resmi yedeği olacaksın.
Tranh tendrá para un par de meses Tú lo sustituirás.
Uzak Doğu Ticaret'in CEO'su Masato Hiro. Alaraph İlaç'ın Başkanı James Lowery ve Finans ve Mali İşler Koordinatörü Tony Tran.
Este es Mesato Heros de la Heo Far West Mercantile James Lowry y Tony Trand, presidente y Director Financiero de Farmacéuticos Aleraf.
Çok önemli ve korkunç bir şey olmalı. Kötü bir şey yaptım. Onun da yaptığı bir şey bulmalıyım
Hice algo malo, entonces tengo que encontrar algo que ella haya hecho mal, entonces puedo confesar lo que hice, y no lo va a ver como una cosa tran grande...
Tran, Bob hoş geldiniz.
Tran, Bob.
Duyulmamız için yapılan onca çalışmadan sonra ne, David Shepherd rica etti diye ideallerini rafa mı kaldırıyorsun?
Después de todo el trabajo para que nos escuchen, ¿ qué? ¿ David Shepherd entra tran fresco y le das carpetazo a tus ideales?
Ki iki ölü, bir ağır yaralı var ve bir kişinin de kimliği Jimmy Hong Tran olarak saptandı.
Lo que explicaría por qué hay dos muertos, un tercero de gravedad y un cuarto identificado como Jimmy Hong Tran.
Analog'dan dijitale geçiş dönemine şahit oldum.
Hice una tran- - transición de- -... de analógico a digital.
Adım Tran Le Minh.
Me llamo Tran Le Minh.
Babası kardeşimdi. Tran Loc Minhn.
Su padre era mi hermano, Tran Loc Minh.
Adım Tran.
Yo soy Tran.
Porter, Washington'u aradı Cevap almaya çalışıyor.
Ah, bueno, veamos. Tran está que se sube por las paredes a causa de su comportamiento esta tarde. Porter llamó a Washington para intentar que le hicieran regresar.
Tran!
¡ Tran!