Travis traducir español
4,279 traducción paralela
Bırak onu, Travis.
Deja eso, Travis.
O seni vuracak, Travis.
Te va a disparar, Travis.
Yardımcı Connally'nin sorularına cevap ver, Travis.
Contesta a la pregunta del ayudante Connally, Travis.
Eğer bana finansal destek vermeyi kesersen, Belki Travis'in nerde olduğunu bulmasına izin verebilirim.
Si dejas de financiarme, puede que tenga que dejar saber a Travis done encontrarte.
Travis laboratuvara girdi!
¡ Travis entró al laboratorio!
Escher artık ortak düşman, Travis bile bunu görebiliyor.
Escher es ahora el enemigo en común, aún Travis puede ver esto.
Travis'le mi çalışıyorsun?
Estás trabajando con Travis.
Dua etmeye başlasan iyi edersin eğer Alec aygıtla kaçamayıp Travis ile gittiyse o zaman ölüm fermanımızı imzalamış olursun.
Más te vale que sea Alec quien escapó con el dispositivo y no Travis, porque si es así, acabas de firmar tu certificado de muerte.
Travis neredeyse bizi öldürüyordu!
¡ Travis casi nos mata!
Travis laboratuvara nasıl girdi?
¿ Cómo consiguió Travis ingresar al Laboratorio?
Travis'e Escher problemini çözmesi için giysiyi vermeyi kabul etmiş.
Emboscó a Travis con ese traje para ocuparse de su problema con Escher.
Travis... Kim bilir daha neler.
Travis... quién sabe qué más.
Travis oldu.
Travis, eso me pasó.
Pislik Travis onu okulun gözü önünde bıraktığı için üzülmüştü.
Quiero decir, estaba algo depre porque el imbécil de Travis había roto con ella delante de todo el colegio.
Hiç Travis Tanner ile yapmadın.
Nunca has estado en una con Travis Tanner.
Ava, işini alabilmek için Tanner'ın seni yanılttığını biliyorum ama- -
Ava, sé que Travis Tanner te ha soltado el rollo para conseguir tu caso, pero...
Travis Reed mi?
¿ Travis Reed?
* DÖRT AY ÖNCE * Meşhur snowboard'cu Travis Reed yani?
Travis Reed, ¿ el del snowboard?
Merhaba, ben Travis.
Hola, soy Travis. - Hola.
en azından namını duyduğunuz bir adam hakkında, Travis Reed.
Este caso es sobre un hombre que ustedes probablemente ya conocen... al menos por reputación, el Sr. Travis Reed.
Dr. Torres'in bir dizi hatalı kararlar verdiğini, ve bunların sonucunda da başarılı ve sağlıklı bir sporcu olan Travis Reed'in bacaklarını kaybettiğini ispat edeceğiz.
Vamos a demostrar que la Dra. Torres tomó una serie de malas deciciones, costándole eventualmente al Sr. Reed... un floreciente y saludable atleta olímpico... sus piernas.
Travis, duyduğuma göre epey ateşin varmış.
Travis, he oído que tenías un poco de fiebre.
Kendini nasıl hissediyorsun, Travis?
¿ Cómo te sientes, Travis?
Hırıltı mı o?
Travis, solo voy a echar un vistazo a tu incisión, ¿ de acuerdo? ¿ Wow? ¿ Es eso un murmullo?
Travis, dikiş yerlerine bir göz atacağım, tamam mı? Az miktarda.
Uno pequeño.
Travis Reed hem beni hem de hastaneyi dava ediyor.
Travis Reed me demanda tanto a mí como al hospital.
Dr. Yang, Travis Reed ile ilişkiniz nedir?
Dra. Yang, ¿ cuán es su relación con Travis Reed?
Travis bana ilk kez 6 yıl önce biküspit aort kapakçığı şikayeti ile geldi.
La primera vez que Travis acudió a mí fue hace seis años con una válvula aorta bicúspide.
Travis uyanmadan önce Yemek yiyecek kadar vakti olduğunu söyledim.
Le dije que tenía tiempo de almorzar antes de que Travis se despertara.
Tamam, gidiip onu bul ve Travis'in bir ameliyata daha
Bien, tienes que encontrarla
- girmesi gerektiğini söyle.
- y dile que Travis necesita otra operación.
Christina, burada Travis Reed'den bahsediyoruz.
Cristina, hablamos de Travis Reed.
- Travis?
- ¿ Travis?
Merhaba, Travis.
Hola, Travis.
Travis, Dr. Torres ile ilk karşılaştığında, ona belli bir tipte eklem için talepte bulundun mu?
Travis, cuando conoció a la Dra. Torres, ¿ le preguntó sobre una prótesis en concreto?
Travis, bu acı verecek biliyorum o yüzden acele etme.
Travis, sé que esto va a ser doloroso así que tómate tu tiempo.
Herkes Travis'in ideal bir aday olduğu konusunda hemfikirdi.
Todo el mundo estaba de acuerdo en que Travis era un candidato ideal.
Siz de Travis'in bacağı üzerinde çalışmak istediniz.
Tu querías encargarte de la pierna de Travis.
Dr. Yang'in ifadesine göre, kendisi önce yapmak istemiş, çünkü enfeksiyon kalbe doğru ilerlemiş, ve vucudun heryerine pıhtılar atmaya başlamış.
Según el testimonio de la Dra. Yang, ella quería ir primero porque la infección había llegado al corazón de Travis, mostrando embolia... O coágulos por todo su cuerpo.
Eğer emboliye zamanında müdahale etmeseydim, Travis kesin olarak bacağını kaybederdi.
Si no hubiera tratado la embolia cuando lo hice, seguro que Travis habría perdido la pierna.
- Travis...
- Travis...
Çok özür dilerim Travis.
Lo siento mucho, Travis.
Travis'in neler hissettiğini anlıyordum.
Entendía lo que Travis estaba sintiendo.
Bu senin başına geldiği için çok, çok üzgünüm.
Siento muchísimo que te pasara esto, Travis.
Travis'in ameliyatından 3 hafta önce.
Tres semanas antes de la operación de Travis.
Travis'in bacaklarını yeniden çıkartamaz.
No van a volverle a crecer las piernas.
Teşekkürler, Travis!
¡ Gracias, Travis!
Travis de onlarla gider.
Travis irá con ellos.
Travis öldü mü?
¿ Travis está muerto?
Ama bilmenizi isterim ki kardeşiniz, Travis, bizim için bir hizmetçiden fazlasıydı.
Pero quiero que sepa que su hermano, Travis, fue mucho más que un ayudante.
- Travis Tanner'ın kıçını tekmelemeye.
Por la patada en el culo de Travis Tanner.