Tutor traducir español
1,342 traducción paralela
Vasileri olmaya uygun olmasam da.
Aun cuando yo no soy adecuado para ser su tutor.
Çok becerikli bir vasi olduğunuzu ortaya koydunuz.
Ha probado ser un tutor excepcionalmente capaz.
Vasisi izin verirse evlenebilir.
Sí puede si tiene el permiso de su tutor.
Gilles'in vasisi olmak yeterli değil mi?
¿ No tienes suficiente con ser el tutor de Gilles?
Ben yasakladım!
¿ Su tutor lo prohíbe?
Maria... Bu yastık beni hendekte bulan eski hocamın hediyesi.
- Maria... mi tutor me regaló este almohadón.
Eski hocan sana büyük bir kötülük etmiş Bay Kynaston.
Su antiguo tutor le causó un gran perjuicio, Sr. Kynaston.
- Bir hoca bulduk.
- Conseguimos un tutor.
Yaş sınırı var, 16 yaşından küçükler yanında yetişkin biri olmadan izleyemezler.
Es clasificación B. Mayores de 16 acompañados por su padre o tutor.
Ben de velimle geldim, birlikte gireceğiz.
Ah, ése es mi padre o tutor.
Bazı tedbirler alınması gerekiyor, mesela koruyucu ebeveyn gibi.
Se tienen que hacer arreglos, por ejemplo, sobre el tema de tu tutor.
Size özel ders vereceğim!
¡ Soy tu nuevo tutor!
Hocamı görmem gerek.
Tengo que ir a ver a mi tutor.
Ben onun sınıf öğretmeniydim ama bu konuda birşey yapamadım.
Yo era su profesor tutor pero no pude hacer nada.
Ben onların sınıf öğretmeniyim.
Yo soy su profesor tutor.
Onun sınıf öğretmeni bile değilsiniz.
Usted no es ni siquiera su profesor tutor.
Senin bölümün matematik mi?
¿ Eres tutor de matemáticas?
Onları nelerin beklediği belirsizdi ama bir sonraki vasilerinin öncekinden iyi olacağı konusunda iyimserdiler.
Lo que les esperaba No estaba claro Pero estaban... cautelosamente optimistas de que el próximo tutor iba a ser mejor que el último
Böylece Baudelaire çocukları Peru'ya gitti ve sevgi dolu ve harika yeni vasileriyle müthiş maceralar yaşadı.
Y así Los niños Baudelaire fueron a Perú y tuvieron maravillosas aventuras junto con su nuevo y cariñoso tutor
Kont Olaf, kararlarında hata yapan eski vasileri.
Es el antiguo tutor que tuvo un mal final
Vasisi izin verirse evlenebilir.
Puede, si tiene el permiso de su tutor
"Özgürlüğümüze kavuşuyoruz"
Liberadas de su talentoso tutor...
Vasisi kim olacak?
¿ Quién sería su tutor?
- O zamana kadar, vasisi ben olacağım.
- Hasta entonces, yo seré su tutor.
Onun vasisi sen oldun ve dün gece senin odanda uyudu.
Eres su tutor y anoche durmió en tu habitación.
- Onun yasal vasisi olduğunu söylemiştin.
- Eres su tutor legal.
Massachusetts'te sana emanetim.
Tú eres mi tutor en Massachussets.
Beşe kadar çocuklara özel matematik dersi veriyorum.
Tutor de estudiantes de matemáticas hasta las 5 : 00, y luego me dirijo al parque.
- Matematik öğretmenim.
¿ Quién es "nosotros"? Mi tutor en matemáticas.
Ona ders veriyorsun, değil mı?
Eres su tutor, ¿ no?
Kaval kemiği içine yerleştirilmiş bir intramedüller implant var.
Hay un tutor intra-medular inserto en la tibia.
Sence o implanttan bir seri numarası çıkarabilir misin?
¿ Crees que podrás conseguir el número de serie del tutor?
- İnsan bir yıl sonra kestireceği bacağının içine implant taktırmak için neden o kadar zahmete girer?
¿ Por qué alguien se tomaría el trabajo de tener un tutor inserto en su pierna para cortársela un año después?
Kaval kemiği neredeyse tamamen ayrılmıştı, ben de kemiğin içine implant yerleştirdim.
La tibia estaba casi completamente separada. Inserté un tutor dentro del hueso.
İmplantı çıkardıktan sonra, kemiği yeniden oluşturabildim.
Luego de que extraje el tutor. Me fue posible reconstruir el hueso.
Olmadığım için her gün şükrediyorum.
Ya no eres mi tutor Y bendigo cada día
Bu işi düzeltmeye çalışma. Ben senin vasinim ve dizginleri almam gerek. Çık dışarı.
No trates de arreglar esto muchacho, soy tu tutor y yo doy las ordenes, así que sal del coche.
Senin velin olarak, seni durdurabileceğimi biliyorsun.
Ya sabes que soy tu tutor. Puedo pararte.
Eğer Öğretmen Kız'da buradaysa bir'ew'daha.
Doble asco si la esposa del Tutor esta presente.
Yasal velisi siz misiniz?
¿ Es usted su tutor legal?
- Yasal velisi siz misiniz?
- ¿ Es usted su tutor legal?
Onun yasal vasisi misini?
- ¿ Usted es su tutor?
Sen yanında uzmanının resimlerini taşıyan asistanlardan değilsin, değil mi?
No serás uno de esos que lleva una foto suya con su tutor, ¿ no?
Şu üniversite danışmanıyla konuşuyordum da...
- He hablado con su tutor...
Ona başka bir SAT öğretmeni buluruz,.. ... ben başında dururum, o da daha fazla çalışır.
Le conseguiremos otro tutor de SATs le estaré encima y trabajará más fuerte.
Al işte, istediğin gibi öğretmenden not.
Aquí está el tutor, por escrito, como lo pediste.
- 5000 $'a bateri alıyorsun, ama özel dersler ve kahve makinesi, için hesap soruyorsun.
- Gastas $ 5.000 en una batería y debo rogarte por un tutor para los SATs y una cafetera.
Tek söylediğim, öğretmen faturalarını, görmek istediğimdi. Aksi halde para alamaz.
Sólo dije que quería ver los estados de cuenta del tutor, si no, no le pagaba.
Asistan benim için teste girdi.
Un tutor hizo mi examen.
Selam, koç, o aptal asistan beni dersten alıkoyuyor, anlıyor musun?
El tutor no para de hacerme estudiar.
Asistanla beraber çalışıyordum da.
He estudiado con mi tutor.