Ugrasiyorum traducir español
38 traducción paralela
- Saatlerdir ugrasiyorum.
- Io intentamos hace horas.
Evet, ben de tam 3 haftadir bu isle ugrasiyorum. Acaba Noel Baba biraz sacmaliyor mu?
Y yo he planeado esto desde hace tres semanas... perra.
- su an pek çok seyle ugrasiyorum.
Estoy lidiando con muchas cosas, ahora.
Burada olmaniz çok yardimci oluyor. Patronumun yeni tanitimi bana vermesi için ugrasiyorum.
Estoy intentando que mi jefa me dé la cuenta nueva.
- Ugrasiyorum.
- Trabajo en eso.
Elimden geldigince ugrasiyorum.
Lo hago tan fuerte como puedo.
- Su anda bir isle ugrasiyorum.
Estoy en medio de algo.
son üç gündür bu numara için ugrasiyorum. Neden anlamıyorsun?
En los últimos tres días, he intentando con este número.
Aslinda gerçekten deli olabilirim çünkü görevde oldugum ilk gün ben bambiyi kurtarmakla ugrasiyorum.
Y quizá esté loca de verdad, porque mi primer día teniendo alguien a cargo, estoy obsesionada por salvar a Bambi.
Özür dilerim. su an baska bir vakayla ugrasiyorum.
Estoy con otro caso.
BU KELIME TUTULSUN DIYE UGRASIYORUM, AMA SURATLARINIZDAN OKUDUGUM KADARIYLA, SIZ CABUK UYUM SAGLAYAMAYACAKSINIZ.
Esos son dólares. Estoy tratando de implementarlo... pero puedo decir por sus caras que no serán adoptadores tempranos.
Evet, üzerinde ugrasiyorum.
Ya sabes, me estoy preparando.
Bir kasaba dolusu endiseli insanla ve çözmem gereken bilmece gibi bir davayla ugrasiyorum.
Tengo una ciudad llena de ciudadanos preocupados y un rompecabezas de caso. Que necesita que se armen las piezas.
Olusturmasin diye ugrasiyorum.
- Estoy trabajando en ello.
- Her gün sizin gibi pisliklerle ugrasiyorum.
- Veo imbéciles como ustedes a diario.
Tesekkür ederim. Ne zamandan beri ugrasiyorum. Bir türlü yapamadim.
Si gracias, yo no puedo arreglarla.
Ugrasiyorum.
Lo estoy intentando.
- Kalani için de ugrasiyorum.
Bueno, estoy trabajando en el resto.
Benden yapmami istedigin sey için çok ugrasiyorum.
Estoy esforzándome en hacer lo que me pides.
Kendi kendime takilmak için tam bir saattir ugrasiyorum.
Llevo intentado hacerme una paja durante una hora entera.
Ben de bunun için ugrasiyorum.
Bueno, eso es lo que estoy intentando hacer.
- Üzerinde ugrasiyorum.
Estoy en eso.
Ben yatirimlarla ugrasiyorum.
Yo hago el negocio.
Acele et Ugrasiyorum!
Darse prisa! Estoy en ello.
Bak, pek cok seyle ugrastiginin farkindayim. Ama ben de ugrasiyorum.
Mire, sé que está pasando por muchas cosas, pero adivine qué, ¡ yo también!
Mutlak sonuc verecek islerle ugrasiyorum ve istediklerini verme konusunda uzerime duseni yapiyorum.
Estoy tratando con certezas y estoy cumpliendo con mi parte para darles lo que quieren.
Hala benden hoslandigin gercegini aligilamaya ugrasiyorum.
Aún intento asumir el hecho de que te guste a ti.
Ugrasiyorum.
Lo intento.
Herkesi mutlu etmek icin ugrasiyorum.
Hago lo que puedo para contentar a todos.
Ugrasïyorum efendim.
Lo intento, señor.
- BUNUN GİBİ BERBAT ŞEYLERLE UĞRAŞIYORUM.
- Esto puede ser muy malo.
Neden ugrasiyorum ki?
¿ Por qué me molesto?
Üç aydir, sağlam bir dava açabilelim diye uğrasiyorum.
He pasado tres meses armando un caso muy sólido.
ªimdi açlik ve susuzlukla ugraşiyorum.
Y ahora tengo hambre y sed y apuesto que tendré que ir a cagar pronto.
Seninle ugraşiyorum işte.
Estoy bromeando.
Neden seninle uğrasiyorum ben?
¿ Por qué tengo que discutir contigo?
Sanki çocukla uğrasiyorum ya.
Es como estar con un niño.