Usandım traducir español
1,372 traducción paralela
Tepesi attı! Bu konuşma tarzından usandım.
- Ya tuve suficiente de ese tono.
Bıktım usandım artık!
¡ Estoy harto de ellas!
Bıktım usandım.
Ya estoy harta.
İkinizden de bıktım usandım. Özellikle seninle her zaman tartışmak zorunda kaldığım için.
Me tenéis harto, los dos, sobre todo por tener que discutir siempre con vosotros.
Bak, insanların sadece otuz yaşına girdikleri için tanrıya dönüp, cevap aramalarından bıktım usandım.
¿ Una firma grande? ¿ Sabes qué tiempo se lleva... -... ser socio de una de ellas?
Onun adını duymaktan bıktım usandım artık.
Estoy harta de oír hablar de ella.
Usandım artık!
Te digo, estoy harto.
- Her konuda mızmızlık etmenizden bıktım usandım. Diyeceğin bir şey var mı ihtiyar? - Daphne.
Estoy harto de escuchar que yammering sobre todo bajo el sol.
Ben usandım.
Bueno, estoy harto.
Yaprakları toplamaktan ve arabanın üzerindeki... kuş pisliklerini temizlemekten bıktım. Ve şu ağaç kabuğundaki nereye gidersen git seni takip eden... tuhaf suratı görmekten usandım.
Me cansé de rastrillar hojas, limpiar el excremento de los pájaros... y ver esa cara en la corteza siguiéndome a todas partes.
Çünkü bunu yapmaktan usandım.
¡ Porque ya estoy harto de hacer eso!
Çocukları dövmekten usandım.
Me harté de golpear a los pequeños.
Mantıklı olmaktan bıktım usandım.
Estoy harta de ser razonable.
Kendi kendime konuşmaktan usandım...
Estoy harto de hablar solo.
Gardırop hakkındaki şakalarınızdan bıktım usandım.
Muy bien. Escuchen. Estoy harto de sus bromas sobre el vestuario.
Bu serseriden emir almaktan usandım.
¡ Estoy cansado de recibir órdenes del soldado Cretino!
Herkesin her şeyi alıp beni bir kenara itmesinden... bıktım usandım artık.
Estoy cansada de que todos obtengan todo... y a mí me dejen fuera.
- Salakça palavralarından bıktım usandım artık.
Ya me harté de tonterías.
Şikayet etmekten bıkıp usandım artık.
Y... Bueno, ya estoy totalmente harta de estar totalmente harta, ¿ sabes?
Beni aldatmandan bıktım usandım.
Ya me harté de que andes con otras.
Usandım.
Estoy harto.
Usandım., Bundan rahatsızım.
Estoy harto. Esto me enferma.
Kirli şeylerle uğraşmaktan usandım.
Ya acabé con eso de recoger ropa sucia.
Sanki tüm hayatım senden ibaretmiş gibi davranmaktan usandım.
Ya acabé con eso de fingir que tu vida es lo más importante en mi vida.
Ben sadece.... usandım.
Nada más... ya acabé.
Hastayım ve bunu yapmaktan usandım.
Estoy enfermo y cansado de hacer esto.
Usandım. Kendini Oliver sanıyor.
Me tiene los huevos llenos, se cree que hace "El Santo de la Espada".
Bende usandım ama orada da bir evim var.
Sí, yo también estoy harto, pero allí tengo casa.
Ondan istemekten, usandım artık.
Estoy cansada de decírselo. Cansada, hijo mío.
- Hayır Jim, her sene bunu yapmaktan bıktım usandım artık!
Jim, estoy enferma y cansada de hacer esto por ti todos los años
Ama evimi senin gibi temizlemediğim için kendimi kötü hissettirmenden usandım.
Pero estoy harta de que me haga sentir una mala persona porque no mantengo mi casa exactamente como Ud.
Lois'in öfke kontrolü tekniğinden bıktım usandım.
Estoy harto de las técnicas de Lois para controlar la ira.
Bak, seni memnun etmeye çalışmaktan usandım Augustus.
Sabes, me canse de tratar de conformarte, Augustus.
Ama artık iyi insanları..... geri dönüp dönmeyeceklerini bilmeksizin bir yerlere göndermekten usandım.
Pero francamente me estoy cansando de mandar a buenos hombres ahí fuera, sin saber si van a volver.
...... Julian votka lazım. " Bıktım usandım.
"Julian, necesito vodka." ¡ Estoy harto!
- Hayır, bıktım usandım ulan!
- ¡ No, estoy harto de esto!
Bıktım usandım artık.
Estoy harto de esto.
İnanç eksikliğin olmasından bıktım usandım.
Estoy harto de tu falta de fe.
Hadi ama, tatlım, bıktım usandım artık.
Vamos cielo, estoy harta de esto
Bütün her şeyin ters gitmesinden bıktım usandım artık.
Estoy cansado de cómo son las cosas, opuestas a la forma que deberían ser.
Enayi gibi beklemekten usandım.
Yo ya estoy aquí sentado como un tonto.
Saçmalıklarından bıktım usandım artık.
Estoy harta de tanta hueva'a.
Herkesin kavga etmesinden bıktım usandım.
Estoy cansada de que todos peleen.
Senden bıktım usandım artık pislik herif.
Estoy cansado de ti, pedazo de mierda.
Bu pisliği yapmanızdan usandım artık.
Estoy harta de ser la criada de todos.
Hakarete uğramaktan, yalan söylenmesinden ve kederle yaşamaktan usandım.
Estoy cansado que me digan que soy una porquería de que me mientan y que me hagan poner triste.
Bıkıp usandım artık.
Tío, estoy machacado...
TV'deki gecelik yardım kampanyalarından,... fakirin aleyhine yozlaşmadan bıktık usandık.
¿ Podría decirnos qué está pasando en Argelia? No hay que mirar a otro lado. Tenemos que ser sinceros.
Konuşmak istiyoruz, sessiz kalamayız ya! Bizden bahsetmelisiniz, ne şartlarda yaşadığımızı gösterin... Dini baskıdan bıktık usandık, aptal Katolikler.
"Estaría bien que uno pudiese decir que el sistema educativo fomenta una actitud crítica de los jóvenes ante los medios."
Bana tanıdık gelmiyor. Frank, bıktım usandım bundan.
Frank, estoy harta de esto.
Ona karşı olan tavrından usandım.
Estoy cansado del modo en que lo tratas.