Uzayın karanlığında traducir español
25 traducción paralela
Dünyanın oluşurken yaydığı ışın... uzayın derinliklerinde ışık hızıyla yayılırken... henüz diğer galaksilerdeki gezegenlere ulaşamadan... içinden doğduğumuz uzayın karanlığında kaybolacak... ve başladığımız şekilde, bir gaz ve ateş patlamasıyla yok olacağız.
Mientras la luz de nuestro inicio... no ha viajado todavía los años luz de distancia... no ha sido vista todavía por planetas en las profundidades de otras galaxias... desapareceremos en la oscuridad del espacio del que vinimos... destruidos como cuando empezamos, por una explosión de gas y fuego.
Uzayın karanlığında, parlayan yapayalnız bir fener.
Un faro brillante en el espacio, sólo en la oscuridad.
Uzayın karanlığında, parlayan yapayalnız bir fener.
Un faro brillante en el espacio, solo en la oscuridad.
Uzayın karanlığında, parlayan yapayalnız bir fener.
Un faro brillante en el espacio, solitario en la noche.
Uzayın karanlığında birimizden diğerinde geçer.
Unos a otros, a través de la oscuridad del espacio.
Öldükten çok sonra... içinde doğduğumuz vücut henüz... ışık yılıyla ölçülen uzak mesafelere yolculuk etmeden... içinden geldiğimiz uzayın karanlığında yitip gideçek... gaz ve alev patlaması içinde biz başlarken o yokolacak.
Mucho después de partir... cuando la carne del principio... no ha viajado los años luz en la distancia... desaparecerá en la oscuridad del espacio del que venimos... destruida como empezamos, en una explosión de gas y fuego.
Elementlerden biri insan kanıyla lekelendi ve uzayın karanlığında büyük bir tehlikeyi uyandırdı.
Un elemento se manchó con sangre humana. Eso desató una furia en las profundidades del espacio.
Devasa, soluk mavi, bulanık bir top uzayın karanlığında öylece durur.
Es una borrosa bola gigante de color azul pálido situada ahí contra la oscuridad del espacio de fondo.
Bu resimde güzel olan şey uzayın karanlığında asılı duran şu tek ışık pikselidir.
Y lo bello de esta imagen es este solitario píxel de luz que destaca entre la oscuridad del espacio.
Uzayın karanlığında yüzen sadece soluk bir nokta.
Sólo un globo pálido flotando en la oscuridad del espacio.
Bu kaya gezegenin, uzayın karanlığındaki bir yıldızın yörüngesi etrafında dönmesi çok etkileyici bir histi.
Tuve un sentimiento poderoso de estar en este, este planeta rocoso, orbitando en la obscuridad del espacio alrededor de una estrella.
Ama gezegenleri geçtiklerinde açık uzayın soğuk karanlığında milyar yıl kalabilirler.
Pero más allá de los planetas perdurarán mil millones de años en el frío vacío del espacio interestelar.
Tek eksiğimiz uzak bir galaksiden gelen uzayın sonsuz karanlığında asırlardır seyahateden astronotların, aşağıdaki bu beyaz cenneti görüp, ve uzay mekiğinin ışıldayan ışıkları ile bir tuz bulutu içinde buraya indirmeleri.
Todo lo que falta Son astronautas extraterrestres de una lejana galaxia, Viajando por siglos