Uzmanı traducir español
11,826 traducción paralela
Yazı uzmanı ile otuz dakika sonra buluşmalıyım.
Debo encontrarme con un experto en caligrafía en 30 minutos.
Bir çok ilahiyat uzmanı gibi Keck de eninde sonunda başka alanlarda çalışmak zorunda kaldı.
Como la mayoría de teólogos, Keck tuvo que buscar trabajo en otro campo.
Jinekoloji uzmanı pozisyonu.
Un puesto de ginecóloga.
Ama sosyal ilişkiler uzmanına göre..... bu oyunların eğlenceden fazlası olduğu açık.
Pero como investigador en comunicación, estas realidades virtuales son más que entretenimiento.
Kadın doğum uzmanı yolda.
Ya llega obstetricia.
Bir hayvan davranışları uzmanı bir gazeteci bir safari rehberi bir dış istihbarat ajanı ve veteriner patolojist.
Un experto en comportamiento animal, una periodista, un guía de safaris, una agente de inteligencia y un patólogo animal.
Çünkü hayvan uzmanıyım.
Porque soy un experto en animales.
Anestezi uzmanı olarak çalışmama izin vermekle bir şey kaybetmezsin.
No pierdes nada dejándome trabajar de anestesista.
Önceki hayatımda anestezi uzmanıydım.
Yo era anestesista en una vida anterior.
Hem arkadaş olarak, hem doktor olarak. Pediatri uzmanı olarak ama daha çok arkadaş olarak.
Como amigo... y doctor y... y como pediatra, pero más como amigo.
Bu işi nasıl çözeceğiz Bay Canavar Filmleri Uzmanı?
¿ Cómo solucionamos esto, Sr. Experto en películas de Monstruos?
Hayvan davranışları uzmanı. Gazeteci. Safari rehberi,
Un experto en comportamiento animal, una periodista, un guía de safaris, una agente de inteligencia y un patólogo veterinario.
Bak, kendi başına çalışan güvenlik uzmanıyım.
Mira, solo soy una especialista de seguridad independiente.
Bir Alman bilgisayar uzmanına göre... şifrelemeye ait bir kaç satır tüm kâinatı opere etmek için yeterli olacaktır.
Un científico de computadoras alemán sostiene que estas pocas líneas de código son todo lo que alguien necesitaría para ejecutar el universo.
Bak, ben Craigslist uzmanıyım.
Escucha, soy experto en negociar.
". Eski 357 Comm Memur Kim Yong-tae " Radar uzmanı P03 Cho Hyun-jin oldu
El especialista del radar, Suboficial de Tercera Clase Cho Hyun Jin estaba...
Kurbanın adı David Rutenberg. Güvenlik sistemleri uzmanı. Bilin bakalım bilinen suç ortakları arasında kim var.
- La víctima es David Rutenberg, experto en sistemas de seguridad, y adivina quién está en su lista de asociados conocidos.
Sırf eşcinselsin diye iç mimari uzmanı kesilme başımıza.
Son horribles. Sabes, solo porque seas gay no te hace un experto en diseño interior.
- Ama iki profil uzmanımız eksik.
Pero nos faltan dos criminalistas.
Bana bir profil uzmanında ne aradığınızı söyleyin Ajan Hotchner.
Dígame qué necesita en un criminalista, agente Hotchner.
Yıldızlararası seyahat uzmanı değilim.
No soy un experto en viajes interestelares.
Vay canına. Sizler hayatta kalma uzmanısınız.
Ustedes son supervivencialistas.
Radikal bir ameliyat tarzında uzmanız.
Nos especializamos en una forma de cirugía muy radical.
Belki, ama süper bir strateji uzmanı ne zaman savaştan kaçınacağını bilir.
Quizá, pero un estratega superior sabe cuando evitar una.
Sör Gwynfor, doğum kâhini ve idrar uzmanıdır.
Sir Gwynfor es nuestro Profeta Progenie y en Uroscopia.
Bir halkla ilişkiler uzmanı tutabilirdin.
Podrías contratar a un gurú de las relaciones públicas.
Patlayıcı uzmanı.
Él es un experto en explosivos.
Ama sana bir ipucu vereceğim, her iyi profil uzmanı sana diyecektir ki bir şeye ne kadar uzun bakarsan o kadar fazla odaklanamaz olursun.
Pero le daré una pista sobre lo que todo buen criminalista le dirá... cuanto más mira algo, más se descentra.
CNN'in gönderdiğim tüm e-postaların üzerinden geçen on uzmanı var.
La CNN tiene diez expertos buscando a través de todos los correos que he enviado.
Siparişleri hazırladığım zamansa tıpkı ekstazi paketlemek gibi, uzmanı sayılırım.
Y cuando tengo que preparar órdenes para llevar, es como preparar heroína y ya sabes que soy experta.
Bir hayvan davranışları uzmanı bir gazeteci safari rehberi dış istihbarat ajanı ve veteriner patolojist.
Un experto en comportamiento animal, una periodista, un guía de safaris, una agente de inteligencia y un patólogo animal.
Dışarıda yeme konusunda uzmanımdır.
Pero soy una experta en salir a comer.
Alfredo'nun araba hırsızlığında uzman olduğunu biliyoruz ama bağımlılığı teknik gereksinimleri karşılamasının zorlaştırdığı zaman daha geleneksel suç dallarına geçmiş.
- Sabemos que Alfredo es un ladrón de coches experto, pero cuando su adicción dificultó cumplir con los requisitos técnicos de ese trabajo, se convirtió en un delincuente
Uzman Fitness Eğitmeni.
Maestro Instructor de acondicionamiento físico.
Uzman doktorla aynı fikirdeyim.
Y estoy de acuerdo con el especialista.
Bilerek uzman doktormuşum gibi davrandığımı düşünüyorlar. Hakkımda garip şeyler uyduruyorlar. Doğru olmasa bile.
Creen que me hice pasar por residente a propósito y se han inventado cosas sobre mí que no son ciertas.
Evet, uzman bowlingciler sürekli bowling antrenmanı yapan tipler.
Los profesionales son personas que practican bolos todo el tiempo.
Sanırım şunu söylüyoruz : Bir şeyi yeterince uzun süre yaparsan o şeyde uzman haline gelirsin.
Dices que si te dedicas de lleno a algo, serás bueno en eso.
Bizler uzman hırsızlarız, çalındığını anlamadı bile.
¡ Somos ladrones expertos, ni siquiera notó que no está!
hayvan davranışları konusunda bir uzman, bir gazeteci, safari rehberi, yabancı istihbarat ajanı, ve bir veterine patalogu.
un experto en comportamiento animal, una periodista, un guía de safari, una agente de inteligencia exterior, y un patólogo animal.
- Tıbbi uzman sensin ama evet, öldürebilir.
-... pero yo diría que sí. - ¿ Tu esposo?
Üzgünüm, uzman değilim. Elimden geleni yapıyorum.
Lo siento, no soy criminalista hago lo que puedo.
Uzman bir yalancıdır Johnny.
Es un mentiroso con práctica, Johnny.
Sadece seri cinayet vakalarındaki Büro'nun en iyi danışmalarından biri değil, aynı zamanda kendisini en çok satan yazar ve televizyonda uzman olarak tanırsınız.
No solo es una de las más valiosas asesoras del FBI en casos de asesinos en serie sino que algunos puede que la conozcáis por ser una escritora de best-sellers y habitual de televisión.
Özür dilerim. Duygular konusunda uzman olan sendin.
Lo siento, parece que tu eres la experta en emociones
Sistem analizinde uzman. Federaller güvenlik operasyonlarında seni kiralıyor.
Especializado en análisis de sistemas.
Uzman olmadığını söylemiştin.
¿ Pense que dijiste que no eras un especialista?
Görüyorsun, Ray Jackson'u... Nairobi'ye eşlik etmesi için ikna etmişti. Gidip büyük avlar yapan uzman avcı grubunu ortadan kaldırmak için.
Ray ha convencido a Jackson para que le acompañe a Nairobi para acabar con un grupo particularmente eficiente de grandes cazadores.
Sahadaki tıp alanında uzman profesyonellerle konuştuğumda bana olağanüstü bir gelişim gösterdiğimizi söylediler.
... y cuando hablo con los profesionales médicos de campo, dirán que hemos tenido un progreso fenomenal. Pero cuando mirar a las fuentes...
- Uzman falan değilim ama yeni arkadaşımız parmak uçlarını kesip her şeyi karıştırmış olabilir.
No soy una experta, pero creo que es posible que nuestro nuevo amigo se haya cortado la punta de los dedos y jugado un poco a mezclar y combinar.
Profil uzmanı giderek yaklaşıyor. Tekne sahibini zorlamalıyız.
Desconocido :