English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ V ] / Vid

Vid traducir español

147 traducción paralela
Direklerin etrafı asma yapraklarıyla.. ... üstü ise salkım üzümlerle sarılı.
Sus columnas están esculpidas de hojas de vid.
Hiç tel sarmaşığını duydunuz mu?
¿ Conoce la vid telegrâfica?
Tel sarmaşığı nedir peki?
¿ Qué es la vid telegrâfica?
Araştırmalar kanıtladı ki bu sarmaşık 20 ila 100 mil ötedeki benzer tür üyelerine sinyal gönderebilirler.
Se sabe que la vid emite señales a otras vides hasta 150 km de distancia.
Aşkının seni beklediği asma kuleye tırman!
Escala la vid de la torre donde tu amor espera.
Asmaya tırmandığım zaman kraliyet kızı benim olacak.
¡ Una vez sobre la vid, la doncella real será mía!
Dikenli asmaya tırmandım, kraliyet kızı benim.
- ¿ Y bien? Escalé la espinosa vid, y la princesa real es mía.
Aralarında bulunan üzüm bağcıları ve tohum yetiştiricileri, kendi asmaları ve incir ağaçları altında oturmayı umuyordu.
Avanzaron entre ellos, plantadores de viñedos y sembradores de semillas, esperando sentarse cada uno bajo su propia vid e higuero.
İncir yaprağının nesi ilginç?
Una hoja de vid no es interesante.
Tarım Bakanlığı'ndan şaraplık üzüm yetiştirme üstüne bir broşür.
Un folleto que enseña cómo cultivar la vid.
Babamın hükümranlığında sizinle birlikte tazesini içeceğim o güne dek, bağın bu ürününden bir daha içmeyeceğim.
Os digo que no volveré a beber este producto de la vid... hasta el día en que beba de nuevo con vosotros, en el Reino de mi Padre.
Bizim bağlar ne durumda?
Tu vid resultó de maravillas.
Size şunu söyleyim ; Tanrı'nın egemenliği gelene kadar asmanın şarabından bir daha içmeyeceğim.
No volveré a beber delfruto de la vid hasta que esté con vosotros en el reino de mi padre.
Hatırlatıyorum ki önceki yıllarda olduğu gibi, uçaklar emrinizde olacaktır çiftçileri küfe karşı uyarmanız için, asmaları mahveden bir hastalık, insanları perişan eden diğer ideolojik hastalıkla ayni anda ortaya çıkmıştır.
Les recuerdo : Como en años anteriores, pondremos panfletos a su disposición. Estos panfletos les recuerdan que el oídio enfermedad de la vid, ha aparecido por primera vez junto con otra enfermedad ideológica que devasta a los hombres.
Bu sağlıklı antikorlarla birlikte, asmanın da Toplumun da hastalıklarıyla savaşmalıyız!
Con estos elementos sanos, con estos anticuerpos, combatiremos y extirparemos todas las enfermedades, las de la vid, y las de la sociedad.
Pamuk şekeri ve ayrıca şarap suyu.
Algodón de azúcar y además mosto de la vid.
O bir Yunan, yaptığı tek şey üzüm yapraklarını tıkıştırmak.
Es un Griego y la única cosa que hace es estofar hojas de vid.
- Nasıl gidiyor David?
- ¿ Cómo está, Da vid?
Bana söyleyebilir misin, 500 yıl önce Fransa'da üzüm bağlarını vuran
No ha habido una plaga, Que atacó a la vid en Francia,
Şişelerdeki etiketler gibi, üzüm tanelerini de tek tek etkilemiş.
Que no golpeó a los vinos embotellados, Pero a las uvas en la vid...
Daha çok bağlara dadanan bir haşereymiş.
Era un tipo de peste de la vid.
Üzümler gibi, çocuklar da eğitime ihtiyaç duyar.
Como la vid, los niños necesitan entrenamiento.
Ve inanın bana bu içki... muhteşemdir.
Está hecho de fruta fresca directamente desde la vid. Confíe en mí cuando le digo que no hay nada más espectacular
Zaman geçer ve onu unutursunuz ama aniden başka bir asmanın filizlendiğini görürsünüz.
El tiempo pasa y te olvidas de ella y de repente ves otra vid germinación.
- Ne güzel üzümler
- Qué hermosa vid
Bir celladın Asma kütüğünden sallanır
Balanceándose De la vid de un verdugo está.
Seni iki hafta önce okulun önünde o sahneyi oynarken gördüm.
Te vid hace dos semanas cuando hiciste esa escena frente a la escuela.
" Hanimelleri açmiş hanimeli dalinda
"tienen una madre selva que crece en una vid"
Bizimkiler şarap işini bıraktı.
Los míos cambiaron la vid por los negocios.
- Şarap işinde miydiniz?
- ¿ Y cultiva la vid?
Hangi yıldızda sürülür toprak,... ve asmalar karaağaçlara sarılır?
¿ Bajo qué estrellas es bueno arar la tierra y atar la vid con palos de olmo?
Yaprak sarmaya ve kanun sesine hasret olduğumuz zamanlarda başka yere gitmeye zorlanıyoruz.
Obligándote ir a otro lado cuando tienes antojo de hojas de vid rellenas y música de cítara.
Shang sarmaşığı yakmadan önce, bunu aldım.
Antes de que Shang quemó la vid, yo tomé esto.
Onun garip sarmaşık oluğunu anladım.
Yo me di cuenta de que debe ser la extraña vid.
Bizleri kutsayan, evrenin yöneticisi ve şarabın meyvesini yaratan... -... baki Tanrı'ya şükürler olsun. - Âmin.
Te alabamos, Dios eterno, Señor del Universo... –... que creas la fruta de la vid. – Amén.
"Şarap için meyveler yaratan rabbimize şükürler olsun."
"Bendito seas Dios que has creado el fruto de la vid."
"Ben diyorum ki üzüm suyu ondan daha güzeldir."
Aún lo digo Que el zumo de la vid es mejor.
- Yeni gökyüzü kamerasını test ediyordum ve Vid-City Electronics'te bir şeyler algıladım.
He estado probando el nuevo monitor aéreo. - Y capté algo en VidCity Electronics.
Git de kendine...
¡ Por que no buscas una vid...! ¡ ¡ ¡ Ahh!
Her şeyin olgunlaştığı bu mükemmel günde... ve yalnızca asma yaldızlar değil, bir güneş ışığı düştü yaşamıma.
En este día perfecto, en que todo madura... y no solamente la vid dorada, me cayó en la vida un rayo de sol.
Yeni videolu televizyonu gördün mü?
¿ Viste el nuevo "vid" en la tele?
İşlenmiş şarap yaprakları.
Son hojas de vid rellenas.
Tanrım, kainatı yaratan ulu rabbim verdiğin nimetler için teşekkür ederiz.
"Te damos las gracias, O Señor Nuestro, " rey del universo, "quien creó la fruta de la vid".
GERÇEK BİR TRAJEDİNİN FİLMİ
LA PELÍCULA QUE inspiró UNA TRAGEDIA DE LA VID A REAL
Kimyon, çiroz ve biraz yaprak istiyorum.
Quisiera un poco de comino, pescado seco y hojas de vid...
Aklımdaki şuydu. Kitabın altında, başlığın iki tarafına doğru bir sarmaşık çıkar.
Lo que yo tenía en mente era una vid, rizada alrededor de ambos lados del título,
Göğüslerin asma dallarından sarkan salkımlar olsun. Ve ağzım bu lezzetli şaraba konsun.
Deja que tus pechos sean como racimos de vid y tu paladar...
Size bu şarap meyvesini içmemenizi söylüyorum. Taa ki onu benimle beraber babamın Krallığında yudumlayana dek.
En verdad les digo que no volveré a probar el jugo de la vid haste el dia en que beberé de nuevo con ustedes en el reino de mi Padre.
İlginç.
Una hoja de vid. Interesante.
Sen de mi buradaydın, eski dostum?
¿ Qué haces aquí, vid querida?
# Dickie Valentine
VID AS TRANQUILAS

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]