Vs traducir español
1,223 traducción paralela
Eyalet vs Brooke Windham davası düşmüştür.
Respecto del caso Estado vs. Brooke Windham... Este caso está cerrado.
Japonların yedi samurayı vardı, VS in yedi işcisi.. ... ve bizim de yedi işe yaramaz serserimiz.
En Japón están los 7 samuráis, en América los 7 mercenarios, y aquí los 7 hijos de puta.
Mürekkep, kağıt, vs.
Papel, tinta, etc.
- Faks, vs. biliyor musun?
- Sabes de faxes, etc.?
"Kramer Kramer'e Karşı"'yı getirdin mi?
Es como en "Kramer vs. Kramer"?
- D Parker Van Wert'e karşı.
4-D. Parker vs.
"Kramer Kramer'e Karşı"
"Kramer vs. Kramer."
Eğer varoluşçuluk temel olarak kendimizi fiille tanımladığımızı ve şansı ancak arzularımızı, planlarımızı vs. etkiledikten sonra tam olarak anlayabileceğimizi öne sürüyorsa... Bunun nefis bir ifadesi.
El existencialismo plantea... y que la suerte es Io... antes de incidir sobre nosotros.
"Stanley, insan konulu film yapmadı." denmesine çok şaşıyorum. Makinelerin filmini vs. yaptığının söylenmesi...
Me choca que digan queNStanley no hacía películas sobre "personas",
Adamım, bu siyah-siyah şiddetinin sona ermesi gerek!
Esta violencia negro vs negro tiene que terminar!
Vs vs. Ne olursa.
Blah, blah. Lo que sea.
- Kahve vs. ister misiniz?
¿ Quiere café o alguna cosa?
Telefonlarınızı vs. kapatmayı unutmayalım ve lütfen fotoraf çekmeyelim. Vay be, umarım atıştırmalık birşey olur
recuerden apagar celulares y pagers y por faovr, no saquen fotos con flash
Sonraki, Dale ve Hobey davası.
Siguiente punto, Dale vs. Hobey. ¿ Qué es?
Gower-Massachusetts davası.
Gower vs. Massachusetts. Es mio.
Benim davam ;
Mi caso, Gower vs.
JohnDoe, namı diğer Mr. Bo'ya karşı kamu davası.
Commonwealth vs. John Doe, alias Sr. Bo.
Hill'e karşı Pipp davasında, davalı lehine karar verdik.
En el caso de Pipp vs. Hill, fallamos a favor del demandado.
Neyse, Massachusetts-Jackman şehrine karşı Hooley davası.
Veamos, Hooley vs. el ayuntamiento de Jackman, Massachusetts.
Richard Fish aleyhine kamu davası.
El pueblo vs. Richard Fish.
Sıradaki Wyatt ve Mason davası.
Siguiente punto, Wyatt vs.
Falan filan Vs. Vs.....
Blah blah, woof woof.
Falan filan vs. vs... değil mi?
Blah blah, woof woof, ¿ Verdad?
Belirtildiği gibi kira kontratı, telefon faturaları vs. bilgileri sağlayacaksın.
Debes traernos los recibos de la renta las cuentas de teléfono, etc., como se indica aquí.
Kendini korumakla, itiraf ihtiyacı karşı karşıya.
Necesidad de confesar vs. instinto de supervivencia.
Ceza ise sülüklerle dolu bir bataklıkta acı dolu bir gece geçireceğini yada operasyon sonrası hendekleri kazmak onları doldurmak... vs vs vs.....
Ya sé que en el pasado he ordenado penosas excursiones nocturnas por pantanos llenos de sanguijuelas o también la operación para cavar sanjas y luego llenarles de etc... etc.. etc...
Harry Chatwyn'e ait Land Rover, biçerdöver vs. izleri.
La Land Rover de Harry Chatwyn, una cosechadora las huellas del casco de los caballos.
Oregon'la USC mi?
¿ Oregon vs. USC?
Güney California, Notre Dame'a karşı.
Southern California vs. Notre Dame.
dağ izcilerine karşı Büyük İbne Al davasında, verilen desteği de göz önünde bulundurarak izcilerin Büyük İbne Al'ı ve diğer tüm ibneleri izciliğe kabul etmesine hükmediyorum!
en el caso de " Big gay al vs. los escouts americanos, debido a la abrumadora muestra de apoyo, es la decisión de esta corte que los escouts permitan que Big gay al, y todos los gay se unan a los escouts!
Ayrıca tek maç Hofstra / Northeastern.
Además, el único partido disponible es Hofstra vs. Northeastern.
= GEORGE GALLUP Jnr = George Gallup'un oğlu kamuoyu görüşüne güvenilemeyeceğini, irrasyonel olduğunu, = GEORGE GALLUP Jnr = George Gallup'un oğlu... bilgisizliğe dayandığını, kaotik, kuralsız vs. olduğunu düşünüyordu.
Anteriormente a las encuestas científicas, la opinión de mucha gente era Que no podías confiar en la opinión pública porque era irracional, estaba mal informada, caótica...
Daha fazla yumruk vs. yok anlaşıldı mı?
no más codazos Tío Niko, OK?
Hey, bu lngiltere-Almanya maçı, ahbap!
¡ Hey, es Inglaterra Vs. Alemania!
İşte size beş kategori ticaret ve satış, vs. vs.
Hay 5 categorías... comercio y negocios, etcétera.
Tamam o zaman, kızlar erkeklere karşı, değil mi?
Muy bien, entonces... Chicos Vs. Chicas.
Deneme soruları, metin analizleri vs. - Çok yoğunum.
Ya sabes, sujetos de disertación, explicación de textos y todo eso.
Robinson, Mills'e karşı.
Robinson vs. El campeonato trasatlántico... mañana a la noche, aquí en Budapest. Mills.
Anlattığım her ayrıntı... yüzündeki büyük delik... dışarı fırlamış dişleri vs.
Cada detalle que he dicho, el agujero de su cara, los dientes que se veían, etc.
Ultra popüler, ultra çekici, ultra vs.
Ultrapopulares, ultrabonitas, ultra... etcétera.
Her şey içinde, tren biletleri vs...
Los boleros del tren, todo.
Bir fotoğraf termini... ajansıyla, yapımcısıyla vs...
Imagina una escena de película. Con agentes, productores, y todo eso.
Erkek, ete karşı. Hiç yenilmedim.
Hombre vs. carne hasta ahora, estoy invicto
Bridgeman, McKinley-Cobb davasında davacıyı haklı bulduk ve kendisine 360,000 dolar tazminat ödenmesine karar verdik.
En el asunto de Bridgeman vs. McKinley-Cobb... ... fallamos en favor del demandante y ordenamos al acusado a pagar daños por un monto de $ 360,000.
Güç, servet, ün... vs. vs.
poder, riqueza, fama, bla, bla, bla.
John Mathers davası.
El pueblo vs. John Mathers.
Bir davamız daha var, 4-5-5 sayılı.
Tenemos el expediente # 455 de Adam Kirk Vs.
Bir insan-görev grafiği çizersen, çizgi nasıl bir yol izler?
En un gráfico de gente vs. tareas, ¿ adónde se dirige la línea?
2.Sert içkilerden, balık tutmaktan, avcılıktan vs. hoşlanan 16 - 60 yaş arasındaki Güneyli erkek.
2. Buen chico. 3.
GODZİLLA MEKAGODZİLLA'YA KARŞI
Godzilla vs Mechagodzilla
Velilerin çocukların eğitimiyle ilgilenmesi önemlidir diyor, vs, vs, vs. Hayır, hayır, Deb haklı.
No, Debra tiene razón.