Warren traducir español
3,658 traducción paralela
Doktor Warren'ın günlüğünde kuleyle ilgili her şey yazıyor.
El diario de la Dra. Warren tiene todo sobre la torre.
Adı Mike Warren.
Se llama Mike Warren.
Siz FBI'dan özel ajan Mike Warren mısınız?
¿ Es usted el agente Mike Warren del FBI?
"Ajan Warren, C terminalindeki bagaj işaretinin altında arazi eğitimi ajanının gelmesini bekleyin."
"Agente Warren espere junto a la zona de recogida de equipaje en el terminal" C " hasta que su agente de instrucción llegue.
- Mike Warren, değil mi?
Mike Warren, ¿ correcto?
Mike Warren.
Mike Warren.
Büro'dan Mike Warren.
Mike Warren, FBI.
Sen Warren olmalısın.
Debes de ser Warren.
Güzel davranış Warren.
Buena actitud, Warren.
Hey Warren!
¡ Oye, Warren!
- Pekala Ajan Warren.
- De acuerdo, agente Warren.
Mike Warren, ben Gerry Silvo.
Mike Warren, Gerry Silvo.
Warren'ın nereye gittiğini bilmem lazım.
Tengo que saber en dónde está entrando Warren.
- Mike Warren, FBI'dan.
- Mike Warren, del FBI.
Ben Ajan Warren.
Este es el agente Warren.
- Ajan Warren?
¿ Agente Warren?
Eklemek istediğin bir şey var mı Warren?
Warren, ¿ algo que añadir?
Elizabeth Warren * içindi.
Bueno, era Elizabeth Warren.
Warren Sapp'e buna bir ayar çekmesini söyleyeceğim.
Voy a tener que hacer que Warren Sapp le patee el trasero.
Dr. Warren'ın günlüğünde kuleyle ilgili bütün bilgiler var.
El diario de la Dra. Warren tiene todo acerca de la torre.
Warren'ın senin hakkında ne bildiği umurumda değil.
No me importa lo que Warren supiera sobre ti.
Dr.Warren'in günlüğünde kuleyle ilgili herşey yazılı.
El diario del Doctor Warren tiene todo sobre la torre.
Dr. Warren'ın günlüğünde kuleyle ilgili her şey var.
El diario de la Dra. Warren tiene todo sobre La Torre.
Bu Dr. Warren'ın, değil mi?
Esto es de la Dra. Warren, ¿ verdad?
Adım Warren Knox, efendim.
Mi nombre es Warren Knox, señor.
Kardeşimiz Warren Pendry'i Ulu Tanrı'ya emanet ediyoruz.
Encomendamos a Dios Todopoderoso a nuestro hermano Warren Pendry.
Tanrı onu koruyup rahmetine nail etsin Tanrı, yüzünü kara çıkarmasın ve ona... - Tanrıda sağduyu diye bir şey olsaydı Warren Pendry'nin kıçına tekmeyi basıp epey sıcak bir yere gönderirdi. -... sağduyuyla...
Que el señor lo bendiga y lo guarde, que el señor le muestre su rostro y le de...
Warren Pendry'nin oğlu.
Hijo de Warren Pendry.
Warren Pendry de gazetelerini kullanarak oldukça kötü bir algı oluşturdu üstelik sadece Lestrade'a karşı değil, tüm Yard'a karşı.
Warren Pendry procedió a usar sus periódicos para pintar una pintura muy fea, no solo de Lestrade, si no de todo el Yard.
Warren'a dönersek...
Hace dos semanas. Ahora, de regreso a Warren...
Ben Warren Emory.
Soy warren Emory.
Bay Miller ve Bay Warren tarafından kullanılmış?
¿ Usada por un Sr. Miller y Sr. Warren?
- Bay Warren, tabi ki!
- Sr. Warren, ¡ por supuesto!
Warren'ın günlüğü elimizde değil.
No tengo el diario de la Dra. Warren. Es tu código.
Warren ve Miller.
Warren y Miller.
Doktor Warren, kan gazı ne durumda?
Dr. Warren, ¿ cómo vamos de energía?
Bu fotoğrafta da Warren Beatty ve Jack Nicholson var.
Esta es una foto de Warren Beatty y Jack Nicholson.
- Bu oğlum Warren.
- Este es mi hijo Warren.
Warren, bırak onu.
Warren, déjalo.
- Teşekkürler Warren.
- Gracias, Warren.
Ben Warren değilim.
No soy Warren.
- Hoşçakal, Warren.
- Adiós, Warren.
Arayan Warren'ın öğretmeni.
Es la profesora de Warren.
Warren'ın üvey annesi.
La madrastra de Warren.
Warren'ın üvey annesi.
- La madrastra de Warren.
Warren benim oğlum.
Warren es mi hijo.
Evet, Warren Poseidon'u çok seviyor, o denizler tanrısı.
Sí, a Warren le gusta mucho Poseidón, Dios del mar.
Kate lütfen, şu kesin ki... Warren'ın erotikasının kahramanı sensin.
Vale, por favor, Kate, es obvio que eres el sujeto de la literatura erótica de Warren.
Warren 15 yaşında bir çocuk.
Warren es un chico de 15 años.
- Bu özel bir merasim.
Si el señor tiene algún sentido, pateará a Warren Pendry en su trasero y lo enviará a un lugar muy cálido. Esta es una ceremonia privada.
Merhaba Warren.
Hola, Warren.