English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ W ] / Willow

Willow traducir español

1,420 traducción paralela
- Willow.
- ¿ Willow?
Willow.
Willow.
- Merhaba Willow.
- Hola, Willow.
- Willow.
- Willow.
Willow, buraya Buffy'yi korumak için geldim.
He venido para proteger a Buffy.
- Willow haksızlık ediyorsun.
- Willow, eso no es justo.
Willow. Buffy'nin de hayatının tehlikede olduğunu düşünüyorum.
Willow, tengo razones para creer que Buffy puede estar corriendo un grave peligro.
Evet Willow, görüşüne hepimiz saygıIıyız.
Willow, todos apreciamos tu perspectiva.
Willow, ne yaptığımı anlat onlara.
Willow, cuéntales lo que hice.
Teşekkür ederim, Willow.
Gracias, Willow.
Willow'un aklına çok faydalı olabilecek bir fikir geldi.
A Willow se le ocurrió una idea que puede resultar muy útil.
Buffy ve Willow'un odası.
Somos Buffy y Willow.
Lütfen mesaj bırakın. Willow, ben Giles.
- "Por favor, deja tu recado."
Büyü için malzeme getireceğini sanıyordum.
- Willow, soy Giles. Creí que ibas a traer los ingredientes para el hechizo.
Willow, o büyüyüp denemek zorundayız.
Willow, creo que debemos probar con el hechizo.
Willow, zor bir dönemden geçtiğini biliyorum.
Sé que estás pasando por momentos difíciles.
Willow, benim.
Willow, soy yo.
Dikkatim dağınık. Willow çok üzgündü.
Estoy distraído porque Willow estaba muy alterada.
- Annenden yeni kurtulduk. Willow'u buna karıştırmayalım.
Acabamos de deshacernos de tu mamá, no saques a Willow a colación.
Ne olmuş ona?
¿ Qué tiene Willow?
Willow ve "yas tutan ben" pozları!
Sus cambios de humor y arranques de autocompasión.
Willow ne yaptığını fark etmeden dolaşıyor.
Willow anda por ahí, sin saber lo que está haciendo. - Tenemos que encontrarla.
- Willow'a neden saldırsın?
- ¿ Y por qué atacó a Willow?
Bu adamı yeraltından çağırabilirsin, değil mi?
Willow. Sí puedes invocarlo, ¿ verdad?
Bence de. Ben de Willow'a bunu söylüyordum.
Eso le estaba diciendo a Willow.
Ben Riley. - Willow. Bu da arkadaşım Bufly.
Soy Willow, y ella es mi amiga Buffy.
- Willow'un arkadaşısın.
- Eres la amiga de Willow.
Willow cennette. Oz grubuyla kampüste çok seviliyor.
Mira, Willow está encantada... y Oz comparte una casa fabulosa fuera del campus, con su grupo.
Sandık orada değilse Willow'un odasına bak.
Si no está ahí, búscalo en el de Willow.
Tabi. Çok komiksin, Willow.
Qué graciosa eres, Willow.
Willow'u bugün öldürür müsün? "Bu, kız arkadaşımla uğraştığın için!" demeni istiyorum.
¿ Vas a matar a Willow hoy? Porque quiero que le digas :
Buffy ve Willow'un odası.
Hola. Somos Buffy y Willow.
Willow geri döndüğünü söyledi.
Willow me ha dicho que te diga que se ha ido a casa.
Willow ne durumda?
¿ Cómo está Willow?
- Willow ve ben...
- Bueno, Willow y yo...
Willow sana peynir sevdiğimi söylemiş miydi?
¿ Te ha dicho Willow que me gusta el queso?
Seni daha iyi hazırlamanı yerekirdi. Willow'u ve şeyi buraya getirmemeliydim...
Debí prepararlos mejor, y nunca debí permitir a Willow, y...
En azından Willow'un büyüsü tamamlanana kadar sana zaman kazandırırım.
- Al menos puedo comprarte tiempo para que el hechizo de Willow funcione.
- Willow, gitmek zorunda değilsin...
- Willow, no tienes que irte...
Willow!
¡ Willow!
- Willow, iyi misin?
- Willow, ¿ estás bien?
Willow, neyin var?
Willow, ¿ qué te pasa?
Oz'la Willow çok şey yaşadı.
Había algo tan fuerte entre Oz y Willow.
Willow'la onu hemen yapacağız.
Willow y yo lo haremos ya mismo.
Merhaba, Willow.
¡ Oye, Willow!
Willow için Oz'un iç organlarını sıvılaştırabilirdim.
Qué tierna.
Willow.
Ay, Dios.
Willow?
¿ Willow?
Onu partiye götüreceğim.
Willow necesita animarse y voy a llevarla.
- Will, iyi misin?
- ¿ Willow, estás bien?
Sana ihtiyacım var.
Necesito a mi Willow.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]