Yayındasın traducir español
319 traducción paralela
Bütün dünyada canlı yayındasın.
Estas en vivo a todo el mundo.
- Sekiz dakika sonra yayındasın.
- Sales al aire en ocho minutos.
Şu kırmızı ışık yandığında, yayındasın demektir.
Si esa luz roja está encendida, lo están filmando.
Yarım saat sonra canlı yayındasınız.
¡ Sólo falta media hora!
20 dakika sonra yayındasınız, General.
Estará en eI aire en 20 minutos, general.
İki dakika sonra yayındasınız.
En dos minutos empieza usted, signore. ¿ Estás seguro de que llegará?
Yayındasın yavrum.
Estás en el aire, baby.
- Yayındasın.
- Cómo no.
Tüm dünyada canlı yayındasınız. ... hem de "prime time" da.
Se está emitiendo por todas las cadenas de la Tierra en "Prime Time".
Canlı yayındasın.
Estás al aire.
- Jonathan, yayındasın!
- Jonathan, ¡ Estás en la TV!
Kırmızı ışık yanınca yayındasın demektir.
Cuando salga la luz roja, estaremos en el aire.
Devam et. Yayındasın.
Adelante, estás en antena.
Yayındasınız Bay Bronco.
Noticias Beat 7, Sr. Bronco.
- Yakında yayındasın.
- Ya va a entrar en antena.
Yayındasınız, Sayın Başkan.
Está en cámara, señor presidente.
Yayındasınız.
Estás en el aire.
Yayındasın!
¡ En el aire!
Merhaba arayıcı, yayındasınız.
Hola, está al aire.
Yayındasınız.
¡ Está al aire!
Yayındasınız.
Está al aire.
- Yayındasın, yakışıklı.
- Acción, jefe.
Joey Bishop. Bunu biri açıklasın. 1 0 saniye sonra yayındasın.
Que alguien me lo explique.
2 saniye sonra yayındasın.
Venga, sales en dos segundos.
Tekrar yayındasınız.
Vuelve a la radio.
Merhaba, yayındasınız.
¡ Hola! Esta al aire.
Yayındasınız.
Estas al aire.
Ben Dr. Baird, canlı yayındasınız.
Soy el Dr. Baird. Estamos en el aire.
Canlı yayındasın.
Hola, Scott.
Canlı yayındasın.
- Hola, Ida.
Devam ediyoruz. Dr. Lawrence Baird ile canlı yayındasınız.
Está en el aire con el Dr. Lawrence Baird.
Devam ediyoruz. Dr. Lawrence Baird ile canlı yayındasınız.
Está en el aire con el Dr. Baird.
Dr. Lawrence Baird ile canlı yayındasın.
Está hablando con el Dr. Lawrence Baird.
- Gece Sohbeti, yayındasın Debbie.
"Charla Nocturna". Debbie, entraste. - ¿ Barry?
Evet, yayındasınız. Şehir Dedikoduları'ndasınız.
Sí, estás en "Conversaciones en la ciudad"
Gece Sohbeti. Yayındasın.
Sí, estás en "Charla Nocturna".
Fred, yayındasın!
Fred, estás en "Charla Nocturna" Sí.
Jackie, yayındasın!
Jackie, estás en "Charla Nocturna".
- Ve canlı yayındasın.
- Y estará en el aire.
KHE Y, yayındasınız.
KHE Y, está en el aire.
- Yayındasın.
- Trato hecho.
Günaydın. Yayındasın.
Buenos días, estás en el aire.
Canlı yayındasınız.
esta en vivo.
İşte Mutlu Harry Sertleşiyor. Canlı yayındasınız.
este es el feliz tieso Harry estas en vivo.
Merhaba, şu an yayındasınız... Radyonuzda gerçekleri açın.
hola, estás al aire... prendan la verdad.
- Yayındasınız.
- Estás en el aire.
"Neden Ben?" programında sıradaki telefon, arayan bir kez daha Bundy ailesinde Peggy B....... yayındasın Peggy.
La siguiente llamada en "iPor qué yo?" es otra vez de Peggy B, que nos llama desde Ia casa Bundy. Estás en el aire, Peggy.
- Eminim ki, radyo yayınlarımız sayesinde dünyamızdaki sorunları yaratan kötü güçlerin de farkındasınızdır. Muhakkak...
- Entonces será consciente de que las fuerzas malignas que han creado nuestros problemas...
- Yayındasınız.
- Sí, gracias.
Dinle, Jack. Sen yayına çıkıp ne gördüğünü ne duyduğunu söyleyene kadar bunun hiçbir anlamı olmadığının farkındasındır, değil mi?
¿ Te das cuenta de que esto no servirá de nada si no vienes al programa y dices que eso fue lo que viste y oíste?
Komünistleri durdurmak için büyük bir miting yapacağız. Umarım her yere yayıldıklarının farkındasınızdır.
Los hay por todas partes, la TV, el radio.