Zef traducir español
29 traducción paralela
Sağol, sağol! Zef!
Gracias, gracias...
Onun için, hapislerde çürümeye niyetim yok!
No pienso pudrirme en la cárcel en su lugar. Eso lo dejo para Zef.
O işi Zef yapsın! En büyük kardeş o!
El es el hermano mayor, que lo haga él.
Dörde bir. Adı Zef'di!
¡ Se llama Zef!
Adı Zef'di.
Se llama Zef.
Zef adındaki herkesi kontrol edin,... dosyadaki resimleri bu lavuğa gösterin soran olursa, ben patronlarla beraberim.
Contacten a registros y que busquen "Zef" en el fichero y luego presenten las fotos a nuestro amigo. Si preguntan por mí, estoy con los jefes.
Zef... Sorj Zeferian.
Zef, Sorj Zeferian.
Zef, bu bir ajan. Massarakş!
Zef...
Zef, iyi misin? Yanınıza geliyorum. Delirdiniz mi?
Voy a bajar.
Zef, orada birisi var.
Hay alguien ahí afuera.
Elinizi çekin. Zef!
- Quita tu mano.
Zef?
¡ Zef!
Babam Zef amcaya gitti, sonra polisler geldi.
Papá le platicó al tío Zef, y ellos iban a regresar.
- Zef amcayı tutuklandılar.
Ellos arrestaron al tío Zef. ¡ Oye, muchacho!
Bizi iki kez aşağıladınız diyorlar çünkü sen ve Zef amca topraklarına zorla girdiniz.
No nos concedieron una besa para el funeral. Dicen que fueron doblemente insultados... porque tú y el tío Zef invadieron su tierra.
Zef 18 yıl hapis cezası aldı, çok seviniyorlardır.
¿ Has permanecido adentro?
Konuşmak için birini göndermenin tam zamanı.
Has sido respetuoso. A Zef le dieron 18 años. Deberían estar satisfechos.
- O bir şey yapmadı ki.
¿ Sujetar a Sokol mientras Zef lo apuñalaba?
Sen ve Zef yüzünden böyle yaşayamayız. Böyle yaşayamaz mısınız?
No puedes vivir así.
Bu aileyi korumak için her şeyi yaptığımı unutuyorsun.
Has olvidado... que todo esto empezó porque defendí esta familia. Por sujetar a Sokol mientras el tío Zef...
Zef amca Sokol'u indirirken... Ağabeyimin hayatını kurtarmaya çalışıyordum!
¡ Intenté salvar la vida de mi hermano!
Kovboy filmi başladı.
Zef, la película ya empezó.
Adı Zef.
Se llama Zef.
Adım Zef.
Mi nombre es Zef.
Zef, Zef, neredesin?
¿ Estás con vida, Zef?
Zef! Ona anlatacağım.
Se lo diré...
Zef amcandan domatesleri alıp eve getir.
Ve por los tomates del tío Zef y llévalos adentro.
Baban Sokol'u tutup Zef bıçaklamadı mı?
He hecho mi tarea.
Bunu mu istiyorsunuz?
No podemos seguir viviendo así, solo porque tú y Zef...