English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Ö ] / Önce ben gördüm

Önce ben gördüm traducir español

270 traducción paralela
Gottlieb, kur yapmaktan vazgeç, çünkü Bayan Claypool'u önce ben gördüm.
Y, Gottlieb, nada de cortejos porque yo vi a la Sra. Claypool primero.
Önce ben gördüm.
Yo la vi primero.
Hey, çek ellerini. Onu önce ben gördüm.
Las manos quietas, yo la vi primero.
O benim! Önce ben gördüm!
¡ Es mía, yo la vi primero!
Hiçbir yerde. Önce ben gördüm, o benim.
Nada, yo la vi primero, entonces es mía.
Önce ben gördüm de ne demek!
¿ Que dices que la viste primero?
Önce ben gördüm dedim!
Yo digo que la vi primero.
Özür dilerim. Önce ben gördüm.
Disculpen, pero yo la vi primero.
- Önce ben gördüm!
- Perdón la he visto antes.
Önce ben gördüm, o benim.
Yo lo vi primero, es mío.
Önce ben gördüm!
- ¡ No es así!
Onu önce ben gördüm!
¡ Lo vi primero!
- Hayır. - Önce ben gördüm.
Yo la vi primero.
Eminim onu önce ben gördüm diye üzülüyorsundur.
Apuesto a que me enrollo yo primero.
- Amerikalı'yı önce ben gördüm.
- He visto yo primero al americano. - Pero ¿ qué americano?
Önce ben gördüm, Selena.
I lo vio en primer lugar, Selena.
- Önce ben gördüm.
¡ Yo lo vi primero!
- O benim. Önce ben gördüm.
- Es mía, yo la he visto antes.
Enzo, parayı önce ben gördüm, bölüşelim mi?
Enzo, yo he visto la moneda primero. ¿ A medias?
Mucize eseri, önce ben gördüm.
Fue un milagro que yo la viese primero.
- İlk önce ben gördüm!
- ¡ Lo he visto primero!
- Zil çalmadan 5 dakika önce ben gördüm.
La vi aquí cinco minutos antes de que sonara la campana.
Onu önce ben gördüm.
Yo la he visto primero.
- Hayır, önce ben gördüm benim!
Vamos, es mi carrito.
- Hayatta olmaz, kızı önce ben gördüm.
- Ni se te ocurra, yo la vi primero.
- Kızı önce ben gördüm.
- Yo la vi primero.
Önce ben gördüm! Kovuldunuz küçükhanım!
Señorita, está despedida.
Ben yarım saat önce gördüm.
Yo lo vi hace una hora
- Merak etme. Ben Bayan Jacqueline'i bir hafta kadar önce gördüm. Erkek arkadaşımla gittiğimiz restoranda.
Yo misma la vi hace una semana en un restaurante donde me llevó mi novio.
Bu yüzden, ben seni vurmadan hemen önce, senin... namluyu, bana doğrultduğunu gördüm.
Por eso no hice que le dispararan inmediatamente después de ver la boca del arma hacia mí.
Ben Büyük Vittorio'yu gördüm, Anlaşmadan önce.
Yo he visto a Vittorio, antes del Tratado.
Kesin daha önce bir yerlerde gördüm ben bu adamı.
Si le quitara la barba a ése sería capaz de situarlo.
Ethan, ben bunu sende daha savaştan önce gördüm.
Ethan, lo noté en ti antes de la guerra.
Ben bu kutuyu az önce gördüm.
Hace un momento miré en esa caja.
Ben bu kutuyu on dakika önce gördüm!
¡ Vi la caja hace 10 minutos!
Ama ben onu Intermediate'tan önce gördüm.
Pero lo obtuve antes que el Intermedio.
Ben onu daha önce nerede gördüm?
¿ Dónde te he visto antes?
Bu tür salgın hastalıkları ben daha önce de gördüm, ya sen?
He visto antes ese tipo de epidemias.
Onu birkaç dakika önce eve girerken gördüm ben.
La vi entrar en su casa hace unos minutos.
- Ben daha önce her şeyi gördüm.
- He visto de todo.
Ben bu adamı 5 dakika önce gördüm.
Vi a este hombre hace 5 minutos.
Ben gördüm. Berengaria VII'de. Ama daha önce, bulutlara bakmak için durduğumu hatırlamıyorum.
Yo sí, en Berengaria Vll, pero nunca me había parado a observar las nubes.
Önce ben gördüm.
Aún lo tengo.
Ben bunu daha önce bir yerlerde gördüm.
Esto ya lo vi en alguna parte.
Ben karıncaları daha önce de gördüm.
¡ No! Yo ya vi a las hormigas antes.
Ben bu resmi daha önce gördüm.
He visto esta foto antes.
Ben onu son kez 6 ay önce gördüm.
Yo, la última vez que lo vi... fue hace seis meses.
Hey seni daha önce biyerde gördüm ben?
¿ No nos hemos visto antes?
Kafayı sıyırmış. Psikiyatrist, onun cinayetlerden birine tanık olmuş... ve bu nedenle şoka girmiş olabileceğini söyledi. Ama ben daha önce de vidaları gevşemiş insanlar gördüm.
El psiquiatra supuso que ella probablemente presencio... uno de los homicidios, y quedo en shock... pero yo he visto gente descontrolada antes... y esta muchacha se enloqueció totalmente.
Hayır.. Ben sadece birkaç gün önce dışarıda gördüm.
No, sólo lo supe hace un par de días.
Biliyordum. ben bu ismi daha önce bir yerde gördüm.
Lo sabía, sabía que había visto este nombre en alguna parte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]