English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Ü ] / Ünde

Ünde traducir español

722 traducción paralela
Çünkü cani, göz ardı edilen mikroplarımız ve onların kan dolaşımını istila etme kudreti tek başına her 10 anneden 3'ünde doğum ateşi ve ölüme yol açmaktadır.
" Pues nuestro desprecio criminal contra los gérmenes y su poder devastador, causan una mortalidad dada por la fiebre puerperal de tres madres sobre diez,
Burada 7 günün 4'ünde şafağın doğduğunu görürüm.
Veo salir el sol cuatro de cada siete días aquí.
- Biliyorsun, Mayıs'ın 14'ünde sözleşmem bitiyor.
- Mi servicio militar termina el 14 de mayo.
Sizinle beş günlüğüne geliyorum ve sorun çıkarmayacağım. Ama Mayısın 14'ünde, gün batımında sürem dolunca... nerede olursak olalım, siz iki hergelenin kafalarını tokuşturacağım.
Iré con ustedes durante cinco días y seré buena compañía... pero al atardecer del 14 de mayo acaba mi servicio... y dondequiera que estemos, les daré una paliza a los dos.
13'ünde, New York'tan kalkan Noordam.
El día 13, el "Noordam" de New York...
"Aralığın 23'ünde tutuklama kayda geçmiş."
REGISTRADO ACUSADO HOMICI DIO EL 23 DE DICI EMBRE
23'ünde tutuklama kayda geçmiş.
Registraron la acusación el 23.
Şimdi, Wanda Skutnik'in ifadesine göre, cinayet zamanından 23'ünde onu teşhis ettiği zamana kadar Wiecek'i görmemiş
Wanda Skutnik testificó que no vio a Wiecek... desde el asesinato... hasta que lo identificó el 23 de diciembre.
22'sinde miydi yoksa 23'ünde miydi?
¿ Fue el día 22 o el 23?
Beni sabahın 4'ünde uyandıran
Añoro el gallo El que me
Temmuzun 14'ünde doğdun.
Nació el 14 de julio.
Bunlar geçen nisanın 23'ünde, akşamleyin olmuştu.
Esto ocurrió en la tarde del 23 del pasado abril.
Eve sabahın 4'ünde gelirsin ve ertesi gün dışarı çıkacak enerjin kalmaz.
Llegas a las 4 de la mañana y estás destrozada al día siguiente.
Bence gayet güzel anlattın, gecenin 3'ünde yüksek ateşle korkunç bir şekilde hastalandığını hesaba katarsak, ve bugünkü bütün görüşmelerini de iptal ettiğini in toto!
Creo que lo has descrito muy bien, considerando que cayó gravemente enferma a las 3 de la mañana, que guarda cama con fiebre, y que han cancelado todos sus compromisos para hoy ¡ in toto!
Sabahın 3.00'ünde ne satıyor olabilir?
¿ Pero qué se puede vender a las 3 : 00 de la madrugada?
Sıradaki toplantı 23'ünde dememiş miydiniz?
¿ No había dicho que nos volviéramos a juntar el 23?
Evet, gazetede bir tane vardı son cinayetinde yaklaşık, sanırım, geçen ayın 4'ünde yada 5'inde.
Sí, hubo una en el periódico cuando cometió el último asesinato... habrá sido el 4 ó 5 del mes pasado.
Sonunda, onda bir fotoğrafını göndermesini istedi, ve Julia da, büyük bir çekingenlikle, yıllar önce 23'ünde iken çektirdiği bulanık bir fotoğrafını gönderdi.
Julia, llena de nervios, le mandó una foto borrosa de mucho antes, a los 23 años,
Geçen Ekim'in 14'ünde, saat 9 : 30'la 10 arasında Bayan French bir cinayete kurban gitti.
La noche del 14 de octubre pasado, entre las 21 : 30 y las 22 : 00 la Sra. French fue asesinada.
Griselle sabahın 3'ünde ormanda ne yapıyormuş?
¿ Qué hacía Griselle en el bosque a las tres de la mañana?
Çocukken üstündeki giysiler ve bindiği attan başka bir şeyi olmayan bir serseriydi. 14'ünde avare bir kovboydu.
Apareció aquí siendo un chiquillo con la ropa que llevaba puesta y el caballo que montaba.
Şimdi 23'ünde.
Ahora tiene 23.
De Sica'nın sesini taklit edip, sabahın 3'ünde beni aradın.
Me llamó a las tres de la madrugada imitando la voz de De Sica.
Sabahın 4'ünde burada ne arıyorsun sen?
¿ Qué diablos hace aquí a las 4 de la mañana?
Jem'in 12'sinde mi yoksa 13'ünde mi olduğunu hatırlayamıyorum.
No puedo recordar si Jem tiene 12 ó 13 años.
14'ünde boşanma kararı verildi.
Nos lo concedieron el día 14.
O 100'üne geldiğinde, sen ancak 124'ünde olursun.
No. Cuando tenga 100 años, tú sólo tendrás 124.
Ayın 23'ünde, "Seninle çıkarım" demiştin.
Prometió salir conmigo.
Neden, "Ayın 23'ünde çıkarız" dedin?
- ¿ Por qué dijo que saldríamos?
"... ayın 14'ünde... "
El 14...
Hanu'dan alınan istihbaratta Kızılderililer, Araphao şeflerinin öncülüğünde diğer savaşçılarında katılımıyla, 1876 Kasımının 23 ünde, savaş planlarını gerçekleştirmiş kaleyi ele geçirmiştir... bu saldırı süresince ve aylarca... susuz, yiyeceksiz ve yeterli erzak ve malzemeden yoksun bir şekilde...
La información proporcionada por Hanu Jefe guerrero Arapahoe capturado con sus guerreros el 23 de Noviembre de 1876 dice que desde hace unos meses, que planeaban el ataque. Y que este, fue motivado por la falta de comida y la insuficiencia de material y provisiones... para cubrir las necesidades de los Arapahoes.
Bu, 1962 Eylül'ünde.
Eso fue en septiembre de 1 962.
Kasım ayının 74'ünde Çarşambayı çeyrek geçe evleneceğiz ve evlilik yıldönümümüz, her ikimiz de o günleri hatırladığımızda çok güzel olacak.
Nos casaremos el miércoles y cuarto del 74 de noviembre. Y nuestro aniversario será felizmente... en esos días que recordaremos juntos.
Vuku bulan sıra dışı tek olay çocuklar doğmadan önce bir kez daha 1942 Eylül'ünde av mevsimi tekrar açıldı.
El único evento excepcional que ocurrió es que antes de que los niños hubieran nacido, de nuevo, en Septiembre de 1942, la temporada de caza fue reabierta.
- Üç gün sonra, saat 18 : 05'de. Ayın 23'ünde.
A las 18 : 05, en 3 días, el 21.
Henri daha 23'ünde.
Herni tiene 23.
Aletlerimi taşıyor. 14'ünde Chihuahua'da olmalıyım.
Lleva mis cosas. Tengo que estar en Chihuahua el día 14.
Otelden ayrıldığı gün, ayın 24'ünde.
- Sí. El día que se marchó, el 24.
Evet. 24'ünde.
Sí. El 24.
General Tillery 23'ünde ekibiyle birlikte buraya denetime gelecek.
El General Tillery vendrá por aquí el día 23 a hacer la inspección anual.
İki saat sonra Texoma Göl'ünde olacağız. Bir oda tutarız.
En 2 horas estaremos en el lago Tex oma y tendremos una habitación.
Ayı 13'ünde geceyarısı, Donati Kontesin işini halledecek.
La noche del 13 de febrero, Donati asesinará a la condesa.
Sabahın 4'ünde mi?
¿ A las 4 : 00 de la mañana?
- Sabahın 4'ünde.
- A las 4 : 00 de la mañana.
Sabahın 4'ünde bulabileceğinden emin oluyorsun tabii.
Bueno, puedes estar seguro de encontrarla a las 4 : 00 de la mañana. Sí.
Sabahın 4'ünde ormanda ne işin vardı?
¿ Qué hacías en el bosque a las 4 de la madrugada?
Hayat 23'ünde başlar.
A los 23 la vida acaba de empezar.
1938 Eylül'ünde, Britanya adına Chamberlain İtalya adına Mussolini, ve Fransa adına Daladier'in imza attığı Münih antlaşmasıyla, Sudet bölgesi Almanya'ya bağlandı.
en Múnich en Septiembre de 1938, Chamberlain de Gran Bretaña, Mussolini de Italia y Deladier por Francia, firmaron el tratado que despojaba a Checoslovaquia de la Región de los Sudetes y la dejaron, abandonada y rota.
Ağustosun 13'ünde burada... benimle buluşursanız, silahı denersiniz ve son ayrıntıları konuşuruz.
Si se reúne conmigo aquí el 13 de agosto... entonces podrá probar el arma y discutir detalles de última hora.
Kiler ağzına kadar dolu. Sizi ayın 24'ünde, saat 5 : 00'te almaya geleceğim.
Volveré el día 24 a las 5 : 00.
- Yani 24'ünde mi?
- ¿ Quiere decir el 24?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]