English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Istakoz

Istakoz traducir español

780 traducción paralela
Bilmek istersen, istiridye ve ıstakoz yiyip şarap içtim.
Si quieres saber, comí ostras, langosta y bebí champán.
Güzel, taze ıstakoz.
Langoustes buenas, frescas.
Eskiden çok güzel bordo şarabında ıstakoz haşlıyorlardı.
Antes ponían una buena langosta termidor con tinto burdeos.
Hala ıstakoz yaparlar ama, ama bordo şarabı artık yok.
Siguen poniendo langosta, pero sin burdeos.
Ben ise ıstakoz gibi kızardım.
yo en cambio... estoy rojo como las gambas.
Önce kendini bir ıstakoz gibi haşlar sonra da soğuk kapmadan yatağa dalarsın.
Te pones a hervir hasta estar rojo como una langosta, luego corres a la cama para evitar refriados.
Karides, istiridye, ıstakoz.
Gambas, almejas, langostas.
Birkaç francala Maryland'in kıyılarından gelen yarım porsiyon ızgara ıstakoz kızarmış istiridyeler uzaklardaki güneşli Rusya'nın havyarı ve güzel Fransa'nın dağ manastırlarının kaşar peyniri.
Traigo bollos frescos, media langosta hervida de las costas de Maryland, ostras fritas, caviar de la lejana Rusia, y queso de las regiones montañosas de Francia.
Şu ıstakoz tuzağından çıkıp tuzlu deniz havası alalım.
Salgamos de aquí. Necesitamos aire del mar.
Bakalım bir daha ne zaman ıstakoz çıkarıyorlarmış?
Bueno, vamos a ver cuándo volverá a haber langosta.
Gérard, 16 yaşındaki bir pisliğin ıstakoz diye yalvarmasından daha rezalet bir şey var mı?
Gérard, ¿ conoce algo más abyecto... que un chico de 16 años que se rebaja a pedir un cangrejo?
- Ama ıstakoz...
- Pero la langosta....
Gece yarısından sonra ıstakoz servisi yapıyoruz.
- A medianoche servimos langostas.
Çizburger, ceviz burger, muz burger, tavuk burger... ıstakoz burger, Çin usulü burger ve spesiyalitemiz, süper burger.
Hamburguesa de queso, de nuez, de banana, de pollo de langosta, de chop-suey y la especialidad, la súper hamburguesa.
- Bu Manuel, ıstakoz kralı. - Merhaba.
- Este es Manuel, el rey de la langostas.
Dolapta biraz soğuk ıstakoz ve bir şişe şampanya var.
Hay langosta fría en el refrigerador y una botella de champán.
Havyar, ıstakoz.
Caviar, langosta.
Deniz kıyısına bir kız getirmişti. güneşte yanmasını sağlamıştı sonra o soyulmaktan perişanken, sıcak bir ıstakoz gibi onu atmıştı.
Se lleva a una joven al mar, la hace ponerse al sol y ahora que se pela, la suelta como a una langosta caliente.
Geçen hafta ona soğuk ıstakoz yemeyi öğretti. Mükemmelen.
La semana pasada le enseñó a comer langosta fría a la perfección.
Marshaltown'a canlı 300 ıstakoz göndermiş.
Envió 300 langostas vivas a Marshalltown.
Marshalltown Country Club yazı gönderdi, bir daha benden ıstakoz almayacaklarmış.
El Club de Marshalltown aseguró que no volvería a encargarme langostas.
Birkaç ıstakoz fotoğrafına ne dersin?
¿ Quieres fotos de las langostas?
Hepsi ıstakoz siparişleri. - Ne?
Encargos de langostas.
"... ivedi olarak 250 ıstakoz gönderiniz. " Marshalltown Country Club.
"Envíe 250 langostas inmediatamente." Club de Campo de Marshalltown.
"County Cork Night için 100 ıstakoz gönderebilir misiniz?"
"Podría enviar 100 langostas al Club del Condado de Cork?"
Ee'si, ıstakoz siparişleri ne oldu? Onu söyle.
Para empezar, ¿ qué pasa con los encargos de langostas?
- Bir ıstakoz bile görmek istemiyorum artık.
¿ Dónde están esos pedidos? - No quiero volver a ver una langosta.
Şimdi bir kızarmış ıstakoz ve soğuk bir bira iyi giderdi.
Oh, me muero por una langosta frita y una botella de cerveza fría
Bir parça ıstakoz ister misin, Viscount?
¿ Bogavante a la "thermidor"?
- Akşam yemeğinde de haşlanmış ıstakoz.
- Hay langosta cocida para cenar.
Morina ıstakoz kadar iyidir ve daha ucuzdur.
El bacalao es tan bueno como la langosta y mucho más barato.
Belki de ıstakoz güveci almalıyız.
Si te parece bien, podemos tomar... colas de langostinos gratinadas.
Loire'den alabalık, Manş'tan dil balığı,... Corsica'dan ıstakoz,... Dieppe'den istiridye, Lorient'den sardunya...
Salmón del Loira, lenguado del Canal de la Mancha, langostas de Córcega, ostras de Dieppe, sardinas de Lorient.
Prensesi sağda solda gezdirip ıstakoz ızgara ısmarlayıp, gece yarısı bırakmaktan bıktım artık.
Estoy enfermo y cansado de correr a la Srta. Priss por todos lados... comprarle su langosta a la parrilla, y dejarla a la medianoche en punto.
Şu, güzel kız ve ıstakoz hakkındaki hikayeyi duydun mu?
¿ Escucharon la historia de la chica y la langosta?
Ve açıklıyor. " Bir arkadaşım bana canlı bir ıstakoz verdi ve ben de :
Dijo, " Mi amigo me dio una langosta viva.
Hiç canlı ıstakoz yedin mi?
¿ Has comido alguna vez langosta viva?
En azından ıstakoz değildi!
¡ Qué pena que no fuese una langosta!
Resife ıstakoz ağları koydum.
Oye, I colocó a alguna langosta Los netos de salida en el arrecife.
Bu adamın bir kadına bakarken ya bembeyaz kesildiğini ya da ıstakoz gibi kızardığını fark ettim.
He notado que cada vez que el pobre mira a una mujer... se pone blanco como una sábana, o rojo como un cangrejo.
Lazanya, musakka, ıstakoz termidor escalopes de veau à l'estragon avec endives gratinéed peynirli.
Lasaña, mussaca, langosta termidor... escalopa de ternera al estragón con judías gratinadas con queso.
Çok güzel. Çok büyük bir ıstakoz, Michael.
Un buen pescado, Michael.
Hiç böyle bir ıstakoz görmemiştim!
Nunca vi una langosta igual a ésa.
Her detayı bir ıstakoz masasında halledeceğini mi sanıyorsun? Yapma.
¿ Crees que todos los detalles se definen con una langosta?
Her şey bir ıstakoz masasında hallolur mu?
¿ Que todo se arregla con una cena de langosta?
İki tane kremalı ıstakoz çorbası, iki kişilik havyar... ve Chateaubriand... ondan da iki tane.
Dos langostas con sopa desnatada, Caviar para dos... y Chateaubriand... para dos.
Karım ana yemek olarak ıstakoz... Evet, afedersiniz...
- Mi esposa quiere langosta.
Fransız soğan çorbası... karides kokteyl... haşlanmış ıstakoz ve buzlu viski istiyorum.
Tomaré sopa francesa de cebolla,... cóctel de cangrejos,... colas de langosta asadas y Wild Turkey con hielo.
Kremalı ıstakoz çorbası ve haşlanmış alabalık.
Hay sopa de bogavante, y trucha azul a la vasca.
Ama tavuk ve ıstakoz gibi küçük şeyler için daha naif, ilahi, ince bir şeye ihtiyacınız var.
Pero para la polla cebada de Bresse al bogavante, se necesita otra cosa... Algo más relajante... liviano...
Telefona koş ve ıstakoz istilası alarmı ver.
Marca el 911. Es la brigada antilangostas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]