English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ 5 ] / 549

549 traducir francés

56 traducción paralela
Kod E638549.
Code E-638-549.
Yani birdenbire 549'un düşüşünün sorumluluğunu üzerlerine almaya mı karar verdiler?
Tout à coup, ils décident de se porter responsables du crash du vol 549?
Şöyle ki, kule kontrol avcı uçağın pilotuna yanlış koordinatları verdi ve bu 549'un askeri hava sahasına girmesine neden oldu.
La tour aurait transmis les mauvaises coordonnées, provoquant la collision d'un avion de chasse avec le vol 549?
Eğer Çavuş Frish'in avcı uçağın pilotuna verdiği koordinatların 549'un rotasının tam olarak üzerinde olduğuna inanırsan. Şimdi, Çavuş Frish ve diğer yardımcı kontrolörün çok geç olmadan 549'u havasahasında göremediklerini öne sürecekler.
Si les coordonnées que le sergent Frish a transmises au pilote de chasse étaient bien la trajectoire du vol 549, elles indiqueraient qu'il n'aurait pas pu voir le vol 549 avant qu'il ne soit trop tard.
549'la çarpışan ve uçaktaki bir yolcuyu kendisiyle birlikte götürürken askeri bir uçak tarafından düşürülen bir UFO'ydu.
Le vol 549 est entré en collision avec un OVNI, abattu par l'armée, emportant par la même occasion l'avion de passagers.
- Çünkü 549'un herhangi bir çarpışmaya maruz kaldığına dair fiziksel bir delil yok.
Parce qu'ils n'ont pas prouvé que le vol 549 ait été victime d'une collision.
Bayanlar ve baylar,... 549'un merhum kurbanlarının % 76'sı bulundu ve kimlikleri tespit edildi.
Mesdames et messieurs, les victimes décédées du vol 549 ont été identifiées à 76 ° / °.
Max'in şüpheleri hakkında birçok ihtimal vardır, ama ben Max'in 549'a binmeden önce bir süre takip edildiğini düşünüyorum.
Il y a plusieurs raisons possibles, mais je crois qu'il était suivi depuis un certain temps avant de monter à bord de cet avion.
Çünkü 549'la kesişen ikinci hava aracı, ne askeriyenin ne de başka birinin radarında görülmedi.
Parce que le vol 549 a été intercepté par un 2ème avion, qui n'est apparu sur aucun écran de radar.
Üçüncü bir uçağa, muhtemelen bir F-15'e, 549'un koordinatları verildi.
Un 3ème avion, probablement un F-15 Eagle, a reçu les coordonnées du vol 549.
- Devam et. Pilotlar avcı uçağın 549'un havasahasına dikey bir açıyla girdiğini ne olduğunu anlamadan izlediler.
Les contrôleurs ont vu le chasseur pénétrer dans l'espace aérien du vol 549, sans savoir ce qu'ils faisaient.
Önlerindeki 9 dakikada 549'da zamanın akmayacağını bilmeyerek.
Sans savoir que pendant neuf minutes, le temps suspendrait son vol.
Eğer öngörülemeyen faktörler devreye girmeseydi, bence Max Fennig 549'dan hiçbir hayat kaybı olmadan, hiçbir iz bırakılmadan kaçırılacaktı.
Sans ces facteurs imprévus, je crois que Max aurait été enlevé et ramené dans le vol 549 sans perte de vies, sans traces.
549 ve uçağı kontrolüne alan uzay gemisi, askeriyenin UFO'yu düşürmesi gibi bir dizi spesifik emir verdiği avcı uçak tarafından çarpıştırıldı.
Le vol 549 et l'engin extraterrestre qui en avait pris le contrôle ont été interceptés par le chasseur militaire qui avait reçu l'ordre suivant : Abattre l'OVNI.
549'da kayıp olan, ve uçaktaki 134 yolcunun da hafızasından silinen dokuz dakika, hayatlarının son dakikalarının kanıtıydı.
Les neuf minutes manquantes, neuf minutes qui auraient été effacées de la mémoire des 134 passagers à bord, ont fiinalement été les dernières minutes de leur vie.
Ne yani sen şimdi 549'da bir ışınlanmanın olduğunu mu söylüyorsun?
Vous dites donc que le vol 549 était aux prises avec une sorte d'OVNI à faisceau lumineux?
Ve askeriye UFO'yu düşürünce, ışınlanma bittiğinde 549 kontrolden mi çıktı?
Et l'armée de l'air a abattu l'OVNI, entraînant la perte de contrôle du vol 549 quand le faisceau s'est éteint?
549'daki tüm o insanları öldürmeye değecek neydi?
Pourquoi avoir tué tous ces passagers du vol 549?
Şu an için bildiğimiz, 549 No'lu seferi yapmakta olan uçakla saat 19 : 00 itibariyle telsiz bağlantısının kesildiği, ve akabinde Albany, New York'tan yaklaşık 50 km. uzakta ağaçlık bir bölgeye çarptığı.
Ce qu'on sait, c'est que l'avion du vol 549 a perdu le contact radio ce soir à 19 h 00 EDT, pour s'écraser ensuite dans une région boisée à environ 48 kilomètres d'albany dans l'État de New York.
Uçak düşmeden önce yapılan son telsiz konuşmalarının kaydı geçti elimize şimdi dinleteceğim.
Nous avons une cassette du dernier échange radio avant l'accident du vol 549.
Kule Kontrol : Negatif, 549. Hızınızı saatte 545 kilometreye sabitleyin.
Vitesse de l'air stable à 296 noeuds.
Devam et, 549.
Allez-y, 549.
Kontrolörler tüm müsait frekanslardan 549'a ulaşmaya çalıştılar ama pilotlardan cevap veren olmadı.
Les contrôleurs ont mis le 549 sur toutes les fréquences mais pas de réponse.
549 sefer sayılı uçağın zorla indirilmiş olabileceğine dair herhangi bir kanıt ya da şüphe var mı?
Y a-t-il des éléments indiquant que le vol 549 ait pu être forcé à descendre? - Forcé?
Şu anda yolcu manifestosuna bakıyorum, ve 549'da Max Fannigon adında kimse yok.
Je parcours le manifeste et il n'y avait personne du nom de Max Fennig.
Uçuş 549 Kaza Alanı, 05 : 52
LIEU DE L'ACCIDENT DU VOL 549 5 H 52
- Uçak radarınızda göründü mü? - Evet, efendim, göründü.
- Le vol 549 est-il apparu sur votre radar?
Seyir defterinizde uçakla ilgili bir kayıt olabilir mi?
- Le vol 549 aurait-il été enregistré?
Saat 19 : 52'de, uçak yaklaşık 9000 metre yükseklikten düştü.
A 19 h 52, le vol 549 a chuté d'une altitude de 29000 pieds.
- Uçağı aradık ancak cevap alamadık.
On a appelé le 549 sans résultat.
Dolayısıyla 549'da aşınma ve yıpranma olamazdı.
Il n'y avait pas d'usure.
Kule Kontrol : Negatif, 549.
Négatif, 549.
549, duyuyor musunuz?
549, vous nous recevez?
Benden yalan söylemem istenildi. Uçağa olanlar hakkında yalan söylemem emredildi.
On m'a ordonné de mentir sur ce qui est arrivé au vol 549.
İki dakika sonra, 30 derece kuzeyde, ikinci bir hava aracının 549'un hava sahasına dikey bir açıyla girdiğini gördük.
Deux minutes après à 30 degrés nord, on a vu un 2e avion pénétrer dans l'espace aérien du 549 comme pour l'intercepter.
Değiştirilmiş koordinatları vermemiz emredilmeden önce 10 dakika kadar daha 549 radarlarımızda göründü.
Il a suivi le 549 pendant encore dix minutes avant qu'on transmette ses nouvelles coordonnées.
Birkaç saniye sonra, bir patlama oldu, ve 549 radarımda kayboldu.
Puis il y a eu une explosion et le 549 a disparu de mon écran.
İkinci hava aracı tarafından vurulan ve sonuçta 549'un düşmesine neden olan bir araç ki bu da bu kazaya neden olan şeyin burada değil başka bir yerdeki ikinci bir kaza alanında olduğunu gösterir.
Abattu par l'avion d'interception, qui aurait causé le crash du vol 549, ce qui signifie que la raison est quelque part sur le lieu d'un autre crash.
Uçuş 549 Kaza Alanı, 22 : 14
LIEU DE L'ACCIDENT DU VOL 549 22 H 14
549'un düştüğü yer burası.
C'est là que le vol 549 s'est abattu.
BR-549, 7. bölge için rotayı belirleyin.
Trace l'itinéraire pour BR-549, secteur 7.
Kalemi ver.
Donne-moi le stylo 654 01 : 03 : 55,549 - - 01 : 03 : 57,003 Il est à moi.
$ 549.99.
Ah, 549.99 dollars.
Aynı anda 549 suçlu.
549 criminels d'un coup.
Adresi : 549 Hastings Caddesi, Aberdeen.
Daniel. Addresse : 549 Hastings Street, Aberdeen.
Daireme git! 549 Hysperion, D blok.
549 Hysperion, bâtiment D.
Sence bunlar bir kadının benim 305 00 : 16 : 28,081 - - 00 : 16 : 30,549 hakkımd iyi düşünmesini sağlayabilir mi?
Et vous aviez raison dans ce que vous aviez dit. Je veux être une reine différente.
Kule : 549, duyuyor musunuz?
549, vous nous recevez?
Ancak 549 yeni bir uçaktı.
Sauf le 549 qui était neuf.
- Üstüm.
Le vol 549 est apparu sur mon radar à 19 H 00.
7,549.
7 549.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]