Accord traducir francés
195,981 traducción paralela
Pekâlâ, ekibimi kenara çekmeden önce sızıntıyı nasıl bulmayı planladığınızı anlatmaya ne dersin?
D'accord, avant de laisser mon équipe sur le banc, dites-moi comment vous comptez trouver la fuite.
Anlaşıldı, ama subatan silodan altı metre uzaklıkta.
D'accord, mais le trou est à moins de 10 mètre du silo.
Pekâlâ, ilerleme kaydediyoruz.
D'accord, Nous faisons des progrès.
Pekâlâ. Oyumu aldın.
D'accord.
Kızınla konuşuyormuş gibi benimle konuş, tamam mı?
Parle-moi comme si j'étais ta fille, d'accord?
Kendin için bir anlaşma yapmak istiyorsan, yap.
Si tu veux passer un accord pour toi, vas-y.
- Katılıyorum.
- Je suis d'accord.
Tamam, teşekkürler.
D'accord, merci.
Katılıyorum.
Je suis d'accord.
Katılıyorum, reddedildi.
Je suis d'accord. Rejetée.
Katılıyorum ama sürekli bu konuda sorup duruyorsunuz.
Je suis d'accord, mais vous n'arrêtez pas de m'en parler.
- Temyiz ve Noel anlaşması da var.
L'appel, et l'accord de Noël.
Anlaşma miktarı üzerinden bir yüzde konusunda anlaştık.
Un pourcentage convenu du montant de l'accord.
20 Şubat'ta anlaşmadan hmen önce daha fazla maddi destekte bulunarak davadaki payınızı artırmaya karar verdiniz.
Le 20 février, juste avant l'accord, vous avez décidé d'augmenter votre part dans cette affaire en investissant plus d'argent.
Lütfen küfür etme ama tamam mı?
Ne jurez pas, d'accord?
- Teklif nasıldı?
Quel est l'accord?
Anlaşmadan haberim yoktu.
Je n'étais pas au courant de cet accord.
Tamam neden olmasın?
D'accord.
- Saadet zincirinin ne zaman başladığını bilmiyor Maia.
Maia n'en a aucune idée. D'accord.
- Pekala.
- D'accord.
Pekala biraz ara versek iyi olacak.
D'accord... On devrait faire une pause.
Pekala.
D'accord.
- Peki.
- D'accord.
O halde Jax'e söylerim senin için kayıtları açar.
D'accord, Jax te montrera les registres.
- Evet. - Peki.
- D'accord.
- Evet, Sam ve Connie.
Oui, Sam et Connie. D'accord.
- Bir ara akşam yemeği yiyelim.
On devrait dîner ensemble, un soir. D'accord?
Tamam. Peki.
D'accord.
Sonuçta bir anneninde ihtiyaçları vardır değil mi?
Une mère a des besoins, n'es-tu pas d'accord?
- Öyle, ama ben yinede kontrol ettim.
Oui, je suis d'accord, mais j'ai quand même vérifié.
Fakat hiç bir yancı anlaşma yoktu çünkü bedavaya yaptım bunu.
Mais il n'y avait pas d'accord, car je l'ai fait gratuitement.
Sana uyar mı?
Tu es d'accord?
Tamam, devam edin.
D'accord, continuez.
- Pekala.
D'accord.
Tamam, anladım.
D'accord, c'est compris.
Bana izlemekte yeter
Je suis d'accord pour regarder.
Tamam.
D'accord.
Tamam, o zaman ne için burdasın?
D'accord. Pour quoi alors?
Tamam, şimdi dışarı!
D'accord, dehors maintenant.
- Tamam, iki şey.
- D'accord, deux choses.
Chet'in arkaplanına bakalım. Onun için anlamlı olabilecek sayı kombinasyonları bulmaya çalışalım tamam mı?
Regardons dans le passé de Chet, essayons des combinaisons de nombres importants pour lui, d'accord?
- O zaman bir anlaşma yapalım.
- Alors passons un accord.
Peki, tamam.
D'accord.
- Doğru, evet.
Bon, d'accord.
Eğer sorun olmayacaksa.
Si c'est d'accord.
Senin hatan değil, tamam mı?
Ce n'est pas ta faute, d'accord?
- Evet.
- D'accord.
Ama, şimdi sana odaklanalım, olur mu?
Mais, concentrons-nous sur vous, d'accord?
- Hayır.
- D'accord.
Katılıyorum.
D'accord.
Bu konuda, sana katılıyorum.
Je suis d'accord avec ça.