Adına traducir francés
20,842 traducción paralela
Captain adına zaten araştırmıştım. Şu an Bayan Lance ile oradalar.
Je l'ai déjà cherché au nom du capitaine, qui est là-bas maintenant avec Melle Lance.
Al, sen de kendi adına olan kilidi as.
Tiens, mets un cadenas à ton nom.
Onun adına gelmedik buraya.
Nous ne sommes pas là en son nom.
Oraya girebilmek adına manyetik güvenlik kartı ödünç almamız gerekecek.
Pour y avoir accès, on va devoir emprunter une carte magnétique.
Bay Bryden'e son zamanlarda düşünceli olduğunu söylediğini duymuştum. İşiyle ilgili bir sorunu varmış sanırım. - Mortmaigneler adına çalışmak nasıl?
- Elle a dit à Bryden qu'il était mal luné ces temps-ci.
Jen biraz önce bu mesajı senin adına almış.
Jen a pris ce message pour toi.
Huskarl eğitimi konusundaki kişilerin adına mı konuşuyorsun?
Vous parlerez au peuple de la formation que vont faire les Huskarl?
Neyse ki Dr. Wells, bu sorunu çözebilmek adına Kuantum Birleştiricisi'ni geliştirdi.
Heureusement, le Dr Wells a développé une colleuse quantique pour répondre à ce problème.
Hayatta kalmaktan daha önemli şeyler vardır. İnandığın şeyler adına dik durmak gibi prensiplerin için, ekibin için.
Il y a des choses plus importantes que la survie, comme te tenir debout pour ce en quoi tu crois, tes principes, ton équipe.
İsa adına dua ediyoruz.
Au nom de Jésus, nous nous recueillons. Amen.
Önce şunu söyleyeyim, keşif sadece keşif adına yapılmaz beyler. İnsanın hayatta kalması için yapılır.
Tout d'abord la découverte ne se fait jamais au nom de la découverte, Messieurs, mais pour la survie de l'humanité.
Ben... Yardım almanız gerektiğini söyler ve zorunluklarınızı bastırabilmek adına bir sınır noktası koymanızı takdir ederdim.
Vous auriez besoin de soutien, et je dirais bravo de réussir à trouver un exutoire à votre obsession.
Krediyi kendi adına çekmek istiyorsan Carl'ın parasını alabilirsin.
Si tu veux que le prêt soit à ton nom, alors prends l'argent de Carl.
Ailemiz adına cömertliğinin onaylandığını görmeni istiyorum.
De notre part à tous, je veux remercier ta générosité.
Babamın adına leke sürdük ama başka seçeneğimiz yok.
D'accord, Honte sur le nom de mon père, mais on a pas le choix.
Bize saldırıp bunun adına iyilik diyorsun demek?
Tu viens nous bafouer, et tu oses parler de bonté?
Adına Dracula deniyor.
Il se nomme Dracula.
Topluluğu babam 6. Foster Farrell adına topladım.
Je déclare à présent ce cercle en faveur de mon Fa,
Hepimiz adına sonsuza dek sürülmesini öne sürüyorum.
Donc je vous supplie, en notre nom à tous, que celui-ci soit banni à jamais.
Hepiniz tiranlığını genişletmek adına bu kardeşliğin yönetimine el koyan bir yılana sadakat yemini ettiniz.
Vous tous avez juré loyauté à un serpent qui a pris le contrôle de cette confrérie, tout ça pour faire grandir sa tyrannie.
Onlar adına mutluyum.
Je suis heureux pour eux.
Bu çok iyi bir fırsat ve senin adına çok mutlu oldum.
C'est une superbe opportunité et je suis ravi pour toi.
Şoförü Sara adına otele giriş yaptı herhalde.
Peut-être qu'il vérifiait pour elle.
Uzun vadeli toplumsal kazanç adına yapılmış kısa vadeli yasal bir kötülük.
Quelques déboires judiciaires sur le long terme? .
Sayın Yargıç, davalı ret talebine odaklanmamız adına serbest kalmasını öneriyor.
Votre Honneur, l'accusé souhaite renoncer à la caution afin que la Cour se concentre sur notre demande d'annulation.
Savunman adına, 5 yıldır kayıptın ve ölü farz ediliyordun ama demek istediğim bu değildi.
Pour ta défense, tu étais porté disparu et présumé mort pendant cinq ans, mais ce n'est pas ce à quoi je veux en venir.
Laurel'ın intikamını almak için yapamayacağım bir şey yok Darhk'ın diğer insanları incitmesini engellemek adına... -... ve bunun sonu nereye varacak bilmiyorum.
Il n'y a rien que je ne ferais pas pour venger Laurel, pour empêcher Darhk de blesser qui que ce soit, et je ne sais vraiment pas où ce chemin mènera.
Belediye Başkanı Adams ve belediyedeki herkesin adına bölge başsavcısı yardımcısı Laurel Lance'in ölümünü bildirmekten üzüntü duyarım.
De la part de Mme le maire Adams et de chaque personne à la Mairie, je suis au regret d'annoncer la mort de l'adjointe du procureur Laurel Lance.
... bir organizasyon adına çalışıyorum.
Je suis ici au nom d'une organisation qui souhaite que vous la laissiez mourir.
Sanırım bunu tüm izleyici kitlemizin adına da söylemiş oluyorum :
Je pense parler pour tous nos spectateurs en disant :
Hepimizi korumak adına yaptım.
Je l'ai fait pour nous protéger, tous.
Sürpriz şansımızı koruyabilmek adına olabilecek en iyi seçimin zamandan geriye dönmek olduğunu düşündüm... -... ama onu bulmanın yolunu bulamadım.
Pour préserver l'effet de surprise, je pense que la meilleure option et de remonter plus loin dans le temps, mais rien ici n'indique où le trouver.
Anında üçümüz adına ölüm emri çıkartırlar.
Ils enverraient un remplaçant pour nous tuer tous les trois.
Bay Thompson adına ben geldim.
Je suis là au nom de M. Thompson.
Teddy Seavers adına rezervasyon yaptırmıştım.
Réservation pour Seavers... Teddy.
Bugün 16 : 57'de Kevin Connors adına Los Angeles'tan Calary'ye uçak bileti alınmış.
Kevin Connors à un billet pour Calgary au départ de LAX aujourd'hui à 16h57.
O sözleri, tutacağımızı garanti etmek adına veriyoruz.
On fait ces promesses pour garantir de les tenir.
Adına kişisel ya da şirkete ait bir kredi kart bulamadım.
Je ne trouve aucune carte de crédit.. personnelle ou de la compagnie.
Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına günahlarını affediyorum.
Ego te absolvo a peccatis tuis in nomine Patris, et Filii, et Spiritus Sancti.
Tanrı adına sana itaat etmek için mutluluk ve üzüntüye,.. ... yaşam ve ölüme dair önemli kararlar verecekler.
Prendront des décisions importantes, heureuses ou tristes, de vie ou de mort, de façon à t'obéir, au nom de Dieu.
Tüm Kilise adına hoş geldiniz.
Au nom de l'Eglise, bienvenue.
Kilise'yi yönetmek adına değerli bir beceri.
Une capacité précieuse pour dirigier l'Eglise.
Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına.
In nomine Patris, et Filii et Spiritus Sancti.
Kendi adına bunu mu düşündün?
Et c'est à ça que tu as pensé, par toi-même?
Kutsal Babamız, ben Belluno Piskoposuyum. İtalya'daki tüm piskoposlar ve hemen tüm kilise rahipleri... adına konuşuyorum.
Très Saint-Père, je suis l'évêque de Belluno mais je parle au nom de tous les évêques d'Italie et au nom de presque tous les prêtres de paroisse.
Kutsal Babamız, ilişkimizi biraz düzeltmek adına size bir armağan getirdim.
Très Saint-Père, je vous ai apporté un cadeau pour apaiser nos tensions.
Ben, sen, hepimiz... Tanrı adına ona engel olmak hepimizin kutsal görevidir.
Moi, toi, nous tous, nous avons le sacro-saint devoir de l'arrêter au nom de Dieu.
Ailemin adını ağzına alma Sue. Sırf onlardan biriyle evlendin diye konuşuyorsun.
Ne parle pas de ma famille, Sue!
Korku Doktorları'na giden yolda Theo ilk adımdan ibaret.
Theo était la première étape du succès des Docteurs Monstrueux.
Stile, insanların bir adım atmasına izin veren adımlar, Ancak bir çitten tırmanmak hayvanlar değil.
Stile, un agencement de marches qui permet aux personnes, mais pas aux animaux, d'escalader une clôture.
Kızımın adını ağzına alayım deme.
Garde le nom de ma fille hors de ta bouche!