Anılar traducir francés
5,987 traducción paralela
- Hayır, anılarını paylaşmak için burada.
Non, il est ici pour partager ses souvenirs avec nous.
Canlı bir bilinci anılarının arasına sokarak.
En insérant une conscience vivante dans ces souvenirs.
Demektir ki anılar da içeride.
Ce qui veut dire que les souvenirs aussi.
Anılarına girince ne yapmamı istiyorsunuz?
Qu'est-ce que je dois faire une fois dans ses souvenirs?
Brandt'in anılarına inip diğer iki bombanın yerini öğrenmek için sen lazımsın.
On a besoin que tu ailles dans ses souvenirs pour trouver où sont ces deux autres bombes.
Başka birinin anılarında olduğunda zihnin oradaymışsın gibi bir resmini tasarlıyor.
Quand tu es dans les souvenirs de quelqu'un d'autre ton esprit projette une image de toi comme si tu étais vraiment là.
Senin için Brandt'in anılarını hareket ettireceğim ama kör misali olacağı için bana yön göstermen lazım.
Je dirigerai les souvenirs de Brandt pour toi, mais je dirigerai à l'aveugle, il faudra que tu me guides.
Yeni bir örnek alınca ilk iş anılarını haritalayacağız.
Quand on a un nouvel échantillon, la première chose qu'on fait, c'est cartographier les souvenirs.
Bu anılar seni mıknatıs gibi çekecek.
Ces souvenirs t'attireront comme des aimants.
- Brandt'in anıları çökmeye başlıyor.
Le souvenir de Brandt commence à s'effondrer.
Brandt'in anılarında olmaktan çok etkilenmiştim.
J'étais juste très... affectée d'être dans les souvenirs de Brandt.
Beni tekrar Brandt'in anılarına dikin ve öğreneyim.
Repiquez-moi dans ses souvenirs et je les trouverai.
- Cesetlerin beyinlerine sızıp anılarını okuyan gizli bir hükümet dairesi için çalışıyoruz.
On travaille pour une agence gouvernementale secrète qui pénètre dans les cerveaux des défunts et lit leurs souvenirs.
Bir patlamada öldü ve ben onun anılarını okudum.
Il est mort dans une explosion, et j'ai pénétré ses souvenirs.
Ölülerin beynine sızıp anılarını okumuyorsunuz aslında, değil mi?
Vous ne pénétrez pas vraiment dans les cerveaux des défunts pour lire leurs souvenirs.
Ölülerin anılarını toplarım ben.
Je récolte la mémoire des morts.
Bir araştırma bilim adamının ölümünü araştırmamız istendi ve anıları çökmeden önce sadece 48 saatimiz var.
C'est dommage. On nous a demandé de nous pencher sur la mort d'un scientifique, et on a seulement 48 heures avant que sa mémoire disparaisse.
Yeni anıların olacak, Frankie.
Tu vas te faire de nouveaux souvenirs, Frankie.
Ama anıları onu terk etmiyordu. Bu yüzden o terk etti.
Mais ses souvenirs ne voulaient pas s'en aller, alors il est parti.
Anılar için teşekkür ederiz.
Merci pour les souvenirs.
# Boğuluyorum anılarında #
♪ Je, je ♪ ♪ Me suis noyée dans tes souvenirs ♪
Anılarla bağlantılı her şey farklı anıları beraberinde getiriyor.
Tout est lié aux souvenirs mène à... d'autres souvenirs.
Son huzurlu anıları.
C'est leur dernier souvenir de paix.
Kötü anılar.
Mauvais souvenirs.
Lisedeki en iyi anılarımın hepsi o duvarda.
Tous mes meilleurs souvenirs du lycée sont sur ce mur.
Hazır anıları deşiyorken Gerhardt Kızılderilisinin özgür olduğunu ve muhtemelen destek aradığını belirtmeye değer.
Puisqu'on parle du passé, je vous rappelle que l'indien des Gerhardt est libre, et qu'il doit appeler des renforts.
Kötü anıların canlanmış olmalı.
Ça a dû rafraîchir quelques mauvais souvenirs.
Anılarım yok.
Pas de souvenirs...
Anneni görmek anıları hatırlattı.
Revoir ta mère m'a rappelé des souvenirs.
Anıların için sana yardımcı olabilir.
Ça t'aide avec tes souvenirs, tu sais.
Ne anılarımı...
Pas de souvenirs...
Çarptıktan sonra, zihnimin içine giren bir şey hissettim, sanki bir şey anılarıma bakmak için onları parçalıyordu.
Avant que je m'écrase, j'ai senti quelque chose entrer dans mon esprit, comme si quelque chose l'avait détruit en regardant dans mes souvenirs.
Anılarımı canlandırdığı kesin.
Ça fait remonter les souvenirs.
Anılarını mı?
La mémoire?
Anılarını geri verdiğimiz gibi bunu anladı.
Après avoir récupéré sa mémoire, il est juste une question de temps.
Yeni anıların şekillendiği kısım yani. Bu harika.
C'est là que se forment les nouveaux souvenirs.
Beyler, anıları geri getiremedim.
Je n'ai pas pu lui rendre ses souvenirs.
Anılar gittiği zaman bir daha geri gelmez.
Une fois qu'ils sont partis, ils sont partis.
Croatoan onun anılarına ulaşmamı engellemenin bir yolunu bulmuş olmalı.
Le Croatoan doit avoir trouvé un moyen de m'empêcher d'accéder à ses souvenirs.
Bu anılar neden böyle canlı? Geçen haftayı bile hatırlayamıyorum halbuki.
on se souvient aussi bien de tout ça et pas de la semaine dernière?
Floransa'ya dair anılarım elimde kalan tek şey olacak.
Les souvenirs de Florence seront tout ce que j'aurai.
Hoşça kalın hüzünlü anılar.
Adieu, souvenirs poignants.
Matt'i o şekilde öldüren her kimse, bize göre... Yani şu an en iyi teorimiz, Hoffman ve Fensky'nin bir şeye bulaşmış olabileceği. Pis bir işe bulaştılar ve Matt de o yüzden öldü.
Comme l'assassin de Matt court encore, on pense, c'est notre théorie, que Hoffman et Fensky étaient mêlés à une sale affaire.
Öyleyse belki de sınıfın geri kalanıyla konuşmalısın çünkü beni bir kutuya tıktılar ve şu an boğuluyorum.
Alors peut-être devriez-vous parler au reste de la classe car ils m'ont mise dans une boîte et j'y suffoque.
Üzgünüm geçen yıl fazla etrafta yoktum. Ama karılarımızın bu kadar çok yakın arkadaş olması oldukça garip.
Je suis désolé de ne pas avoir été là l'an dernier, mais c'était bizarre avec nos femmes qui étaient de très bonnes amies.
Yeni ve daha iyi anılar.
De meilleurs souvenirs.
Bu öğleden sonra, Roosevelt anıtını ziyaret edip, seksen yıl önce Sosyal Güvenlik Kanunu'nu getiren adama saygılarımı sunacağım.
Plus tard, je me rendrai au Mémorial Roosevelt pour rendre hommage à l'homme qui a inauguré la Sécurité Sociale il y a 80 ans.
Walter Larson'un en değerli bağlantılarından biriyim. Eğer başıma bir şey gelirse, anında onun dikkatini çekecektir.
Je suis l'un des plus précieux associés du secrétaire d'État Walter Larson, et si quoique ce soit m'arrivait ça attirerait immédiatement son attention.
Schiller mührün kırdı. Sonraki atlıların da mühürlerini kırması an meselesidir.
Schiller a brisé son sceau, et c'est qu'une question de temps avant que les autres Cavaliers le fassent.
Thea, şu an yaşadığın acıları anlıyormuş gibi yapmayacağım ama tehdit son derece gerçek.
Thea, je ne vais pas prétendre que je comprends toute l'étendue de ta douleur, mais la menace est bien réelle.
O anıları geri getirebilir miyiz?
Récupérer ses souvenirs?