Aramızda traducir francés
10,347 traducción paralela
Aramızda bir şey.
C'est notre truc.
Amy, seni gördüğüm ilk andan beri aramızda güçlü bir bağ hissettim.
Dès le moment où je t'ai vue, j'ai senti que le courant passait entre nous.
( Evan ) Bu hukuksuzca delil toplayan senin sekreterin, yani aramızda uzlaşma falan olmayacak.
C'est votre secrétaire qui recueille illégalement des preuves, ce qui veut dire qu'il n'y aura aucun arrangement d'aucun genre.
Aramızda bir şey yok artık.
Il n'y a plus rien entre nous.
Aramızda bir hain var!
Il y a un traître parmi nous!
Arthur'la aramızda sorunların olduğunu düşünmesini istemem.
Je ne voudrais pas qu'il s'imagine qu'il y avait quelque chose entre moi et Arthur...
Aramızda köprü olmana ihtiyacım var Kalinda.
Je vais avoir besoin de vous pour faire l'intermédiaire entre nous deux, Kalinda.
Dr. Scott'un laboratuvarında konuştuğumuz her şey hem de her şey aramızda kalacak.
Tout ce dont nous avons parlé dans le labo du Dr.Scott... Et je dis bien tout... Restera entre nous.
Büyük, sıcak bir 51'e hoş geldin beklemiyorsundur umarım. Aramızda olmandan çok mutlu olmadığımızı biliyorsun.
J'espère que tu ne t'attends pas à un accueil chaleureux de la 51, car on n'est pas vraiment ravi de t'avoir ici.
Çocukların o tavşanı kovalamasını izlerken aramızda bir bağ oluştu.
Il surveille les garçons qui chassent ce lièvre. On était tous connectés.
ve tabii ayrıca aramızda hiç iletişim yok da değildi.
Ce n'est pas vrai que nous ne communiquions pas.
Aramızda ki çılgın kimya yı görmedin mii?
Tu n'as pas vue l'incroyable alchimie qu'il y a entre nous?
Bunun sadece kafamda olduğunu, aramızda bir şey olmadığını söyleme sakın.
Dites-moi que tout est dans ma tête, qu'il n'y a rien entre nous.
Ama diğer ilişkilerimin hiçbiri seninle aramızda olanın yakınından bile geçemez.
Mais aucune d'elles ne s'approche de ce que l'on a.
Aramızda onu öyle konuşuyorduk..
C'est comme ça qu'on l'appelait.
Sizi aramızda görmek büyük şeref.
C'est un honneur de vous avoir parmi nous.
Aramızda bir Delilah'sın.
Vous êtes notre Delilah
Aramızda olanları da.
Ce qu'il s'est passé entre nous.
Ama aramızda sihir sadece maddenin kuantum özelliğini rastlantısallaştıran alan etkisi için kullanılan süslü bir söz.
Mais entre nous, je pense que "magie" n'est qu'un mot fantaisiste pour qualifier un effet de champ inconnu qui rend aléatoires les propriétés quantiques de la matière.
Şimdi de seni aramızda öğrenmeye davet ediyoruz.
Et maintenant, nous t'invitons à apprendre avec nous.
Ama fikrini değiştirirsen, aramızda yer almanı bekliyor olacağız.
Mais si le vent tourne, ta place à nos côtés t'attendra.
Peter'la aramızda anlaştık.
Peter et moi avons un accord.
Kıçınız için iç çamaşırlarınıza sahip olun hanımlar çünkü Jake aramızda!
Collez vos culottes à vos fesses, mesdames, car Jake est dans la place!
Fakat aramızda öyle bir bağ var ki sen ve ben Shakespeare, silah kulübü hep aynı dili konuştuk ve farkındasın.
Mais on a ce lien... toi et moi. Shakespeare, le club de tir. On a toujours parlé le même langage, et tu le sais.
Aramızda bulunan 2 Tanrı'dan birisi.
Un des deux qui soient parmi nous.
Aramızda olmandan çok memnunuz, özellikle de Joe.
On aime t'avoir ici, surtout Joe.
Onunla aramızda duran şey bütün tarihin en ölümcül ırkı.
Il y a, entre nous et lui, tout ce que la race la plus mortelle peut nous balancer.
Her zaman aramızda bizi ayıran upuzun bir uçurum olduğunu bileceğiz. Yokmuş gibi davransak da.
On a toujours été a des kilomètres avec cet écart entre nous, en prétendant qu'il n'existait pas.
Gözlerimizi onlar için dört açıyoruz, ama bazen en kahraman insanlar aramızda yaşıyor.
Nous écarquillons nos yeux et les cherchons partout, mais parfois les plus héroïques se cachent parmi nous.
HPT Dul ve Yetim Fonu'na bağışta bulunursan bu aramızda kalır.
Tu fais une donation à la fondation pour les veuves et orphelins du HPD et on garde ça entre nous.
Aramızda kalsın, önümüzdeki aylarda fikri mülkiyet ofisi yapacağız da avukat büronuzun güvenliğinin sağlam olduğundan emin olmalıyım.
Et confidentiellement, on va s'introduire en bourse dans les prochains mois, donc j'ai besoin de savoir que votre cabinet a les compétences requises.
Aramızda kalsın ama Jeff'in ya da John'ın yanına oturmak istemezsin.
Évitez d'être à côté de Jeff ou John.
Aramızda kalsın ama.
Mais ne le répétez pas.
Ne yazık ki artık aramızda değil. Hem de bu resme bakıp sadece dolar işareti gören biri yüzünden.
Et maintenant il n'est plus avec nous parce que quelqu'un a vu ce tableau et n'a vu que des signes dollars.
Aramızda tekrar bir bağ oluşmaya başlamıştı. Onu böyle görünce her şeyin kandırmacadan ibaret olduğunu düşünmeye başladım.
Qu'on commençait à être connectés, mais... puis je l'ai vu comme ça et... ça m'a juste rappelé que n'importe quoi pouvait être une arnaque.
Aramızda yaşanan onca şeyden sonra tekrar bir araya gelemeyeceğimizi biliyordum.
Après tout ce qui s'est passé entre nous, Je savais que je ne voulais pas m'impliquer à nouveau.
Seninle aramızda özel bir bağ olduğunu sanıyordum.
J'ai toujours senti une sorte d'alchimie entre nous.
Nolan ve benim aramızda sır yok.
Nolan et moi n'avons aucun secret.
Sadece söylemek istedim, aramızda sorun yok.
Sans rancune, j'espère.
Aslında ben aramızda o kadar benzerlik görmüyorum.
Je vois pas vraiment en quoi on se ressemble.
Bu aramızda kalacak.
Cela reste entre nous.
Aramızda büyük bir bağ var. Beyinlerimiz değişik çalışıyor çünkü- -
Regardez, on a fait une photo de classe ce matin.
Aramızda ki mesafeye rağmen.
Mary a toujours été honnête avec moi.
Filip için istediğinizi düşünebilirsiniz ama aramızda asla ayırım yapmazdı.
dites ce que vous voulez de Filip, mais il ne faisait pas de différence entre nous.
Scott Rice yarın bir günlüğüne denenmek için aramızda olacak.
Scott Rice se joint à nous pour une garde, en essai.
Ama Joe'yla aramızda bir büyü var.
Joe et moi formons un duo magique.
Aramızda kalacak.
Et ça reste entre nous.
Evet tabii. Bana en son sürpriz yaptığınızda Hayvan Kontrol Merkez'ini aramıştık.
La dernière fois que vous m'avez fait une surprise, on a dû appeler le contrôle animalier.
Bu kadınla aramızda büyük fark var.
Et maintenant...
Hayır, benim sorunum seninle. Aramızda sorunlar var ve asıl sorun benim seni incitmiş olmam.
Ça vous dirait de sortir un jour?
O gece aramızda başka ajanlarda vardı.
Qu'il y avait des espions parmi nous cette nuit-là.