Barry traducir francés
6,128 traducción paralela
Üzgün olduğunu biliyorum Barry ama aramız böyle olsun istememiştim.
Barry, je sais que tu es contrarié, mais j'espérais qu'entre nous, ça ne se passerait pas comme ça.
İyi misin Bar?
Ça va, Barry?
Bu Thawne, henüz zamanda geriye gidip Barry'nin annesini öldürmemiş.
Ce Thawne n'est pas encore retourné dans le futur dans le but de tuer la mère de Barry.
Thawne, tekrar zamanda yolculuk yapmadan ölürse Barry'nin annesi kurtarılmış olur mu?
Si Thawne meurt avant qu'il ne voyage encore dans le temps, ça sauvera la mère de Barry? Non.
Bizim zaman dilimimizde, Barry'nin annesi ölmüş biri. Ölümü, sabit bir nokta.
Dans notre ligne temporelle, la mère de Barry est déjà morte, et sa mort est un point fixe.
- Teşekkür ederim Barry. - Ne demek.
- Merci, Barry.
- Birilerinin özleyeceğini bilmek güzel. - Bir saniye, Barry'i mi diyorsun?
- Bon de savoir que je vais manquer.
Bana Barry'den bahsediyorsun gibi geldi.
- On parle de Barry là? Parce qu'on dirait bien qu'on parle de Barry.
Evet, Barry paylaşma konusunda pek iyi değildir.
Barry n'est pas doué pour partager.
Barry bana, arada bir S.T.A.R. Labs işlerinde sana yardımcı olduğunu söyledi.
- Comment ça? Barry vient de m'apprendre que des fois il vous aide avec S.T.A.R. Labs.
Barry'nin eski davalarına bakıyordum.
J'ai consulté quelques dossiers d'anciens cas de Barry.
Hepsi de, Flash'ın günü kurtardığı ve Barry'nin bilmesinin mümkün olmadığı detaylar içeren davalar.
Dans tous ces dossiers, le Flash a sauvé la mise et il y avait des détails que Barry ne pouvait pas connaître.
Mantıklı olan tek açıklaması Barry'nin Flash olması.
La seule chose qui expliquerait tout serait que Barry est le Flash.
Barry'nin koşuşunu gördün mü sen hiç?
As-tu déjà vu Barry courir?
Barry, acele et!
Barry, dépêche-toi!
Yakala hadi Bar.
Attrape-le, Barry.
Barry, nereye gidiyorsun?
Wells l'année dernière. Barry, tu vas où?
Barry, adamı durdurup Dr. McGee'i öldürmesini engelledin.
Barry, tu l'as attrapé et empêché de tuer Dr. McGee.
- Flash olduğunu biliyorum Barry. - Patty, yapma ama.
- Je sais que tu es Flash Barry.
Barry, Zıt Flash'ın yanına gidip olabildiğince çabuk bir şekilde geleceğe göndermen gerekiyor. - Ne?
Barry, tu dois prendre Reverse-Flash et le renvoyer dans le futur le plus rapidement possible.
- Barry...
- Barry...
Barry, onu kurtarmamızın tek yolu bu ise yapmak zorundasın.
Barry, si c'est la seule manière pour le sauver, tu dois le faire!
- Merhaba. - Barry, trendeyim şu anda.
Barry, je suis dans le train.
Hoşça kal Barry.
Au revoir, Barry.
Barry, poldark.
Barry, Poldark...
- Barry bakıyordu artık kimse kalmadı.
- C'était Barry. - Maintenant, personne.
Görüşmemiz gerek. Acilen.
Barry S. J'ai besoin de vous voir.
Bunlar sanat eseri gibi Barry.
Ces croquis sont très artistiques, Barry.
Hayatını çok iyi sürdürüyorsun Barry.
Tu fonctionnes très bien, Barry.
Bir şey mi oldu Barry?
S'est-il passé quelque chose, Barry?
- Bence gitmesen iyi olur Barry.
Je préférerais que tu ne partes pas, Barry.
- Çizimlerini istemiyor musun Barry?
Tu ne veux pas tes croquis?
Barry'yim.
Barry.
Dr. Fletcher, ben Barry.
Dre Fletcher, c'est Barry.
Barry gibi gelmedin.
Tu ne ressembles pas à Barry.
- Barry dışa dönük bir liderdir.
Barry est un meneur extraverti.
Kevin'ın vücudunda yaşayan 23 kişiliğin tasvirine ve Barry'nin hareketlerine dayanarak mesleki bir tahminde bulunacağım.
Je vais deviner qui tu es d'après la description des 23 personnalités qui vivent dans le corps de Kevin, que Barry m'a fait découvrir.
İnanın bana, ben Barry'yim.
Croyez-moi, je suis Barry.
Hepimiz bir sandalyede oturup bekliyoruz. Kimin ışıkta duracağını Barry seçiyor.
Chacun de nous doit attendre sur une chaise, et Barry décide qui se tient dans la lumière.
Ama benim yüzümden o gücü kaybetti.
Mais Barry a perdu ce pouvoir à cause de moi.
Canım isterse Barry sandalyesinde oturacak.
Barry devra rester assis sur sa chaise si je le veux.
Çekinmene gerek yok Barry.
Ça va, Barry.
Sana ihtiyacımız var. Sana ihtiyacımız var.
Boîte de réception Barry S. On a besoin de vous.
Tatlım, benim adım Barry.
Chérie, je m'appelle Barry.
Adım Barry Allen, ben yaşayan en hızlı insanım.
Mon nom est Barry Allen, et je suis l'homme le plus rapide du monde.
- Ben astronot olmak istiyordum.
Non, je voulais être astronaute. C'est ce que Barry voulait être.
- Barry de onu olmak istiyordu.
Vraiment?
Barry aynı sebepten istemiyordu. - Hız meraklı birisisin demek.
Le seul truc qui t'intéresse c'est la vitesse, hein?
- Barry.
Barry!
Kendine iyi bak Barry.
Fais attention, Barry.
Haklıymışsın.
Ce ne sont pas les mêmes raisons que Barry.