English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Barstow

Barstow traducir francés

126 traducción paralela
Barstow'da doktor var. Buradan 13 km. uzakta. Ama durmayın.
Il y a un docteur à douze kilomètres, ne vous arrêtez pas avant.
Biliyor musun, karım bugün tüm gününü Barstow civarında bulduğumuz numuneleri parlatmakla geçirdi.
Ma femme a passé toute la journée à frotter les spécimens qu'on a ramassés à Barstow.
Ancak bu sonuncu Barstow'dan.
La dernière fois, ils étaient à Barstow.
Barstow, demek?
Barstow?
305 ve 309, Barstow yolundaki engelleri takviye edin. Anlaşıldı.
Voitures 305 et 309, renforcez les barrages routiers.
Barstow'a gidiyorsun, Warm Springs yolundan Cennet Vadisi'ne ve Climax'e varıyorsun.
Vous sortez à Barstow, en passant par Warm Springs... Paradise Valley et Climax.
Geriye kalan parayla da iki otobüs bileti aldım. Ancak Kaliforniya, Barstow'a kadar.
Et avec ce qui restait, j'ai pris deux billets d'autocar, jusqu'à Barstow en Californie.
Komodor Barstow'un şüphelendiği işgal.
L'invasion que craignait le commodore Barstow.
General Stilwell, komutanım, Barstow'dan acil bir mesaj var!
Général Stilwell, un message urgent de Barstow!
Bomba Depolama Ünitesi Barstow, California. Saat 21 : 08 - Burada uçak görmüyorum, Loomis.
"501ème Unité de stockage de bombes Barstow, Californie - 21 heures 08." Je ne vois pas d'avions.
Ben hangi cehennemdeyim?
- Où je suis bon sang? - A Barstow.
Barstow'da bir yerde sarhoş olmuştur herhalde.
- Il doit être bourré à Barstow.
- Sana Basrtow'da olduğunu söylemiştim. - Aynı onun gibi kokuyor. Vay be!
- Je te disais qu'il était à Barstow.
- Güzel bir ziyaretti, değil mi? - Evet. Bay Barstow!
Notre rencontre a été agréable, non?
Mojave çölünde vurulan ve Barstow'daki Mercy hastanesi yoğun bakımına alınan bir otoyol devriye polisi sabahın erken saatlerinde, dün Las Vegas'ta çalınan bir aracın yanında bulundu.
L'agent H.R. Poindexter de la Police de la Route en Californie... est dans un état critique à Mercy Hospital, à Barstow... après une fusillade hier soir dans le Désert de Mojave. Il a été trouvé tôt ce matin près d'une voiture volée hier à Las Vegas.
Mohave Çölü'ne, daha da ötesine! Bestrov'un ötesine sesleniyorum! Arizona'ya kadar bütün vadiye!
Je parle de toute ma voix, d'ici jusque dans cette saleté de désert Mojave et plus loin, bien au-delà de Barstow
- Ben Pulasky. Bana Barstow'u ver.
- Passez-moi Barstow.
Barstow hangi cehennemde?
Où est Barstow?
Barstow konuşuyor.
- Ici Barstow.
Bay Barstow, firar eden çok tehlikeli iki mahkumum var.
J'ai deux dangereux prisonniers en cavale.
- Barstow konuşuyor.
- Ici Barstow.
Özel davetli olarak... Dolly'nin Barstow Savaş Anıtı'ndaki büyük şovunu izliyorsun sonra Massimino's Cafe'de tatlı yiyorsunuz.
Vous avez un backstage pour le grand spectacle au monument aux morts et vous prendrez le dessert chez Massimino.
Aşağı Barstow'da sıcaklık şu an 75 derece.
La température dans le centre de Barstow est de 75 degrés.
Adı gazetede çıkınca Barstow'dan bir kadın aradı.
Quand son nom est paru dans le journal, une femme a appelé de Barstow. Il y louait une chambre.
Barstow'dayız ve hala toparlamaya çalışıyoruz.
Nous sommes à Barstow, et ce n'est pas réglé.
- Barstow'da.
- A Barstow. Dans un motel.
Ben Barstow'a dönerim, sen onunla biraz zaman geçirirsin.
Je retourne à Barstow, et tu passes du temps avec lui.
Uyuşturucular etkisini göstermeye başladığında çölün bir ucunda, Barstow yakınlarında bir yerdeydik.
Nous étions près de Barstow, en bordure du désert... quand la drogue a fait effet.
Tam gaz, Baker, Barstow ve Berdoo'dan geçerken yanarsınız.
A travers Baker, Barstow et Berdoo, en y mettant toute la gomme.
Sefil bir karavanda doğdun, California'da.
Né dans la misère à Barstow, en Californie.
Barstowlu Marcie.
Marcie de Barstow.
Phoenix'te uçan daire görüldüğü iddia edilen bir dosyam var... Barstow'da kendini Hz.İsa sanan bir muhasebeci var.
J'ai une soucoupe volante sur Phoenix... et un comptable à Barstow qui se prend pour Jésus.
"San Bernardino İlçesi Barstow Adliye Binası" ... Kaliforniya Hinkley kasabası sakinlerinden.
COMTE DE SAN BERNARDINO TRIBUNAL DE BARSTOW de Hinkley, contre Pacific Gas Electric... pour les préjudices, les frais médicaux et les traumatismes...
Kişisel bir not : Hinkley yakınındaki Barstow'da oturan biri olarak heksavalen kromun kullanıldığı yetmiyormuş gibi, müvekkilinizin bu insanlara bunun yararlı olduğunu söyleyen broşürler dağıtmasından, son derece rahatsızlık duydum.
Sur un plan plus personnel... en tant qu'habitant de Barstow, non loin de Hinkley... je suis consterné à l'idée... qu'il y ait des preuves démontrant l'utilisation de chrome hexavalent... mais aussi que vos clients aient envoyé aux habitants... des brochures expliquant que c'était bon pour eux.
Bugün öğlen Barstow'daki Cactus Pine Kafe'de kesilmiş.
Cactus Pine Café, Barstow. Ça date de ce midi.
AsIında geceyi Barstow'da babamIa geçireceğim.
En réalité, je vais à Barstow dormir chez mon père.
Hayır, onun babası, Barstow'da yaşayan.
Non, son père qui vit à Barstow.
- Ta Barstow'a kadar araba sürdüm.
- Je suis venue jusqu'ici.
Barstow'daydım.
A Barstow.
Barstow'dan sonra ne kadar yol kattetiniz?
Longtemps après l'arrêt à Barstow?
Biz... biz... biz Barstow'da hep dururuz.
On s'arrête toujours à Barstow.
Barstow'daki mola yeri?
- Et à l'arrêt de Barstow?
CHP ve Barstow Polisi araştırıyor.
- La police cherche.
Barstow'da çok meşgulsün.
Mais vous vous souvenez du car?
Barstow'da, mola yerinde.
A Barstow, quand on s'est arrêtés.
Doktormuş. L.A.'tan beri onu izlemiş. Barstow'da tartışmışlar.
Il l'avait suivie depuis L.A. Une dispute à Barstow.
- Barstow.
Vous venez d'où?
Barstow Sheraton'daki Hawaii süitinde Bayan Parton'la gösteri öncesi akşam yemeğiyle başlıyorsunuz.
Vous dînerez avec Mlle Parton
- Barstow mu?
- Barstow?
- Bütün hafta Barstow'daydım.
J'étais à Barstow toute la semaine.
Anlıyorum, anlıyoırum, anlıyorum
D'accord, vous êtes débordés à Barstow.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]