English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ B ] / Baxter

Baxter traducir francés

1,299 traducción paralela
Baxter kışlasına hoş geldiniz Binbaşı.
Bienvenue, major.
Sizden gelecek olumsuz bir rapor Boxter kışlasına diz çöktürür.
Un rapport négatif sonnerait le glas de Fort Baxter.
RD'den daha fazla şey var Baxter kışlasında Binbaşım.
II n'y a pas que la recherche à Fort Baxter.
Baxter kışlası.
Fort Baxter.
Onlar Baxter kışlasının kapatılacağı dedikodusunu yaymışlar.
Avec ces bruits qui courent sur la fermeture de Fort Baxter.
Eski mükemmel Baxter kışlası.
Ce bon vieux Fort Baxter.
Onlar Baxter kışlasını kapatıyorlar mı?
- Quoi? Fort Baxter ferme?
sizin bugün burada görmek üzere olduğunuz silah sistemi dünyanın ilk bütün arazi şartlarında kullanılabilen bir savaş aracıdır ve ben gururla söyleyebilirim ki, tamamiyle burada Baxter kışlasında geliştirilmiştir...
L'arme que vous allez voir aujourd'hui est à proprement parler le premier véhicule d'assaut tout-terrain du monde, et je suis fier de dire qu'elle a été entièrement élaborée à Fort Baxter.
Fakat şu anda farkına vardım ki Binbaşı Thorn Baxter kışlasına ayak bastı. Çünkü Başçavuş Bilko'ya karşı kişisel bir davası vardı.
Mais je réalise que, dès son arrivée à Fort Baxter, il a exercé sa vengeance sur l'adjudant Bilko.
Ben, Lorene Baxter.
Je suis Lorene Baxter.
Peki ya Baxter diye bir ajan yoksa O zaman ne olacak?
Et si l'agent Baxter n'existe pas?
Orada Neil Baxter adında bir ajanınız olup olmadığını öğrenmek için aramıştım?
Je voudrais parler à... Y a-t-il un agent Neil Baxter?
Bilirsin, şu Baxter denen adam Rozetini falan gördün mü?
Ce type, Baxter... Il t'a montré sa plaque?
İkimizden biri bulursa, Baxter, havaya iki el ateş edecek.
Si Baxter ou moi le trouvons, on tire en l'air.
Ben de Boxter'ın ona ateş ettiğini görünce...
Et quand j'ai vu Baxter l'abattre...
- Barbara'yla yatıyorsan ne olmuş?
- Je sais que tu baises Barbara Baxter. "Sam Lombardo, éducateur de l'année" Et alors?
Van Ryan'dan bunu istersen Tom Baxter seni keser.
Propose le détecteur à une Van Ryan et Tom Baxter tait une bouchée de toi.
Tom Baxter'dan mı korkuyorsun?
Tu as peur de Tom Baxter? Tu as peur de Sandra Van Ryan?
- Hemen bay Baxter.
Tout de suite, M. Baxter.
Bay Baxter, bu davaya siz bakmıyorsunuz.
M. Baxter, vous n'occupez pas dans cette atfaire.
Lombardo borç içinde yaşıyordu. Barbara Baxter gibi zengin bir kız çok pahalıdır.
Lombardo était cousu de dettes avant que l'aftaire commence... parce que sa petite amie Barbara Baxter lui coûtait cher.
Dallas Felon'un sahibi Baxter Cain, yeniden kupa şampiyonu olmak istiyor.
Le propriétaire des Felons de Dallas, M. Cain, veut à nouveau la coupe.
- Mükemmel, Baxter.
- Merveilleux, Baxter.
Baxter Cain o kadar kolay batmaz.
Baxter Cain ne disparaîtra pas comme ça.
- Baxter?
- Baxter?
Hey, Baxter?
Hé, Baxter?
Benim Meredith Baxter-Birney anısı havluma kan bulaştırmayın.
Attention à ma serviette souvenir de Meredith B. Birney.
Meredith Baxter-Birney anısı havlu da ne?
C'est quoi?
Bu arabada Meredith Baxter-Birney ile birlikte olmuştum,... ve sonra bu havluyu kullandık... Dur bi dakika.
J'étais avec Meredith B. Birney dans cette voiture, et on s'est servi de cette serviette pour...
Meredith Baxter.
Meredith Baxter.
- Sağ ol Bexter.
Merci, Baxter.
İznin olmadan asla. 262 Baxter Yolu.
Pas sans ta permission, mais ça fait gros.
Baxter?
Baxter?
Baxter'ı öldürdü.
Il a tué Baxter. Allez, on y retourne.
Baxter gübre olmuş.
Baxter sert d'engrais.
Baxter Arms'da bir arkadaşım var.
J'ai un ami au Baxter Arms.
Bir hafta önce Baxter Arms'a girmiş.
- Il a cambriolé le Baxter il y a huit jours.
Baxter Caddesi, No. 5951.
5951, Baxter Street.
- evet, sence bulurlar, Baxter.
- Ah oui, tu le souhaiterais, Baxter.
- Çavuş Baxter.
Sergent Baker
Bayan Baxter, bakmakla yükümlü olduğunuz kaç kişi var?
- Mme Baxter, combien à charge?
Bir diplomatla mı?
Agent Cheryl Baxter.
Bir ithalatçı. Kim bilir başka ne işler çeviriyor. Kesinlikle oynuyormuş.
Baxter est à votre service pour quoi que ce soit.
Bundan bir kasa sipariş edip Senatör Baxter'a armağan edeceğim.
je vais en commander une caisse pour la soirée de la sénatrice baxter.
Senatör Baxter, eşcinsel haklarına destek veriyor. Herkesin böyle olması gerektiğini düşünüyorum.
la sénatrice est favorable aux gais, c'est l'affaire de tous!
Senatör Diane Baxter'ın finansman yemeği
" La collecte de fonds pour le Sénateur d'Étât Diane Baxter
Sabah FBI'ı arayacağım.Baxter diye bir ajan olup olmadığını öğreneceğim.
Je demande l'agent Baxter.
Baxter buraya doğru indi.
Baxter est venu par là.
Baxter Cain.
Baxter Cain.
Dedektif hikayeleri yazar.
Baxter.
Baxter. Yastığının altında bir Stalin resmi olduğunu söylüyorlar.
Ils disent qu'il dort avec une photo de Staline sous son coussin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]