Bd traducir francés
917 traducción paralela
Sakin bir yere yerleşip hırdavatçı ya da bakkal dükkanı gibi bir iş kurmayı ve zamanımı komik maceralar okuyarak geçirmeyi düşünüyorum.
J'aimerais vivre dans un coin tranquille, m'acheter une épicerie. Je lirais des BD et des romans d'aventures.
- Elphberg Bulvarı nerede?
Où se trouve le bd Elphberg?
"Hırsızlık." Hırsızlar Piluca Bravo'nun zümrüt kolyesini çaldı.
Les BD sont muettes. Les sports - rien. "Faits divers".
Tıpkı oyuncak dolabındaki "Sunny Stories" gibi.
Comme le placard à jouets dans ma BD.
Hangi çizgi romanları seviyorsunuz?
Votre BD préférée?
Gallivan Boulevard'dan bu yana çalıştığım en zorlu göbek çatlatan mıntıka burası.
J'étais pas tombé sur un territoire aussi chiant depuis le Bd Gallivan,
Sharazad Bulvarı.
Le Bd Sharazad...
Opa-Locka Bulvarı.
Bd Opa-locka... Eh merde.
Galiba bu yolu komple gideceksiniz, Opa-Locka'nın içine kadar.
II faut remonter le Bd Opa-locka.
Boston'daki Gallivan Bulvarından kat kat iyi.
Bien mieux que ceux du Bd Gallivan à Boston.
Dışarı çıktık ve arabama bindim, köpeğimi de aldım, Lankershim Bulvarı'nda arabayla gidiyordum.
Quand on est sortis, j'ai récupéré ma caisse et mon chien, direction Lankershim Bd...
Çizgi roman yok.
Pas de BD!
BD'i severiz ama SM'den haz etmeyiz.
On aime le BD, mais pas le SM.
Onları yürüyüşe çıkarıyorum, kitap okuyorum çarşaflarını değiştiriyorum, TV izlemeye götürüyorum.
Je les balade, je leur lis des BD... je les mouche, change leur bassin... je les roule devant la télé.
- Eh, ne zamandır A'nın BD'sindesin?
- T'es là depuis longtemps?
Hollywood Boulevard'da aletini ızgara ediyor.
Il fait ses couilles au barbecue sur Hollywood Bd...
Karikatürlere bakiyorum.
Je lis une BD. Tu me l'offres?
Bugün, Lee lacocca İlkokulu'ndaki çocuklar, ebeveynlerinin çizgi romanlarda okudukları şeyle yüz yüze tanıştılar.
Aujourd'hui, les enfants de l'école Lee Lacocca ont rencontré... celui que leurs parents n'ont jamais vu qu'en BD.
Olayla bir alıp veremediğim yok. Ama bu olay bir olay değil.
Une chanson de Lesley Gore, ou une BD, peut-être, mais pas une affaire.
Las Vegas Bulvarından kuzeye doğru gidiyorlar yaklaşık olarak havaalanına 2 mil mesafedeler.
Il va vers le nord, Las Vegas Bd, à deux miles de l'aéroport.
O zaman kendi kendime, bir bayanın göbek deliği gazetede görünmesin dedim ve onu sildim.
Vous étiez vêtue légèrement. La censure nous interdit de montrer... Le nombril d'une femme dans une BD!
O çizgi romana senin gibi bir sapık tarafından çizileceğimi sanıyorsan, çok yanılıyorsun.
Si vous croyez que je vais revenir dans votre BD, sale pervers! Vous êtes cinglé!
- Geri dönmeye hiç niyetim yok sürüngen.
- Je ne reviendrai pas dans votre BD!
Pazarları yeğenime çizgi roman okurum.
Je lis la page BD à ma nièce le dimanche.
Ben bir çeşit çizgi roman kahramanı değilim.
Je ne suis pas un super-héros de BD.
- Çizgi roman.
- Des BD.
Arabada dinleyebilmen için bütün Garfield çizgi romanlarını kasete kaydettim.
Tes BD de Garfield sont sur K7 pour les écouter en voiture.
Karikatür sayfasına oyun hamuru yapıştırmayı denedin mi?
As-tu essayé le Silly Putty sur la page BD?
Park Avenue'da da, Bruckner'de de devriye gezerim. İki yerde de hem iyiler, hem kötüler vardır.
Que je travaille sur Park Avenue ou Bruckner Bd, y a du bon et du mauvais.
Çocukken çizgi roman çizerdim.
Quand j'étais petit, je faisais des BD.
- Florence'ta sokak yarışları mı?
Le circuit de Florence Bd?
Köpeğimiz, beden dersleri.. .. korku çizgi romanları..
Notre chien Gon, les rencontres sportives, ma peur des BD d'horreur de Kazuo Umezu,
- Biliyorum ama... Araba mı istiyorsun? John'un dükkanını ara.
Appelle John, le carrossier sur Queens Bd.
Jeolojiden çizgi romana geçmiş.
Il est passé de la géologie à la BD.
Babamın çizgi romanlarından birini hatırlatıyor.
Ça me rappelle la BD de papa.
Babamın çizgi romanında geçiyor!
C'est la BD de mon père!
Çizgi romandaki mi?
Celui de la BD?
Ne komik bir durum!
Quelle BD!
Sizin çizgi romanınızı yapmıştı.
Il en a fait une BD.
Babamın çizgi romanları.
Les BD de papa!
- Çizgi romanlar sayılır mı?
- Les BD, ça compte?
Zengin olduk. Her hafta film seyredebilirim.
On est riche et on peut acheter des BD toutes les semaines.
Cadde ve Avalon Bulvarı civarındaki dört blokluk alanı kuşattı.
"entre la 116e Rue et Avalon Bd."
Şuna bakın, hala çizgi roman mı okuyorsun.
Regarde ça, il lit encore des BD.
Karikatürden hoşlanırım.
J'aime les BD.
O korkunç dergileri okuma artık, tamam mı?
Ne lis pas de BD qui font peur. Compris, Ricky?
Ben Mark'a hep derim korku filmi seyretme, diye.
Je dis toujours à Mark : "Pas de films d'horreur. Pas de BD qui font peur."
Evet, Hollywood bulvarı üzerinde küçük güzel bir dükkanları var...
Une boutique très sympa, sur Hollywood Bd.
Bizi arama!
II fallait appeler les créateurs de BD, pas nous.
Bilirsin, şu Archie'nin çizgi romanlarındaki...
La fille des BD.
Sakin ol, onlar çocuk.
Relax, ce sont des enfants. Ils ont dû s'arrêter acheter une BD.