Beyler traducir francés
25,517 traducción paralela
Beyler, bana bir baksanıza.
Hey les gars, matez ça.
Beni tersime döndürün beyler.
Les gars, faites-moi tourner.
Bu harika valla beyler.
Mec, t'as raison.
Beyler, Cleveland geri gelsin mi istiyoruz yoksa...
Vous voulez pas que Cleveland revienne ou quoi...
Beyler şu "Jimmy Mısır Koparır" adlı şarkıyı biliyor musunuz?
Hey, les gars, vous connaissez la chanson "Jimmy Crack Corn"?
Pekâlâ, beyler. Artık 10 dolar için her şeyi yapacağım.
OK les gars, je ferai maintenant n'importe quoi pour 10 dollars.
Bunu daha önce neden akıl edemediğimi bilmiyorum beyler.
Je ne sais pas pourquoi je n'y avais pas pensé avant les gars.
Canınızı sıkmayın beyler.
Ne vous en faites pas les gars.
Beyler, reşit yaşta olmadığınızda alkol almak Obama'nın kızlarının gösterdiği gibi basit değil.
Je vous le dis, les gars, obtenir de l'alcool quand tu n'as pas l'âge légal, n'est pas aussi facile que les filles d'Obama le laissent paraitre. Quoi? C'est vrai?
- Kapatıyoruz beyler.
- On ferme, les gars!
Beyler bi izin verirseniz.
Messieurs, s'il vous plaît.
Yakında aynanın ardına geçeceğiz beyler.
On sera bientôt de l'autre côté du miroir.
Beyler!
Les gars!
- Beyler Bingo'yu sever misiniz?
- Vous aimez le bingo?
Beyler, masayı düzenleyene kadar 15 dakika ara verelim.
Messieurs, prenez donc une pause pendant que l'on nettoie la table.
- İyi oyundu beyler.
- Bien joué, messieurs.
- Beyler, bu çok...
C'est tellement...
Sen düşün, sonra bana haber ver. Benim acelem var. Bakın beyler, Kutsal Ruh esiyor.
Penses-y, puis fais le moi savoir.
Ne diyebilirim, beyler?
Les gars, que voulez vous que je vous dise?
- Beyler, gemi sizindir!
Les gars, le vaisseau est à vous. Mick!
Pekâlâ beyler bu delili kaydedip numaralandırın.
J'ai besoin de ça numéroté et étiqueté.
- Teşekkürler beyler.
- Merci, messieurs.
Beyler.
Messieurs.
- Beyler, lütfen.
- Messieurs, s'il vous plaît.
Beyler hadi.
Allez, messieurs.
Benimle gel. Pardon beyler.
Tu viens avec moi.
- Beyler! Gözlerinizi açın.
- Ouvrez les yeux les gars!
Evet, beyler kendilerine eğlence çıkarmıştı.
Oui, ces jeunes s'amusaient bien.
- Bir dakika beyler.
- Allez. - Attendez.
Bol şans beyler!
Bonne chance les gars!
- Sıkıntı bitti mi beyler? - Tamamdır Bren'in.
C'est fini, fils.
Bakın beyler, tüm istediğim buraya ne almak için geldiysem o. - Sonra gidiyorum.
Je veux juste ce que je suis venu acheter... ensuite, je m'en vais.
Beyler burada önerdiğiniz şey son derece illegal bir şey.
Messieurs, ce que vous suggérez est hautement illégal.
Böldüğüm için özür dilerim beyler.
Désolée de vous interrompre.
Selam beyler.
Salut les amis.
Ne düşünüyorsunuz beyler?
Vous en pensez quoi?
Hadi beyler, hamburgerler soğuyacak.
Allez, les burgers refroidissent.
Yürüyün beyler!
Allons-y les gars!
Hanımlar ve beyler, lütfen yerlerinize oturun.
Mesdames et messieurs, veuillez prendre place.
Hanımlar ve beyler, ilk yarışmacılarımız Hindistan'daki Chanderaihi Kriket Kulübü'nden
Mesdames et messieurs, nos premiers participants, du club de cricket de Chanderaihi en Inde,
Hanımlar ve beyler, sıradaki yarışmacımız Modesto, California'daki Beaumont Üniversitesi'nden
Mesdames et messieurs, veuillez accueillir, de l'université de Beaumont à Modesto en Californie,
Hanımlar ve beyler Mississippi'deki Kadınlar için Amelia Earhart Üniversitesi'nden Armadillo Alvin.
Mesdames et messieurs, de l'université pour femmes Earhart dans le Mississippi, voici Omar le Tamanoir.
Hanımlar ve beyler, Kanada Blue Lake Mallards'tan Yumruk.
Mesdames et messieurs, pour les Mulards de Blue Lake au Canada, le Poing.
Hanımlar ve beyler, şimdi bu yılın galiplerini ilan edeceğiz.
Mesdames et messieurs, les lauréats de cette année vont être annoncés.
Hanımlar ve beyler Dünya Maskot Birliği'nin en büyük ödülünü takdim etme şerefi bana nail oldu.
Mesdames et messieurs, j'ai l'honneur de remettre la plus haute récompense de l'association mondiale des mascottes.
Sakin olun beyler.
Retenez-vous, j'ai une solution.
Beyler, sanırım üçünüze de yardımcı olabilirim.
Messieurs, j'ai une solution commune toute trouvée!
Tamam beyler.
Très bien, les gars.
Nasıl gidiyor beyler?
En fait... Comment ça se passe, messieurs?
Beyler...
Messieurs... quel honneur!
Sizce de öyle değil mi beyler?
Vous n'êtes pas d'accord messieurs?