Buluruz traducir francés
4,079 traducción paralela
- Onu nerede buluruz?
On le trouve où?
Belki Ward'ın bir sonraki kurbanının kim olacağıyla ilgili bir ipucu buluruz.
On saura peut-être qui est la prochaine victime de Ward.
- Başka bir yol buluruz o halde.
- Alors, nous trouverons un autre moyen.
Buluruz onu.
Nous allons le retrouver.
Tamam, görüntüleri ele geçirince katili de buluruz.
On met la main sur cet enregistrement, on a notre tueur.
Nerede öldürüldüğünü bulursak, onu da buluruz.
On trouve où elle a été tuée, on le trouve lui.
Sakin olun, bir yolunu buluruz. Galerici, herifin bir kardeşi olduğundan bahsetmemiş miydi?
Du calme, on va trouver une solution.
Önce her hayvan türünden ikişer tane buluruz.
D'abord, rassemblons deux animaux de chaque espèces.
Biz de onu durdurmanın başka bir yolunu buluruz.
On trouvera un autre moyen de l'arrêter.
Lakin kurban veya mücrim olun eğer sıranız geldiyse biz sizi buluruz.
Mais victime ou criminel, Si votre numéro sort, nous vous trouverons. On sait pour Quinn et ce qu'il a fait à Cal.
Elbet buluruz.
On l'aura.
Belki de şansımız yaver gider ve Flynn'in silahını değiştireni buluruz.
Peut-être qu'avec un peu de chance, on trouvera qui en a refilé un à Flynn.
Ama merak etme kelepçeler işe yaramazsa başka yollar da buluruz.
Si les menottes ne suffisent pas, on trouvera d'autres moyens.
Onlar onu hastaneye aldıktan sonra, belki ne olup bittiğini buluruz.
Un fois qu'il l'auront emmené à l'hôpital, peut-être qu'on trouvera ce qu'il s'est passé.
Ama bir yolunu buluruz.
- Mais on va juste trouver un moyen de l'intégrer.
O zaman Süvarinin zayıflıklarını buluruz.
Alors voilà bel et bien la faiblesse du Cavalier sans tête.
- Onu nasıl buluruz?
Comment est-ce qu'on la trouve?
Eğer içeri girebilirsek, Cyrus'u buluruz.
Et puis si on y entre, il nous faut trouver Cyrus.
Mutlaka yaşamanın bir yolunu buluruz.
Nous trouverons toujours un moyen de vivre toutes les deux.
Herkül'ü gece için kurduğu kampta buluruz sanıyordum.
Je pensais qu'on aurait trouvé Hercule campant pour la nuit.
Buluruz.
On va le trouver.
İstediğimiz her şeyi buluruz.
Nous pouvons savoir tout ce que nous voulons.
Yani daha çok üyeye ihtiyacımız var. Nereden buluruz?
Il nous faut juste plus de membres.
Beraber buluruz
On va trouvé.
Anlatırsan seni buluruz.
Sinon, on te retrouvera.
Seni buluruz, O'Neil.
On te trouvera...
Çıkarsa da eminim onu tımarhanede buluruz.
Auquel cas, il refera surface en HP.
Kim bilir, belki sonunda başka bir Gecenin Öfkesi buluruz.
Qui sait? On va peut-être enfin pister un autre Furie Nocturne.
Sorun değil, başka bir yer buluruz.
Ça va. On trouvera un autre terrain.
İyi bir davulcu buluruz. Konuştuğumuz gibi nefesliler bölümü.
Avec un batteur, et les cuivres, enfin.
Paramız yetmez. İndirimlisini buluruz.
On utilise un coupon pour une pute bon marché.
Umarım Annie'yi yakında buluruz.
Vivement qu'on la retrouve.
- Bir yolunu buluruz, canim.
On trouvera une solution, ma puce.
Bir yolunu buluruz.
On avisera.
- Tamamdır, biz seni buluruz.
On se retrouve après.
Kaynaklarımız bize gelmez, onları biz buluruz.
Nos sources ne nous approchent pas.
Evet. Belki biz bir şey buluruz diye düşündük!
Ouais, et peut-être quelque chose là-dedans nous dire ce qui se passe.
Eğer Fraida'yı bulursak, çocuğunu buluruz. Çocuğunu bulursak, böbreğini buluruz.
Si on trouve Fraida, on trouvera ton enfant et donc ton rein.
Davul, bas ya da ne gerekiyorsa çalacak adam buluruz ama daha baştan grubun bizden oluştuğunu söyleriz.
On trouve les gens pour jouer de la batterie ou de la basse ou ce dont on a besoin, mais on leur dit dès le début qu'on est le groupe.
Belki de çok ayıp bir isim buluruz ama kimse anlamını bilmez. Pearl Jam gibi mesela.
On devrait peut-être avoir un nom qui désigne un truc vraiment crade mais personne ne sait ce que ça veut dire, comme Pearl Jam.
- Ne demek yani? - Bir yolunu buluruz.
Comment ça?
- Bütün bir günümüz var. O zamana kadar ayakkabıyı kesinlikle buluruz.
D'ici ce soir, nous aurons la pantoufle.
Hemen buluruz.
Ça devrait être facile à retrouver.
Eğer bu dalyarağı yakalarsak, diğerlerini de buluruz.
Si on trouve ce crétin, on trouve les autres.
Bu bir yanımın onu daima sevmeyeceği anlamına gelmiyor... belki bir gün birbirimize tekrar aşık olmanın bir yolunu buluruz.
Une partie de moi va toujours l'aimer, et peut-être qu'on va se retrouver, un jour.
Bir yolunu buluruz.
On trouvera bien.
# "Evet, yolumuzu da kaderimizi de buluruz kesin." #
Nous sommes bons, vous voyez?
Buluruz.
On va le chercher.
Seni buluruz.
Mais on te trouvera.
New York büyük değil. Onu buluruz.
On le trouvera.
Torbacıyı bulursak tedarikçiyi de buluruz.
Trouvez le fournisseur.