Buyurmaz mısınız traducir francés
63 traducción paralela
Ekselansları, sorması ayıp ama içeri buyurmaz mısınız?
Votre Altesse, c'est beaucoup vous demander, mais voulez-vous entrer?
- Buyurmaz mısınız Albay?
Montrez-moi ça.
Buyurmaz mısınız?
Je vous en prie.
- İçeri buyurmaz mısınız? - Teşekkür ederim.
- Vous désirez entrer?
- İçeri buyurmaz mısınız? - Teşekkür ederiz.
- Très bien, voulez-vous entrer?
- İçeri buyurmaz mısınız?
- Voulez-vous entrer? - Pourquoi pas?
Önden buyurmaz mısınız Doktor?
Vous nous conduisez, docteur?
İçeri buyurmaz mısınız?
- Voulez-vous entrer?
İçeri buyurmaz mısınız Bayan Holloway?
Entrez, Mlle Holloway.
- Evet. - İçeri buyurmaz mısınız?
Si vous voulez entrer.
İyi akşamlar. İçeri buyurmaz mısınız?
Voulez-vous entrer...
İçeri buyurmaz mısınız?
Voulez-vous entrer?
Hakkındaki her şeyi biliyorsun değil mi? "Buyursanız ya bay Marlowe, naneli içki buyurmaz mısınız efendim"
Vous connaissez ses faiblesses. " Entrez,
Buyurmaz mısınız?
Entrez.
İçeri buyurmaz mısınız?
Entrez.
Şimdi denk geldiğimize göre bir içki için buyurmaz mısınız?
Voulez-vous prendre un verre?
Bir dakika, içeri buyurmaz mısınız?
Ce sont mes hommes. Pourrais-je parler à M. Benson?
- İçeri buyurmaz mısınız, Bay Rossi?
Entrez donc, M. Rossi.
Hoşgeldiniz, evime hoşgeldiniz. İçeri buyurmaz mısınız?
Bienvenue dans ma maison.
Buyurmaz mısınız?
Vous voulez entrer?
- İçeri buyurmaz mısınız?
Bien. - Vous voulez entrer?
Lütfen girin, buyurmaz mısınız?
Je vous en prie, asseyez-vous.
Masaya buyurmaz mısınız?
Alors, peut-êt', vous vous mettrez à table?
- Buyurmaz mısınız Obelix.
- Mais si, on entre. - Tu permets, Obélix? Excusez-moi.
Su buyurmaz mısınız, Bayan Kemp?
De l'eau, Madame Kemp?
Buyurmaz mısınız?
Voulez-vous?
- Buyurmaz mısınız, bayım?
- Porterez-vous un toast?
Sanırım size yardımcı olabilirim. İçeri buyurmaz mısınız?
Je crois avoir ce qu ´ il vous faut, venez.
İçeri buyurmaz mısınız?
Entrez donc, tout le monde.
- Böyle buyurmaz mısınız, baylar?
- Par ici, messieurs.
- Dr. Craig içeri buyurmaz mısınız?
Vous voulez entrer, Dr Craig?
Pekâlâ, önden buyurmaz mısınız?
Passez devant, voulez-vous?
Buyurmaz mısınız!
Je vous en prie!
"Kanepeye buyurmaz mısınız?" dedim.
Je dis : "Pourquoi ne pas aller s'asseoir un peu?"
İçeri buyurmaz mısınız?
Entrez donc.
İçeri buyurmaz mısınız?
Vous voulez entrer?
Buyurmaz mısınız?
Pouvons-nous?
Odama buyurmaz mısınız?
Vous voulez bien passer dans mon bureau?
Buyurmaz mısınız, Bay Royalton?
Vous avez faim, M. Royalton?
- İçeri buyurmaz mısınız?
- Vous voulez entrer?
- Buyurmaz mısınız?
- Voulez-vous entrer?
İçeri buyurmaz mısınız?
Voudriez-vous entrer? Oui.
"Salonuma buyurmaz mısınız?" Demiş örümcek, sineğe
"Entrerez-vous dans mon antre?" dit l'Araignée à la Mouche. "
Amiral Ackbar, buyurmaz mısınız?
Amiral Ackbar, je vous en prie.
Ziyafete buyurmaz mısınız efendim?
Vous ne dînez pas?
- Buyurmaz mısınız?
- On y va?
Önden buyurmaz mısınız?
Plaît-il à Votre Altesse d'ouvrir la marche?
Buyurmaz mısınız?
S'il vous plaît, entrez.
- Buyurmaz mısınız?
Voulez-vous...
Lütfen, buyurmaz mıydınız?
Entrez s'il vous plaît.
Bay Satchmo buyurmaz mısınız? Oh, evet.
M. Satchmo?
buyurun 2276
buyur 668
buyurun efendim 186
buyur otur 16
buyurun hanımefendi 30
buyurun lütfen 52
buyur al 19
buyurun oturun 42
buyurun bayan 26
buyurun bayım 24
buyur 668
buyurun efendim 186
buyur otur 16
buyurun hanımefendi 30
buyurun lütfen 52
buyur al 19
buyurun oturun 42
buyurun bayan 26
buyurun bayım 24