Candy traducir francés
817 traducción paralela
Candy, bu elimize geçirdiğimiz en önemli patentti.
Le brevet est très important.
Candy, sen akıllı bir kızsın. Onu bulmanın bir yolunu bulursun.
Tu dois connaître un moyen de le retrouver.
Bak Candy, bana yardım etmelisin.
Candy, tu dois m'aider.
Candy, o yankesiciyi bulabilirsen, seni bir daha rahatsız etmem.
Retrouve-le et je ne t'ennuierai jamais plus.
- Seninki başka Candy.
Ce n'est pas pareil.
Ortada çetrefilli bir durum yok Candy.
C'est pourtant simple, Candy.
Filmi geri getirmelisin Candy.
Tu dois me le rapporter.
Benim Candy.
C'est Candy.
Tamam. Yere sereceğim başka birini bulun. Beni Benny'nin Şekerci Dükkanı'nda bulabilirsiniz.
Si vous avez un match pour moi, appelez-moi à Benny's Candy Store.
Ve oradaki bayanlar Sam ve Rose ve Belle ve Candy.
Et ces dames sont Sam, Rose, Belle et Candy.
Orada "Candy a la carte" adında bir bar var.
Il y a un bar, un vrai :
Çok güzel bir yer değildir, ama....... sahibi arkadaşımdır,
"Candy, à la carte". Candy est une amie à moi.
Candy'nin ki kadar iyiymiş.
Ça vaut presque le slogan de Candy.
Candy neyi garanti ediyor?
Que garantit Candy?
Senin çikolatanı istemiyor, Candy.
Il n'achète pas ta marchandise.
İyi ki beni Candy'e tavsiye etmişsin.
C'était sympa de me recommander à Candy.
- Candy, karşı yakada bar işletiyor.
Candy. Elle tient un club.
Candy haftada 300 dolar kazanabileceğimi söyledi.
Je peux gagner 300 $ par semaine.
Az biraz umutlandığın an... Candy'e biraz daha bahşiş kazandırmış olacaksın.
Si jamais tu fonds un peu, le type graissera la patte à Candy.
Candy ile dünyan o kadar çarpık olacak ki sosyal, zihinsel bir sorun ve ahlaksız bir kadın....... haline geleceğin için tüm erkelerden ve kendinden nefret edeceksin.
Avec Candy, ton monde sera si perverti que tu haïras les hommes, tu te haïras parce que tu deviendras un cas social, un cas médical et psychologique. Et ta vie de femme sera lamentable.
Candy bana biraz para verdi.
Candy m'a avancé de l'argent.
Candy o.
C'est bien Candy, ça!
Bu yeni bonbonu da nereden buldun, Candy?
D'où tu sors ce nouveau Bonbon?
Kasabayı terk etmek için 30 dakikan var ve nehrin karşısındaki barı da kastetmiyorum.
Tu as une demi-heure pour quitter la ville. Et pas pour aller chez Candy.
Candy'nin yanına neden gittiğini söylersen.
Si tu me dis pourquoi tu es allée chez Candy.
Daiquiri'li, balpeteği, kakao
Daiquiri lce? Honeycomb Candy?
O kadar gerginsen, Şişko Candy'yi dene. - Kim?
Vous êtes tendu, essayez donc Fat Candy.
- Şişko Candy çabuk gel.
Viens, Fat Candy, dépêche-toi!
Biraz Candy Bergen'ı andırıyordu. - Neyse ki Edgar Bergen'a benzemiyormuş.
- Elle ressemblait à Candy Bergen.
- Merhaba, ben Candy Gulf.
- Bonjour, je suis Candy Gulf.
Şunu söylemeliyim Candy, Harold'ın tuhaf anları olur.
Je dois vous prévenir, Candy, Harold est un peu excentrique parfois.
Harold, bu Candy.
Harold, voici Candy.
Candy bize komik bir hikaye anlatıyordu, şey hakkında...
Candy racontait justement une histoire très amusante sur...
"Şeker Dan" isimli bir silahşöre ait, 1890 yılından.
- Oui. Il appartenait à un cow-boy du nom de Candy Dan en 1890.
Çocuklar! İşte bu Candy.
Les copains... ça, c'est Candy.
Candy, bunlar da çocuklar.
Candy, Ies copains.
- Sessiz olun! - Ver onları bana. Hepsini ver.
Ma Candy, roule-m'en une de voyou!
- Ben Bayan Candy'yi...
J'emmène Candy.
Candy'yi yürüyüşe çıkaracağım.
Faire un tour.
Sen Candy için endişelenme tatlım.
Vous occupez pas de Candy.
Gece yarısı ruhları geldi. Gece meleğiniz Candy ve elveda deyip sizi uçurmak için Randall burada.
Ici, Ronde de Nuit... avec RandaIl qui vous salue... et l'Ange de Ia Nuit, Candy.
- Candy? - Hadi Candy!
Viens, Candy.
Candy mi?
Candy?
Candy, seni meşhur Billy'yle tanıştırmak istiyorum.
Je te présente... le célèbre Billy.
Candy, yavrum... Seni seviyorum.
Ma petite Candy... je t'adore.
Candy... Benim tatlım.
Candy, c'est moi, chérie.
Önümüzdeki hafta sonu Candy'yi annesine getir.
Ramenez Candy le week-end prochain.
Bana cevap verene kadar Candy geri gelmeyecek.
Tant que vous ne me l'aurez pas fournie, Candy ne reviendra pas.
Candy'i arıyorum.
La patronne, Candy.
Candy benim.
C'est moi.
Candy, bir dakika gelsene.
Candy, viens voir!