Cardinal traducir francés

- Sana inanıyorum, tabii Kardinal de, ama Kirk bu suçlamalarla kamuya giderse hazır olmamız lazım.

- Je vous crois, et le cardinal aussi, mais si Kirk vous accuse publiquement, nous devons être prêts.

Kardinal'e bir mektup yazdın ve beni cinsel tacizle suçladın.

Tu as écrit une lettre au cardinal, m'accusant de t'avoir agressé sexuellement.

Ama Kardinal'e Papa haricinde kim sözünü geçirtebilir ki?

Mais qui, mis à part le Pape, a des pistons avec le Cardinal?

Kardinale gitmeden ve hayatını mahvetmeden aklını başına toplaması için ona bir fırsat vermeliyim.

Lui donner une chance de rectifier les choses avant d'aller voir le cardinal et détruire sa vie.

Kardinal, hayatta kalmamı sağlamanı emretti.

Le cardinal t'a ordonné de me garder en vie.

Roma bölge papazı, bunu Papa'nın ölüm haberini insanlara ulaştırmak için çalar.

Quand le pape meurt, le cardinal vicaire de Rome sonne cette cloche pour avertir le peuple.

Kardinale, telgrafını aldığında, artık savaşmayacağımı söyledim.

J'ai dit au cardinal que je ne suis pas un homme de terrain.

- Kardinale bildirmen gerek.

- Tu dois faire rapport au cardinal.

Sen nesin en önemli insan mı?

Tu te prends pour qui, le cardinal?

Goldie'yi öldüren Kevin adında bir çiftçi ama nedenini bilmediğim bir şekilde arkasında Kardinal Roark var.

C'est Kevin, un môme de la ferme, qui a tué Goldie mais c'est le cardinal Roark qui est derrière tout ça.

Saat 3'te Kardinal Rosselli ile görüşmen var.

Á trois heures, tu fais l'interview du cardinal Rosselli.

- Kardinal Lopresta'nın himayesinde.

Qui? La future maîtresse du Cardinal Lopresta.

Tanığınız, Kardinal Lopresta'nın kız kardeşi.

Votre témoin est la Sœur Béatrice du Cardinal Lopresta.

- Kardinal'in geleceğini söyledin.

Le cardinal doit venir?

Kardinal Lopresta geldi.

Le cardinal Lopresta arrive!

Cardinal Lopresta geldi.

Le cardinal Lopresta arrive!

Kardinal Jenkins, bu anlamlı keşfin başında Kiliseden uzaklaştırılmış bir rahip olmasından rahatsız.

Le cardinal Jenkins est inquiet qu'une exploration de cette importance soit menée par un prêtre en congé sabbatique. Un congé temporaire.

Kardinal, bu yerin dini kuralla yakışan saygının gösterildiğinden emin olmak istiyor.

Le cardinal veut s'assurer que les aspects religieux du site sont bien pris en considération.

Kardinal Jenkins'e durumu bildirmeliyim. -

Je dois informer le cardinal Jenkins.

New York'lu kardinal Miami'ye sürpriz ziyarette bulununca söylenti yayılıyor.

Eh bien, mon père, quand le... quand le cardinal de New York effectue une visite surprise à Miami, le bruit se répand.

Vatikan tarafından bir Kardinal, Mallory gönderildi. Kardinal mucizenin gerçek olup olmadığına karar verecek.

Un cardinal, Mallory, a été envoyé par le Vatican pour déterminer si il s'agit d'un vrai miracle.

Bu taraftan Kardinal.

Par ici, Cardinal.

Ve şimdi, saldırganların lideri bu dünyada faaliyet gösteren tıbbi bir kurum Kardinal yardımcısı Ferdinand Daxus.

À la tête de l'institution médicale guerrière régissant ce monde névrosé règne le Vice-Cardinal Ferdinand Daxus.

Bildiğiniz üzere kan bakteriyofajlarına karşı yürüttüğümüz kampanya çok etkili oldu.

Vice-Cardinal, notre campagne contre les Hémophages a été très efficace.

Krdinal yardımcısını görmeye geldim.

Je viens voir le Vice-Cardinal.

Kardinal Richelieu ordularına hükmederken Olivares bizleri mahkuma ve saray soytarısına çevirdi.

Tandis que le Cardinal Richelieu éperonne son roi pour conduire ses armées, Olivares a transformé le nôtre en prisonnier et en marionnette de palais, tandis qu'il vole les pauvres et humilie nos nobles.

Kardinal Logue ve diğer piskoposların imzaladığı mektubu unutanlara yeniden hatırlatmama izin verin.

Je rappellerai à ceux qui l'ont oubliée la lettre signée par le cardinal Logue et d'autres évêques.

Tarihte buna benzer bir olay ararsak, Kardinal Wolsey'in atılmasını sayabiliriz.

Une situation comparable historiquement... serait le renvoi du Cardinal Wolsey.

Bana Kardinal Wolsey'den falan bahsetme.

Ne me parlez pas de cette histoire de Cardinal Wolsey!

Kardinal'e bir mesaj göndermem lazım.

J'ai un message pour le Cardinal.

- Ne diyorlar? - Asabı hopladı mı?

- Quelqu'un a mis un gnon au cardinal?

Kardinale bir mesaj iletmen lazım.

J'ai un message pour le Cardinal.

Kardinal'i mi?

- Le Cardinal?

Bulabildiğim tek şey ismi. O da Kardinal.

J'ai réussi à remonter à un nom, le Cardinal.

Kardinalin tayin mektubunda "Kaliforniya'nın o bölgesinden tam sorumlu" yazıyordu.

Pour citer la lettre de désignation du cardinal, il le place "au soin total des âmes de cette paroisse en Californie."

Kardinal Mahony'nin yaptığı kariyerini ve gücü ve şerefi çocuklara tercih etmekti.

Ce qu'a fait le cardinal Mahony, c'est qu'il a choisi sa propre carrière, et il a préféré le pouvoir et la gloire aux enfants.

Bence Kardinal Mahony öyle yaptı.

Je pense que c'est ce qu'a fait le cardinal Mahony.

Statüsünü korumak ve sonunda kardinalliğe yükselmek için yapabileceği tek şey buydu ki 2 yıl geçmeden öyle oldu.

C'était la seule chose qu'il pouvait faire pour garder son statut et finalement être enthousiasmé en tant que cardinal deux ans plus tard.

San Andreas mıntıkası için San Andreas papaz evi için Stockton piskoposluk bölgesi için hukuk büroları ya da Kardinal Mahony'nin Los Angeles'taki ofisleri için arama emri çıkarttık.

Nous avons fourni des mandats de perquisition à la paroisse de San Andreas, le presbytère à San Andreas, le diocèse à Stockton, et aux cabinets d'avocats... Pas les cabinets d'avocats, mais les bureaux du cardinal Mahony à Los Angeles.

Bu piskoposluğu ve kardinali mafyayla karşılaştırmıştı.

Il a comparé ce diocèse et le cardinal à la Cosa Nostra.

Los Angeles Bölge Savcısı belgeleri kayıtları yani gerçeği ya da gerçeğin büyük kısmının bulunduğu şeyleri ortaya koymamızı istediğinde Kardinal Mahony'nin avukatları "formasyon ayrıcalığı" denen bir şey uydurdular.

À Los Angeles, quand on ordonne de montrer la documentation, les rapports... Quand on a trouvé la vérité, ou presque toute la vérité... par le procureur du comté de Los Angeles, les avocats du cardinal Mahony ont inventé ce mythe qui s'appelle "le privilège de la formation"

Kardinal Mahony'nin belgelerle ilgili iddiaları David Koresh'in bayılacağı iddialardı.

L'argument du Cardinal Mahony au sujet des documents est un argument que Tabachnik du Temple solaire aimerait.

Şu anda Papa Benedict olan Kardinal Ratzinger İnanç Doktrini Cemaat Bürosunun başıydı.

Le Cardinal Ratzinger, maintenant Pape Benoît XVI était à la tête du Bureau de la Congrégation pour la Doctrine de la Foi.

Boston Başpiskopos'u olan Kardinal Law kilise tarihindeki en kötü cinsel tacizcilerinden sorumludur.

Le Cardinal Law, qui était archevêque de Boston, était le supérieur de quelques uns des pires délinquants sexuels dans l'histoire de l'Église.

Bu sonunda Kardinal Law'ın çekilmesini sağlayan bir şeydi.

Ce fût quelque chose qui obligea en fin de compte le Cardinal Law à faire marche arrière.

Onu Roma'daki kilisesinin Kardinal başpiskoposu yaptılar. Hatta Papa John Paul 2'nin cenaze ayinini yönetti.

Ils le promurent Cardinal Archevêque de cette Église à Rome, et il présida même la messe de funérailles de Jean-Paul II.

Peder Tom Doyle Oliver O'Grady gibi pedofilileri izlemek için İrlanda'daki yetkililerle birlikte çalışıyor. Kendi piskoposluk bölgesindeki papazlara karşı açılan 556 cinsel taciz suçlamasıyla savaşıyor.

Le cardinal Roger Mahony est toujours en place, il se bat contre des allégations d'abus sexuel contre 556 prêtres dans son diocèse.

Kardinal Beyaz Saraydaki en üst düzey Rus ajanı.

Cardinal un est le nom du meilleur espion russe infiltré à la Maison Blanche.

Eğer Kardinal'in piyade alayı...

Si les troupes d'infanterie du Cardinal...

Kardinal'in alayına mektup...

"Lettre à l'infanterie du Cardinal..."

Kardinal'i buldu.

Il a trouvé le Cardinal.