Cipher traducir francés
69 traducción paralela
- 128 bitlik bir şifreyi bir dakikanın altında çözebilecek başka birini tanıyorsan onu işe al.
Tu connais quelqu'un d'autre qui peut craqué une clé cipher 128 bit en moins d'une minute, engage le.
Elinden bir kaza çıkmadan önce Monogram'ın bende olduğunu bilmeni isterim.
Avant tout geste inconsidéré, il faut que je vous dise que j'ai le cipher.
Elemanlarımız Monogram'ı Los Angeles'tan götürecekler.
Un de nos transporteurs va venir récupérer le cipher à Los Angeles.
General, Monogram tam olarak nedir?
C'est quoi ce cipher, exactement?
Monogram yeni Bilgisayar için yapay bir beyin.
Le cipher est l'intelligence artificielle qui doit équiper le nouvel Intersecret.
Monogram son parça.
Le cipher est l'élément manquant.
Tamamdır. Monogram'ı aldım.
C'est fait, j'ai le cipher.
Monogram'ı alacağız.
On l'aura, ton cipher.
Casey'ye verdiğin adreste bir taktik ekibi hazır bekleyecek.
Une équipe tactique va nous rejoindre, on va arrêter Colt et récupérer le cipher.
O yüzden aklınızı başınıza devşirin ve Monogram'ı bana verin.
Alors prenez la seule décision qui s'impose. Restituez-moi le cipher.
Monogram sende mi?
Tu as le cipher?
- Ama Monogram...
Mais le cipher...
General, Monogram tam olarak nedir?
Qu'est-ce que c'est que le cipher?
Ama Monogram...
Mais le cipher...
Asıl Monogram hâlâ dışarıda bir yerde.
Le vrai cipher est dans la nature.
Bak, Monogram'ı ne kadar çabuk alıp yeni Bilgisayar'ı hazır edersek hayal ettiğin yaşama hayalindeki kişiyle o kadar erken başlarsın.
- Chuck, il faut trouver le cipher. Après, tu pourras te faire enlever l'Inter Secret. Tu seras libre de vivre la vie que tu choisiras avec les personnes de ton choix.
Görev Monogram. Bilgisayar'ın beyni en önemli parça.
Votre mission, c'est le cipher, le cerveau de l'Inter Secret, la pièce la plus importante.
Eğer Sasha'daysa, onu en geç 24 saate elinden çıkarır.
Si Sasha Banacheck a le cipher, on a 24 h maxi avant qu'elle le revende.
Bu arada eğer ilginizi çekerse monogram bende.
Et j'ai réussi à prendre le cipher, si ça vous intéresse.
Eğer ajan dostlarını canlı görmek istiyorsan yarın Monogram'la beraber bana geleceksin. Alameda, 6. cadde. Gece 10'da.
Si vous avez envie de revoir vos amis agents en vie, venez me voir demain avec le cipher, à l'angle de la 6e rue et Alameda. 22 h.
Planım, görüşmeye gidip Monogram'la Casey ve Sarah'yı takas etmek.
Mon projet, c'est de voir Sasha Banacheck et d'échanger le cipher contre Casey et Sarah.
Monogram'ı istiyorsan, benim kurallarımla oynayacaksın.
Si vous voulez le cipher, suivez mes instructions.
Gördüğünüz gibi, Monogram bende.
Comme vous voyez, j'ai le cipher.
Görünen o ki, kurtarıcınız Monogram'la birlikte kapana kısıldı. Artık rehinelere ihtiyacım kalmadı.
Maintenant que votre sauveur est pris au piège avec le cipher, inutile de garder des otages.
Monogram'ı hemen bana getir. Yoksa onu öldürürüm.
Apportez-moi le cipher ou je tue la fille!
Gayretleriniz sayesinde Monogram'ı aldık.
Bravo à toute l'équipe. Grâce à vous, nous avons récupéré le cipher.
Midtown'daki Cipher House Oteli'ndeki çatışma sonrası ortadan kaybolmuş.
Eh bien, elle a disparu après une fusillade à l'hôtel Cipher House à Midtown.
O konuya geleceğiz ama önce şifrenin bir Cipher anahtarı ile kırıldığını bilmen gerekiyor.
On y arrive. D'abord, il faut savoir que le code a été craqué avec une clé de chiffrement.
İki Cipher anahtarı daha olduğunu düşünüyoruz.
Et maintenant on pense qu'il y a deux autres mots-clés.
Bu Cipher anahtarlarını nasıl bulacağız?
Comment obtient-on les autres mots-clés?
Bir sonraki Cipher anahtarı 12 isimden değil de 100 isimden oluşursa ne olacak?
Et si le prochain mot-clé ne débloque pas douze noms mais cent?
Cipher anahtarına da.
Et un mot-clé.
Üçüncü Cipher anahtarını bulmamız gerek ama bunun için yardıma ihtiyacımız var.
Nous avons besoin du troisième code. Mais on a besoin d'aide pour l'avoir.
Bize üçüncü Cipher anahtarını ver.
Donne-nous la troisième clef.
Meredith, kim bize üçüncü Cipher anahtarını vermeni istemiyor?
Qui ne veut pas que tu nous donnes la clé?
Ama Cipher anahtarını bırakmamış, değil mi?
Mais elle n'a pas laissé le mot clé, n'est-ce pas?
Cipher anahtarı senin adındı.
C'était un mot clé.
Maddy olmalı. Cipher anahtarı için Maddy biraz basit kaçmaz mı?
Maddy paraît pas un peu évident pour un mot clé?
Cipher anahtarlarından birini bulmamıza yardım ettiğin için sana kızdı mı?
Il est devenu nerveux parce que tu nous aidais avec un des mots-clés?
Kes şu oyunları, Cipher!
Arrête de jouer, Cipher!
Çok ileri gittin, Cipher!
- Tu es allé trop loin, chiffre!
Cipher Pol kaçtı?
Cipher pol... quel nombre déjà?
Cipher Pol'a söyle gelecek sefere daha işe yarar birini göndersinler!
Dis lui de ramener quelqu'un plus puissant du Cipher pol.
Tam onayı bekliyoruz fakat Cipher olarak bilinen siber teröristin bu olduğunu düşünüyorum.
Nous attendons une confirmation, mais... Je crois que ce terroriste est connu sous le nom cyber Cipher.
Hayır, Cipher bir oluşum.
Attendez, non, Cipher est une organisation.
Cipher dijital tanrı gibi bir şey.
Cipher est comme un Dieu numérique actif.
- Cipher, hacklenebilecek her şeyi hackleyebilir.
Tout ce qui peut être piraté...
Ben, Cipher için geldim.
Votre petite famille. Je suis ici pour Cipher.
Cipher önce bana geldi.
Cipher est venu me voir en premier.
En azından Monogram hâlâ bizde.
Bon, au moins, on a toujours le cipher.
Kişisel olarak mesajlarımın okunamaması için St. Goodnight şifrelemesini tercih ediyorum.
Ouais. Bien, je préfère le St. Goodnight code et Cipher