English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ C ] / Co2

Co2 traducir francés

372 traducción paralela
Ona karbondioksit veriyormuşsunuz.
Vous lui faisiez respirer du CO2.
CO2!
Du CO2!
CO2 mi?
CO2?
Tamam, karbondioksitlileri çıkarın ve kiler pencerelerine doğru sıkın.
Apportez le CO2 et répandez-le autour des fenêtres.
Ama sadece karbondioksitliler.
Mais seulement ceux au CO2.
Belki de, sanırım, gecekteki büyük büyük oğlum Kaptan James T Kirk. "Star Trek" e kendimi kaptırmıştım.
Si je nettoie ces filtres de CO2 on aura plus d'air.
CO2'nin fazla olması başka türlü de açıklanabilir.
L'excès de CO2 peut s'expliquer différemment.
- Karbondioksit?
- Teneur en CO2?
- CO2'yi kapatmaya çalış!
- Essayez de fermer l'arrivée de CO2!
CO2 tüpü dolu mu?
Deux cartouches de CO2 pleines?
Elindeki karışımı incelt, karbondioksit ekle.
Allège ton mélange respiratoire. Ajoute du CO2.
CO2. 10000 watt.
CO2. 10 000 watts.
Karbondioksiti bırak.
Lâchez le CO2.
Buraya biraz daha karbondioksit getirin!
Plus de CO2 par-là!
CO2 ile yeterince ısıyı tutabilirsek, bu gezegenin kendini onarması için gereken zamanı sağlayacaktır.
En retenant la chaleur avec le CO2, la planète pourra se réchauffer.
Atılgan, 6 farklı yükseklikteki CO2 yoğunluklarını takip edecek.
L'Enterprise surveille les concentrations de CO2.
1. hedef saniyede 2,000 metreküp CO2 çıkarıyor.
La cible 1 libère 2 000 m3 par seconde.
CO2 yoğunlukları, yüksek irtifalarda değişmedi.
Les concentrations de CO2 restent inchangées.
20 kilometrede, yüksek CO2 seviyeleri, efendim.
Augmentation des niveaux de CO2 à 20 km.
CO2 çukurları çevresindeki jeolojik dengeyi, büyük ihtimalle fazla tahmin ettik, kaptan.
Nous avons surestimé la stabilité vers les poches de CO2.
Ondan sonra, hiçbir CO2 seviyesi bize yardım edemez.
Aucune quantité de CO2 ne pourra nous aider.
Karbondioksit bağlantısı nerede?
Où est la réserve de CO2?
Karbondioksit tüplerini yan odaya koyduk çünkü gerçek bir karbondioksit etüvü için onay alamadık.
Nous avons dû mettre les réservoirs de CO2 dans la chambre voisine parce que nous n'avons pas eu l'autorisation pour un incubateur à gaz carbonique.
Yüksek seviyede metan, sülfür- -
Des niveaux élevés de méthane, de souffre de CO2.
Oksijen verin, CO 2 boşalsın.
Hyperventilez, chassez le CO2.
Fabrikalarımız, yılda 7 milyar ton karbon dioksiti atmosfere veriyor.
Nos usines ne peuvent dégager 7 milliards de tonnes de CO2 sans effets néfastes.
Topraktaki karbondioksit oranı ağaçları ve hayvanları öldürecek kadar artmış...
Et le CO2 dégagé par le sol tue les arbres et la faune.
Event Horizon'da karbondioksit filtreleri bozuk.
Les filtres de CO2 ici sont cuits.
Karbondioksit seviyesi dört saat sonra zehirlemeye başlayacak.
Le taux de CO2 sera toxique dans 4 heures.
Karbondioksit filtrelerini al.
Ramenez les filtres de CO2 sur le Clark.
- İki Ml geçirmiş... ... çevresel vasküler rahatsızlık. CO2, 1 4.
- Il a eu deux infarctus, une artériopathie périphérique, CO2 à 40, une fièvre à 39 et 9 de TA?
Köprücük damarına dikkat, CO-2 monitorü ekleyin.
Protégez l'artère sous-clavière. Attachez le moniteur CO2.
End-tidal CO-2 dedektörü.
Détecteur de CO2 sur le tube.
CO2 zehirlenmesinin yan etkilerini hissetmeye başladı.
Le dioxyde de carbone l'empoisonne.
Kaptan Cusak bilincini yitirdi. CO2 zehirlenmesinin son aşamasında.
Le capitaine Cusak a perdu conscience.
Alana karbondioksit vermeye devam edelim.
Continuez à irriguer le champ avec du CO2.
Ben onlara CO2 ve ışık veriyorum onlar bana oksijen ve yiyecek.
Je leur donne du CO ² et de la lumière en échange d'oxygène et de bouffe
Mars kutup buzları genelde CO2'den oluşuyor.
La glace polaire de Mars est surtout composée de CO2.
Böylece CO2 ortaya çıkar.
Ça libère le CO2.
CO2 oluşumu Sera etkisi yaratır.
L'augmentation du taux de CO2 crée un effet de serre.
Neil, O2 ve CO2 ölçüm raporu tamam. Sabit.
Neil, la télémétrie indique un bon niveau O2 et CO2.
Yarın sahneye çıktığında oksijeni, karbon monoksite dönüştürmekten başka şey yapamayacak.
Demain, le clou de son spectacle sera... de changer l'oxygène en CO2.
Asidemik ve CO-2 tutuyor.
Il a une acidose et rétention de CO2.
CO2'yi iptal edebilirler, ama oksijen ve güç sorun olacak.
Ils peuvent extraire le CO2, mais l'O2 et la puissance restent un problème.
CO2 seviyesi yüksek.
Le taux de CO2 est élevé.
Dinitrotol ve yanmamış karbondioksitin ayrıştırma analizi gösteriyor ki...
L'analyse du dinitrotol et du CO2 non consumé révèle...
Donmuş karbondioksit çözülünce gaz olur, su değil.
De la carboglace. Le CO2 se transforme en gaz invisible, il n'y a pas d'eau.
CO2. Elektrik devrelerinden gelen soluduğumuz temiz hava.
Du CO2, de l'ozone qui vient des décharges électriques...
Aslında bir filtre.
c'est un filtre qui rejette le CO2... et recycle l'O2, comme une plante.
Hadi gazı şimdi fışkırtalım, CO2 alıcıları, engelleyicileri ile Dr, Faraday, Sanırım buna bakmalısınız,
Dr Faraday, vous devriez jeter un œil là-dessus.
Sen burada kal.
Je charge le dernier filtre de CO2. Un instant.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]