Destiny traducir francés
535 traducción paralela
Biliyordum, kaderin karşına çıktı yaşlı Snaporaz!
Je le savais. Ton destiny s'est accompli, mon vieux Snaporaz!
Destiny, senin söylediklerini takip ettiğimi bilmeni isterim.
Destiny, ça m'a ému ce que tu as dit.
Destiny.
Destiny.
Destiny, Claire, iyi görünüyorsunuz.
Destiny, Claire, Vous allez bien.
Destiny Gölü.
Le lac Destinée!
Destiny Gölü, Idaho!
Lac Destinée, dans l'Idaho!
Destiny Gölü'nde balığa çıkan iki sıkı dost her şeyden uzakta.
En copains, on part pêcher au lac Destinée, loin de tout.
Destiny Gölü'ne sadece birkaç gün uzaklıktayız.
On n'est plus qu'à deux jours du lac Destinée.
İstersen, Destiny Yolu'na dek her mola yerinde durabilirsin.
Tu choisiras où nous ferons étape d'ici jusqu'au lac Destinée.
- Destiny.
- Destiny. - Chyna.
Destiny, China ve "E" siz Jo'yla bir işivardı.
Elle avait rendez-vous avec Destiny, Chyna et Jo, sans "e".
- Flörtini. - Destiny yaptı.
Flirtini.
Hayatım, benim flört edecek değil hemen yatacak birine ihtiyacım var.
- Une recette de Destiny. - Le Flirtini, c'est fini. Je veux du Baisetini.
We'll become the masters of our sexual destiny.
Je parle de prendre en main notre destinée sexuelle.
- Ne, Destiny's Child mısın?
T'es pas bien.
Yemin et. Sağ elini kaldır ve "Destiny's Child grubu dağılsın ki bu yaban mersinlerini saymayacağım" de.
Dis : j'accepte que mon groupe préféré de chanteuses se sépare si je me mets à compter les myrtilles.
Jennifer Lopez'inki Destiny's Child'daki hatununkinden daha küçük!
Jennifer Lopez avec les Destiny's Child dans mon lit!
"bridge across destiny"
"Destinée et croisée des chemins."
- "Destiny's child" mı?
- Destiny's Child?
Eğer bi Destiny's Child klibinde kanunlardan bahsedilseydi, suçları durdurabilirdik.
Il n'y aurait plus de criminalité s'il y avait des lois dans les clips de Destiny's Child.
- Kader. Destiny.
- Au destin, à la fatalité.
Torquemada diyor ki, lanet gardiyanlara da hap vermeye başlayacakmış adamım!
Torquemada dit qu'il va filer du destiny à ces putains de matons aussi, mec!
Evet, bunlar tamamen sizindir, Destiny's Child grubu.
Ouais, elles sont à vous, Destiny's Child.
Bunu yapmıyorum, fakat bu ülkenin Manifest Destiny * tarihi galakside de devam edemez. ( EN : * ekşisözlük'te 2., 5. ve 8. maddeler ) Özellikle bunun tüm gezegenden saklanarak yapıldığı düşünülürse.
Non, je ne le fais pas, mais l'histoire de ce pays au destin évident ne peut pas se propager au reste de la galaxie, d'autant plus que tout ceci se fait dans les dos de la planète entière.
Destiny konuştu.
Elle a besoin de moi. La Destinée a parlé.
Desi, sakin ol.
Destiny, calmos.
Juergen Ballenbacher Destiny Haskew ve Arkadaşı Tanıklar 7,8 ve 9.
Juergen Ballenbacher - Destiny Haskew et amie
Destiny'nin arkadaşıyla tanışmanı istiyorum.
Je veux que tu rencontres cette jolie...
Ama Destiny geç kalktı. Bu yüzden evi senin düzenlemen gerekecek.
Destiny s'est levée en retard, alors tu nettoieras.
Bak ne diyeceğim...
Quelque chose comme "Apple" ou "Destiny's Child". J'ai une idée.
Destiny Meleği bahsediyordu olduğunu Biliyorsun, bu mücadele olabilir.
C'est peut-être la bataille dont parlait l'Ange du Destin.
Destiny, buraya.
Destiny, là.
Destiny.
Destinée.
Destiny, bekle.
Destiny, attend.
Bak, gerçek adım Destiny değil.
Mon vrai nom n'est pas Destiny.
Hayır yani Destiny bize bulana kadar.
Non, je veux dire avant que Destiny nous trouve.
Bak, bunu anlattığım için ölebilirim ama onun adı Destiny değil Patty.
Écoute, je pourrais mourir pour te l'avoir dit, mais son nom n'est pas Destiny. - C'est Patty.
- Destiny!
- Destiny!
Kader veya Semavi falan olması gerekmiyor muydu?
Ce ne serait pas plutôt Destiny ou Celestia?
- Destiny.
Destiny.
- Tamam.
- Destiny's Child.
Bir zamanlar bir dansçıyla çıkmıştım.
Je suis sorti avec une danseuse. Destiny.
Destiny... Gerçek adı Glitter'dı.
Son vrai nom, c'était Glitter.
Destiny ( Kader )...
"Le Destinée."
Icarus gibi bir gezegen olmadan Destiny'e geçit açmak için.
Contacter le Destiny sans une planète de type Icarus.
Destiny, sen...
- Destinée, tu as...
Destiny, Moody.
Destiny, Moody.
Moody, Destiny.
Moody, Destiny.
- Destiny's Child.
Tu crois?
Destiny...
Destiny...
Şu andan itibaren, Destiny'nin komutasını üstleniyorum.
A partir de maintenant, je prends les commandes du Destiny.