English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ D ] / Dilg

Dilg traducir francés

59 traducción paralela
HOLMES, ELEMANI LEOPOLD DILG'İ KUNDAKÇILIKLA SUÇLADI!
HOLMES ACCUSE LEOPOLD DILG!
DILG CİNAYETLE SUÇLANIYOR!
DILG ACCUSE DE MEURTRE!
DILG'İN İDAMI İSTENİYOR
PEINE DE MORT POUR DILG?
DILG KAÇTI!
DILG S'EVADE!
- Git buradan Dilg.
- Sortez, Leopold Dilg.
Dilg, ne işin var burada?
Que faites-vous ici?
Konuşmalar, dilekçeler. Nerede bir isyan olsa, Dilg orada.
Faisant signer des pétitions, au centre des rouspétances.
- Dilg davası hakkında...
- Votre opinion sur l'affaire Dilg.
- Dilg kaçmış.
- Dilg s'est échappé?
Herkes Leopold Dilg'in peşinde. Nefret ediyorum.
Je ne supporte pas qu'on s'acharne après Dilg.
Sanırım Dilg'in avukatısın.
Vous êtes son avocat?
Ama Dilg, masum birine avukat gerekmez diyor.
Il dit qu'il est innocent et qu'il n'a pas besoin d'avocat.
"Dilg yaptı" der.
Il accuse Dilg.
Dilg kaçar, çünkü ümitsizdir.
Dilg s'échappe car il n'a aucune chance.
Dilg'in peşinde. Açıkça belli ediyor.
Il veut la peau de Dilg.
Dilg kaçtı.
Dilg s'est échappé.
Leopold Dilg.
Leopold Dilg.
- Dilg.
- Dilg.
Onu bu jüriye teslim edersem, Dilg'in yaşama şansı kalmaz.
Si je le ramène au jury, sa vie ne vaut pas cher.
- Bana ne. Burada kalamaz.
- Dilg ne peut pas rester ici.
- Varsa yoksa Dilg denen adam. - Dilg mi?
Il vont encore parler de Dilg.
Dilg davasını duydunuz mu?
L'affaire Dilg, vous connaissez?
Dilg'in kokusunu aldılar.
Ils ont flairé Dilg.
- Dilg, in aşağı.
- Descends Dilg!
Çıkar o sakalı Dilg.
Enlève cette barbe, Dilg.
Leopold Dilg!
Leopold Dilg!
Sherlock Holmes, sence o sakallı Leopold Dilg, öyle mi?
Sherlock Holmes! Tu crois que c'est Dilg avec une barbe?
- Holmes resim çektiriyor. Dilg'in caniliğini hatırlatıyor.
- Holmes a convoqué la presse... pour les dresser contre Dilg.
Bay Dilg bilmeli, adalet yanıltılamaz.
Quant à Dilg, la justice ne sera pas déçue.
Dilg'in darağacında resmi çekilmeli.
Dommage que ce ne soit pas la pendaison de Dilg!
Sen. Dilg olduğunu biliyordun.
Vous saviez que c'était Dilg?
Bütün o yalanlar, ilgi, hepsi Dilg için.
Tous ces mensonges, c'était pour Dilg.
Dilg masum, avukatların buldukları deliller ne derse desin.
Dilg est innocent, malgré les apparences... et votre justice aveugle.
DILG'İN SAKLANDIĞI YER BULUNDU!
LA POLICE A RETROUVE DILG!
Dilg'i eve ne zaman sakladınız?
Vous le cachiez depuis son évasion?
Dilg yıllardır oradan yumurtalı alır!
Dilg l'achète comme ça, depuis toujours.
Profesörün borşu Dilg için aldığını mı söylüyorsunuz?
Vous insinuez que le professeur l'a acheté pour Dilg?
Diyorum ki, profesör kim için aldığını bilmiyordu, ama siz biliyordunuz.
Il ne savait pas pour qui. Il ne connaissait pas Dilg. Mais vous, si.
Dilg'i nasıl tanıdınız?
Comment l'avez-vous reconnu?
Dilg'i daha önce hiç görmediniz mi?
Vous n'aviez jamais vu Dilg?
Dilg evimdeydi. Devam edin.
Dilg fut trouvé ici.
Dilg'in kaçması kanuna aykırıydı.
Dilg est un hors-la-loi.
Ama Dilg şu anda içeri girse...
Mais si Dilg entrait ici...
Düşünüyordum. Siz burada tanışsaydınız, Leopold Dilg aranıza girmeseydi.
Je pensais... à vous deux, ici, cet été, sans Leopold Dilg entre vous.
- Sonunda gerçeği gördünüz.
- Vous êtes convaincu pour Dilg?
Bracken yaşıyor. Dilg niye hapse girsin?
Si Bracken est vivant, pourquoi conduire Dilg en prison?
Neden hep o taviz veriyor?
Mais Dilg doit faire toutes les concessions.
- Dilg için tuzak.
- Un piège pour Dilg.
Holmes Dilg'den kurtulsun diye.
En accusant Dilg, il pouvait s'en débarrasser.
- Dilg ve Bracken ikisi de...
Dilg et Bracken sont...
- Dilg! - Tamam, bu o.
Dilg.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]