Eme traducir francés
75 traducción paralela
Bob'un sizlere bu gece özel bir mesajı var 151. Tugay'dan herkese.
Bob va lancer un appel a tous les anciens de la 1 51 eme Division.
Eddy'nin de dediği gibi bu şarkı, 151. Tugay için.
Comme Ed l'a dit, cette chanson est dedie a la 1 51 eme Division.
Çalışma karşılığı ödeme almak aşağılayıcı birşey. Çalmak daha iyi, daha hareketli.
Mescal l'éme mieux volé, cé plou excitant!
İş yerleri 80. kata kadar olan bölümdeler.
Non. Les bureaux ne vont que jusqu'au 80 eme étage.
Günlerden 29 Haziran Çarşamba. Tanrı'nın takviminde 103. yıl.
Il est éxactement 10 h en ce mercredi 29 juin de la 103 éme année de notre seigneur.
20. YÜZYIL SAVAŞLARI
LES batailles DU XX EME siècle.
Benim şeyimi eme bilir misin?
Tu me taillerais une pipe?
17. kez hastalık nedeniyle işe gelmiyordu.
C'était la 17 eme fois que l'actrice s'absentait.
AIetini eme eme bitiremiyorum!
Je ne me lasse pas de son engin!
İkinci sezonu tamamlayan Hogan's, Nielsenlere göre 17. sırada.
A la fin de la 2eme saison, Hogan's est arrive 1 7 eme a l'audimat.
Tamam, çabuk toplanıp ikinci postaya geçelim.
Ok, on se dépêche pour empaqueter tout ça et on bouge au 2 eme poste.
20. kattan buraya nasıl indin?
Comment es-tu descendu si vite du 20 eme étage?
Ama tutumun.
Mais ton attitude pose prob eme.
Yarbay Karel Klapalek komutasında, vatanları için takdire değer bir şekilde savaşırken,... yaşamını yitiren 779 Çek ve Slovak askerine adanmıştır. 1941 sonbaharında, Libya limanı yakınlarındaki Tobruk'ta, inanılmaz bir başarı gösterek, bulundukları bölgeyi uzun süre boyunca savunmuşlardır...
Avant tout aux 779 soldats du 11 eme bataillon d'infanterie tchécoslovaque - dit Oriental, qui sous les ordres du Lieutenant-colonel Karel Klapalek, a l'automne 1941, ont défendu avec succes leurs positions
- Özür diıeme.
- Ne t'excuse pas.
Güzel, Dinle, zamanını kaçırma olayıyla ziyan eme, çünkü o suçlamalar hiç bir yere gitmeyecek
Ne perdez pas de temps avec l'enlèvement, ce chef d'accusation ne disparaîtra pas.
Selam Don Eme.
Bonjour, M. Neme.
Ne olacak Don Eme?
De quoi as-tu besoin, Neme?
Krizin sana çok zarar verdiğini sanmıştım Don Eme.
La crise a quand même du bon, M. Neme.
Haftaya görüşmek üzere Don Eme.
À la semaine prochaine, M. Neme.
Sikimi eme eme kurutacak. Görürsünüz.
Elle va sucer ma trompe à sec. Mate ça.
Lise ikidesin değil mi?
étudiant de 2 eme année, hein?
Çünkü sen kendi kendini Garry'nin 57. caddedeki lanet ofisine atmadıkça, anlaşma olmayacak.
Car à moins que tu attaches Garry à son putain de bureau A la 57 eme rue Cette affaire n'est pas prés.
La M'e hoş geldin.
Bienvenue à La Eme.
Seni de La M'i de sikeyim.
Je t'emmerde et j'emmerde La Eme.
73. sokaktaki tahtının üzerinden.
C'est tellement simple pour toi de ton royaume sur la 73 éme et le parc.
Biz üçüncü sıraya yükseldik. Ve bu tamamen senin, hızlı cerrah dikişin sayesinde.
Toi et moi, 3 eme place et tout est en l'honneur de ton tu sais, de ton kit rapide a couture
Üniversite bir terk.
La 6 ° eme
Birinci tabur, ikinci bölükten bir piyade onun çıplak fotoğraflarını getireceğine yemin etti.
Un type du 1 er Bataillon du 2 éme d'Infanterie... a juré de lui trouver des nus de l'acteur.
"SONU GELMEYEN SAVAŞ" İkinci Bölüm
LA GUERRE SANS FIN - 2 ÉME PARTIE
Ne zaman birşey pişirecek olsa üçüncü derece yanığı olacaktı!
elle ferait des brûlure au 3 éme degré rien qu'à cuire des oeufs.
21. yüzyılda neden hala ihtiyacımız olduğunu sorabilirsiniz.
Vous vous demandez à quoi il peut bien servir au 21 éme siécle.
Custer Yedinci Süvari Alayının komutanı olduğunda,
Quand Custer prit les rênes de la 7 éme cavalerie,
Hays Kalesi, Kansas Yedinci Süvari Alayı Karargahı
Fort Hays, Kansas Quartier général de la 7 éme cavalerie
51.inci yüzyıl.
Au 51 éme siècle.
Evet, 4. katta.
- Ouais, il est au 4 éme.
Hadi ama Don Eme.
Je constate qu'à chaque nouvelle visite, tu te plains un peu plus.
18. yüzyılda inşa edilmiş, olayın acayip tarafı rahipler tarafından olması.
Il a été construit au 18 éme siècle, ce qui est étrange. Par des moines.
- Öyle mi?
Il a été construit au 18 éme siècle, ce qui est étrange. Par des moines. C'est ça
İşten gelmiştim her zamanki gibi asansörle 4. kata çıktım.
Je suis rentré chez moi après le travail, j'ai pris l'ascenseur jusqu'au 4 éme étage comme d'habitude.
Seni kumarhanenin 10. katında bulan bayan atlamak üzere olduğunu söylemiş.
La femme qui vous a trouvé au 10 éme étage du casino a dit que vous étiez sur le point de sauter.
9. karakoldaki adamlarımızı hesaba katmamışlar. Onu tutuklamışlar.
sauf nos gars dans la 9 éme zone, ils n'étaient pas au courant, Ils l'ont arrêté.
Wapi Eagle Kumarhanesi'nin 10. katındaki inşaat halindeki odadan.
La chambre en travaux au 10 éme étage du Casino Wapi Eagle.
10. kata.
10 éme étage.
10. kata belki de.
Peut-être au 10 éme étage?
Kadın dördüncü sınıf öğretmeni. Ve kapının önünde Mercedes S-Class araba vardı... 2007 model gibi görünüyordu.
C'est une enseignante de 4 éme, et il y a une s-class... dans l'allée.
Biliyorsun öğrencilere arkamı dönüyorum.
Vous réalisez que je suis debout dans une salle remplie d'élèves de 7 éme.
Bir ne?
Émé-quoi?
18. cadde üzerinde bir klinik.
C'est une clinique du 18 éme et je ne sais pas pourquoi.
Sekizinci sınıf fen?
La classe de science de 4 éme?
Dert eme.
Ne vous inquiétez pas.