Felicia traducir francés

Felicia- -

Felicia...

Janice? - Felicia?

Janis, Felicia,

Düşman bir casusluk örgütü üyelerinden Felicia Vabar kuryelerden birinin yolunu keserek kuryenin taşıdığı parçayı çaldı.

Felicia Vabar, membre d'un réseau espion ennemi, a intercepté un des coursiers et son transparent lui a été volé.

Felicia Vabar'ın peşinde olduğu ikinci parça burada muhafaza ediliyor.

Le 2e transparent, celui que Felicia Vabar convoite, est ici même.

Felicia yanındakilerle tam 10 : 30'da gelecek.

Felicia arrivera avec les siens à 10h30 précises.

Parçanın kasa dairesi dışına çıkarılış şekli Felicia Vabar'ın gözükara planının aynısı.

Le transparent qu'il a tiré depuis la salle des coffres est le même que celui que Felicia Vabar cherche à se procurer.

Felicia?

Felicia?

Felicia, orada mısın?

Felicia, vous êtes là?

Felicia.

Felicia.

- Hoşçakal Felicia.

Au revoir, Felicia.

İngiliz şiirinin en iyi isimlerinden sayıldığını bilmiyorsun.

Vous ignorez que Felicia Heymans est l'un de nos plus grands poètes anglais.

Dinle Felicia. Çabuk dönerim.

Je ne serai pas long.

Felicia, döndüğümde seni bu yatakta istiyorum.

Félicia, je veux retrouver ton cul dans ce lit à mon retour.

Jill, Felicia.

Jill, dis bonjour à Félicia.

- Bebeğim. Felicia'ya merhaba de.

- Salut, dis bonjour à Félicia.

Felicia, iyi bir kuaför olduğunu söyledi.

Félicia dit que vous êtes un très bon coiffeur.

Felicia hayatının çok zor bir döneminde.

Félicia est à un moment très difficile de sa vie.

Felicia dükkanınla çok ilgileniyor.

Félicia semble s'intéresser à votre salon.

Ya Felicia?

Et Félicia?

Jackie, Felicia'ya merhaba de.

Jackie, dis bonjour à Félicia.

Felicia.

Félicia!

Felicia.

Félicia...

Jackie, Felicia.

Jackie, Félicia.

Felicia alışveriş yapar, saçını yaptırır.

Félicia n'a rien à faire que de se faire coiffer.

Lester, Felicia'yı terk etti.

Lester a quitté Félicia.

Felicia'nın annesi, Kevin'in karısı değil.

Pas la mère de Félicia. Pas la femme de Kevin.

Selam, Felicia. Ne haber?

Felicia. ça va?

Felicia henüz dışarı atmadı.

Felicia m'a pas encore jeté.

Felicia ve Melody bensiz daha mutlular.

Felicia et Melody seront mieux sans moi.

Bugün bizimle birlikte olmak için zaman ayırmanız bizi çok sevindirdi.

Merci, Felicia, d'avoir pris le temps d'être avec nous aujourd'hui.

IKasabamızın en seçkin adamı... yani kadını ya da insanı, Felicia Alden için büyük bir alkış lütfen.

Applaudissons bien fort le plus éminent... membre... heu, personne, du conseil municipal, Felicia Alden!

Clyde ve Felicia mı geldi?

C'est Clyde et Felicia?

Felicia, sorun nedir?

Felicia, qu'y a-t-il?

Haydi eve gidelim, Felicia.

Rentrons, Felicia.

Tanrı aşkına Felicia, keser misin?

Je t'en supplie, arrête!

Felicia yüzünden, değil mi?

C'est Felicia?

Clyde, Felicia`nın garip hayaller gördüğünü söylüyor.

Clyde dit que Felicia a des visions.

Zavallı Felicia.

Pauvre Felicia.

Zavallı Felicia mı? Bütün öğrencilerimin anneleriyle konuşmuş.

Elle a parlé aux mères de tous mes élèves.

Felicia, sakin ol.

Felicia, calme-toi.

Felicia öldü!

Felicia est morte.

FELICIA : New York'ta ne yapıyorsun?

Que fais-tu à New York?

FELICIA : İçki ister misin? DAVID :

Tu prends un verre?

FELICIA : Hala daha cin mi içiyorsun?

Tu bois encore du gin?

FELICIA : Senin alışkanlıklarını unutmuşum.

J'ai attrapé ton habitude.

İki sigara içiyorsun, Felicia.

Tu fumes deux cigarettes, Felicia.

FELICIA : Ve bizim tiyatrodan da uzak dur.

Et éloigne-toi de ce théâtre.

Belli ki Bayan Felicia Heymans'ın

Petite ignorante!

Dennis, Felicia çok güzel görünmüyor mu?

Félicia est superbe, n'est-ce pas?

FELICIA :

Tu es trempé.

FELICIA :

Attends.