Fest traducir francés
50 traducción paralela
Belki de ölüyor ve hepsi benim suçum.
Elle est peut-étre mourante, et ( fest ma iaute.
Em teyze, sensin!
Tante Em, ( fest toi!
Eleme turları bitti ve geleneksel Bahar Kayak-fest Yarışı'nın başlama vakti geldi.
Les qualifications sont finies. Voici l'heure de la compétition printanière et annuelle de ski.
"Hoşlantı festivali" ni bölmekten nefret ederim, ama suç zamanını durdurma zamanı!
Je déteste pour casser vers le haut "comme-fest," mais il est temps principal pour le crime-temps!
- Fest, auf Grund...
- Fest, auf Grund...
Gemim auf Grund, fest.
mon bateau auf Grund, fest.
ve Das Mexi-Fest.
Et Das Mexi Fest
Bu hafta sonu Christfest başlıyor. Orta batının en büyük katılımına sahip tek hıristiyan festivali.
Samedi, y a la Christ Fest, un grand rassemblement chrétien.
Christfest 2003'e hoş geldiniz!
Bienvenue à la Christ Fest 2003.
Beyler, biz Faith Plak'danız Christfest'de gösterdiğiniz performansdan oldukça etkilendik.
Faith Records a adoré votre performance à la Christ Fest.
- "Men's Fest Fitness." - "Men's Fitness" mı?
- "Men's Fitness". - "Men's Fitness"?
- Biraz moo-fest'e benziyordu.
- Un peu comme une fête de vaches.
Gece de kutlamalarımız var. Herkes bu gece kuzgunlu festivaline davetli.
En tant que président indien, je vous invite à faire la fête à la Rave-N Fest.
Kuzgun festivali mi?
À la Rave-N Fest?
Kuzgun festivalinde sana bayılacaklar.
Ils vont t'adorer à la Rave-N Fest.
Elinde bir silah var ve kuzgun festivali kostümü giyiyordu.
Il était armé. Il allait à la Rave-N Fest.
Kuzgun festivali mi?
La Rave-N Fest?
Evet, Hippi Müzik Fest 2005'e hoş geldiniz!
Ok! Bienvenue à Hippie Jam Fest 2005!
Şenliklere iki hafta zamanımız ya kaldı ya kalmadı şurada.
Il reste 2 semaines avant les fest vités
Eskiden olsa... 31 FEST 2006...
J'avais l'habitude de : "la fête de la branlette 2006!" vous savez,
Klasik Jeff şenliği.
La Jeff Fest habituelle.
Aynen öyle. Jeff'in şenliği olmak zorunda değil.
Exactement, la Jeff Fest est pas obligatoire.
L.A.'a geri dönmüş çünkü dramatik kısa filmi festivale kabul edilmiş.
Elle est revenue à Los Angeles parce que son film a été accepté pour la "L Fest"
Hank fest, ismi daha kesinleşmedi.
La "Hank-Fest". - Un super nom.
Bayanlar be baylar, 2012 Taraftar Festivaline hoşgeldiniz.
Mesdames et Messieurs, bienvenue au Fan Fest 2012!
Yapayalnız zavallı bir serseme Vahşi Batı Chili Festivali'nden bahsetmedin.
Ce n'est pas très gentil. Ne pas parler du Wild West Chilli Fest à un pauvre idiot perdu.
- Fairway müzik festivali hafta sonu, değil mi?
Le Fairway Music Fest est ce week-end, n'est ce pas?
- O, şey... bu gece Fairway festivalinde çalışıyor.
Il, heu... il doit travailler au Fairway Fest ce soir.
- Fairway festivalinde Laurel'in biraz bozulduğunu biliyorum.
Je sais que les choses on été un peu tendu avec Laurel à la Fairway Fest.
- Tatlım, Fairway festivalinde olanlar için üzgünüm.
Chérie, je suis désolé pour ce qui s'est passé au Fairway Fest.
- Hayır, Fairway festivalinde.
Non, a Fairway Fest.
Değil yakın zamanda. Lentz itibaren up, Bu buralarda fest bir sosis.
De Lentz aux grands patrons, c'est la fête à la saucisse par ici.
- Evet. Rönesans Fest.
- Ouais, un fest Renaissance.
"Fest"?
"Fest"?
Seni Metal-Fest'e, Metal-Mania'a Hedonism II in Jamaica'ya davet ettim.
Je t'ai invité au Metal Fest, Metal-mania, hédonisme en Jamaïque.
Metal-Fest'e gitmek istemiyor!
Il ne veut pas aller au Metal Fest!
Tamam, başlıyoruz. Bir, iki.
Sans aucun doute, la meilleure performance de notre carrière c'était au Jazz Fest.
Çalarken, "Tanrım, gerçekten buraya ait miyiz?" diye düşündüğümü hatırlıyorum.
J'étais honoré parce que toute la musique était tellement réelle. Combien d'années, le Jazz Fest? Je pense, genre, 1969 pour le premier Jazz Fest.
Jazz Festivali ne zamandan beri yapılıyor?
Jazz Fest devait se passer d'abord en 1960.
Neredeyse hepsiyle.
Tu es allé à combien de Jazz Fest?
Büyük Elma Reçeli Festivali'ne hoşgeldiniz.
Bienvenue au Jam Fest de New York.
Bobby'nin eski Crab-Fest tişörtü.
Le vieux t-shirt du Festival des Crabes de Bobby.
Takvimimi bile planlayamıyordu ama bunu pek güzel planlıca doldurmuş.
Elle ne pouvait pas s'occuper de mon agenda, Mais cette merde de fest elle prévoit tout dans sa vie.
"The Grand Booty Fest Hotel" için çekimlere yarın başlayacaklarmış.
Le tournage de Gros Bout-dapest Hotel commence demain.
"Baltalı Adam Festivali" büyük bir olaydır, Cami.
Axeman's Jazz Fest est une grosse affaire, Cami.
Ama yüzlerce yıl önce Kral Herod'un masumları katlını anmak ıçın düzenlenen festıvalle başlamıştı.
Mais il y a des centaines d'années, au début, c'était un jour festif en souvenir du massacre biblique d'innocents par le roi Hérode.
Jazz Festivali'nde güzel vakit geçirmiştik.
On s'est bien amusés au Jazz Fest.
Bir saat içinde Waikiki Yemek Festivali'nde olamazsam Simmy'nin Karides Kulübesi yerimi kapar.
Si je ne suis pas au Waikiki Food Fest dans l'heure, Simmy's Shrimp Shack va prendre ma place.
Lastikler aşınmış.
Der Reifen steckt fest.
Çok ünlü oldu ve bana göre süreç söyle işledi.
Les Neville Brothers ont toujours fermé le Jazz Fest depuis la mort du Professor Longhair.