Geciktim mi traducir francés
76 traducción paralela
Geciktim mi?
Je suis en retard.
Merhaba, Lucy! Geciktim mi?
- Salut Lucy!
Geciktim mi Esther? Özür dilerim. Uyuyakalmışım ve...
Désolée du retard, je m'étais endormie.
Geciktim mi?
Je suis en retard?
- İşte geldin. - Geciktim mi?
- Vous voilà.
- Oh! - Merhaba sevgilim. Geciktim mi?
Je suis en retard?
Geciktim mi küçük Yue?
Suis-je en retard Petite Yue?
- Merhaba. Geciktim mi?
- Bonjour, tout le monde.
Kaçırdım mı? Geciktim mi?
Je suis en retard?
- Geciktim mi?
- Alors?
Geciktim mi?
Il est tard?
- Geciktim mi? - Elbette hayır.
- Je n'arrive pas trop tard?
- Geciktim mi, Joe?
- Je suis en retard?
- Geciktim mi?
- Suis-je en retard?
- Geciktim mi?
Je suis en retard?
Merhaba. Geciktim mi? Önemli bir açıklama kaçırdım mı?
- J'ai raté quelque chose?
Üzgünüm, geciktim mi?
Désolé, suis-je en retard?
Geciktim mi?
Suis-je en retard?
- Seni yemeğe götürmek için geciktim mi? - Hayır.
C'est trop tard pour déjeuner?
- Kahvaltı için çok geciktim mi?
- Trop tard pour le petit-déj'?
Biraz geciktim mi yoksa?
Je me suis laissée emporter?
Selam, millet. Geciktim mi?
Bonsoir, je suis en retard?
Geciktim mi?
Salut.
- Geciktim.Geciktim mi?
- Je suis en retard.
Geciktim mi?
Attendez!
Geciktim mi?
Hey, Suis-je en retard?
Bu yüzden... Geciktim mi?
Je suis en retard?
Merhaba Bayan Watson. Geciktim mi?
Suis-je en retard?
- Ne için geciktim? - Ne için mi?
En retard pour quoi?
- Geciktim mi?
- Je suis en retard?
- Neden geciktim, öyle mi?
Je suis en retard?
Dün gece çok geciktim diye mi?
Parce que je suis rentré tard?
Connie, ne bu şimdi? 20 dakika geciktim diye mi?
Connie, je n'avais que 20 minutes de retard.
Charlie Brown'ın aylak öğretmeni gibi konuşuyorsun. Niye mi geciktim?
On dirait le professeur de Charlie Brown!
Bu yüzden mi yemeğe geciktim?
C'est pour ça que mon dîner est fichu?
- Geciktim, isim uzun sürecek mi?
- Je suis pressé, c'est encore long?
- Birkaç dakika geciktim diye mi?
Pour quelques minutes de retard? Pas quelques minutes.
- Merhaba dostum. Geciktim mi?
Salut, vieux.
Pekala. Ben kendim de biraz geciktim, değil mi?
Je suis en retard, moi aussi.
Geciktim, değil mi?
Je suis en retard?
- Üzgünüm geciktim. - Etkileşim mi?
- Désolé d'être en retard.
Çok geciktim, değil mi?
Je suis vraiment en retard, hein?
Geciktim mi?
- Je suis en retard?
- Geçiktim mi?
- Je suis en retard?
- Bir oda için çok geciktim değil mi?
- Trop tard pour une chambre?
Aslında biraz geciktim Leland, bekleyebilir mi?
Oui, à peu près.
- İki gün geciktim mi?
- 2 jours?
- İki saat mi geciktim?
- C'était deux heures?
Telefon faturamı ödemekte birkaç milisaniye geciktim diye seks hattımı devralıp kimliğimi çalman dürüstçe bir hareket mi sence?
C'est loyal selon toi que juste parce que j'ai eu un millième de seconde de retard sur le paiement de ma note de téléphone tu ais pu hériter de ma hotline et voler mon identité?
Biraz geciktim değil mi?
Je suis en retard, n'est-ce pas?
Tanıtmakta geciktim değil mi?
Mes salutations sont un peu tardives, n'est-ce pas?