Gente traducir francés
120 traducción paralela
Sen hiç bir melek veya bir hanımefendi görmedin.
Tu n'as jamais vu d'ange. Ni de gente dame.
Korkma, tatlı bayan. Sana tacizde bulunmayacağım.
Point n'insisterai-je, gente Dame.
- Güzel ülkenin güzel hanımefendisi.
- Une gente dame pour un beau pays.
Sayın nazik bayan, en samimi özürler burada ne yaptık için.
Chère gente dame, sincères excuses pour nos actions.
Metin ol, kadın.
Courage, gente dame.
Kibar bayan, söyleyeceklerim kulaklarınıza göre değil.
Gente Dame, n'écoutez pas ce que je dis.
Dele comida para la gente.
Dele comida para la gente.
Ve de savaşta daima yanımda taşımak üzere
Et de m'envoyer un gage de votre gente considération
Güzel bayan, ben hizmetkarınız Camelot'lu Sir Lancelot.
Gente dame, je suis votre humble serviteur, Lancelot de Camelot.
Buyurun, hanımefendi.
Votre carrosse, gente dame.
Daha önce sadece arkadaşım olan bir kadın olmamıştı.
J'ai n'ai jamais eu d'amie de la gente féminine.
Her şeyden önce cinsiyetine duyduğum saygıdan dolayı, verdiğin karşılığa cevap vermenin cezbediciliğine karşı koyacağım.
Je vais résister à la tentation de te clouer le bec pour montrer mon respect envers la gente féminine.
Lütfen cinsime karşı göstereceğin tek şey bu olsun!
Fais attention de ne rien montrer d'autre devant la gente féminine.
- Leydim.
- Gente dame.
- Leydim.
- Gente Dame.
Kale biraz ötemizde leydim.
Mes yeux perçoivent le château au loin, Gente Dame.
Leydim?
Gente Dame?
Leydim!
Gente Dame!
Ne oldu böyle birden bire? Sizi ne kadar çok sevsem de...
90 minutes aujourd'hui aprés le déjeuner, j'attends une explication... mìme si je t'admire et t'adore, contrairement á la majorité de la gente masculine.
Gerçi bir bakirenin nadiren bu kadar asil bir koca bulabildiğini kabul ediyorum.
Jamais gente demoiselle n'a plus belle occasion de s'unir à si noble époux.
Tıbbi çevre bu tarz sayımları geçerli saymaz.
La gente médicale qualifierait ça d'anecdotique.
- Ah, tatlı, yumuşak kalpli Marge.
Gente Marge au doux coeur.
Teşekkürler, nazik hanımefendi.
Merci, gente dame.
Nazik hanımefendi mi?
"Gente dame"!
10 yaşıma geldiğimde kadınların bana karşı olan cazibesi annemi biraz kaygılandırıyordu.
Avant mes dix ans... l'attirance que la gente féminine avait pour moi... était devenu un souci pour ma mère.
İçeri bakın ve efsanevi yaratıkları gözlerinizle görün.
Gente demoiselle, admirez ces bêtes légendaires.
Sen de bende aynı izlenimi bırakmıştın, Sayın Leydim.
Et vous me faites la même impression, Gente Dame.
Açıklayamam! Saygın bir hanım gibi yetiştirildim.
J'ai été éduquée en gente demoiselle.
Hayır! Kararları halk verir...
La decision et de la gente.
E chi e questa gente? "Kim bunlar?"
"Qui sont ces gens?"
- Leydim.
- Gente dame...
Lütfen karakterinize bağlı kalın soylu genç kız.
Restez dans le personnage, gente mie.
Yıldız göbeği mi?
Une gente?
Teşekkürler, Leydim.
Merci, gente Dame.
Çocuklar, orada işçi olarak yetiştirildi ve kadınlar hakkında hiçbir şey öğrenemeden büyüdüler.
Ils sont élevés pour devenir forts, mais n'ont aucune notion de la gente féminine.
İncil sadece gerçekleri anlatır saygıdeğer leydim.
La Bible ne fait que rapporter la vérité gente dame.
İzninizle, kardeşime hoşgeldin demeliyim.
Pardon gente dame, je dois saluer ma sœur.
- Yaralandınız mı leydim?
- Etes-vous blessée gente dame?
Bağlılığımın sonu yok leydim.
Mon dévouement est sans limites gente dame.
Bu dansı bana lütfeder misiniz?
M'accorderez-vous une danse gente dame?
Bahsederdi sayın leydim ama sanırım benim doğumumda üzücü bir nokta varmış.
Elle l'aurait fait gente dame, mais quelque tristesse s'est mêlée à ma naissance.
Ve birçok babanın davranışlarını izleyebilmeniz... için bol vaktiniz oldu, değil mi?
Et il vous a été donné à maintes reprises l'opportunité... d'étudier la gente paternelle, n'est-ce pas?
Partinin tek kadını olarak sana güveniyorlar.
Ils comptent sur toi pour représenter la gente féminine.
Hanımım, şan olmadan da yiğitlik için bir fırsat doğabilir.
Gente dame, un jour ce courage-là sera reconnu.
İyi haberlerim var mileydi.
Bonne nouvelle, gente dame.
Hey, bayan!
Gente dame!
Ve şimdi küçük hanım, bu dansı bana lütfeder misiniz?
Et maintenant, gente dame, m'accorderiez-vous cette danse?
Şimdi, Sam.
Ce serait trahir toute la gente féminine.
Ne millet ama!
Que gente!
Vazonu kırdım.
J'ai brisé votre vase, gente dame.
İlgimi çektiniz.
Bonjour, gente dame.