English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ G ] / Gould

Gould traducir francés

224 traducción paralela
Gould'ları, Astor'ları, Vanderbilt'leri göreceksiniz.
Oui, mais combien me paierez-vous?
"Elmas Jim" Brady, Lillian Russell. - Lillian Russell mı? - Evet.
Vous aurez une première comme on n'en a jamais vu... avec les Gould, les Astor et les Vanderbilt...
Bay Vargas, bu Chief Gould.
Chef Gould, M. Vargas.
Chief Gould... 2. katın düğmesine basın, ben sizi yukarda karşılarım.
Chef Gould... Appuyez juste sur le 2. On se retrouve en haut.
- Ve Gould'dan da.
- Et à Gould.
Elimizde ne kadar Gould Campbell kaldı, Stevens?
Combien de ce Gould Campbell peut-il nous rester, Stevens?
Başrollerde Donald Sutherland, Elliot Gould, Tom Skerritt, Sally Kellerman, Robert Duvall,
Avec Donald Sutherland, Elliot Gould, Tom Skerritt, Sally Kellerman, Robert Duvall,
Jay Gould ve Jim Fisk'ten
Mais tout le monde en fait! De Jay Goula à Jim Fiske, jusqu'au Président...
Nasılsınız Bayan Gould?
Comment allez-vous, Mme Gould?
Hayır, ben, Bayan Gould.
Non, moi, Mme Gould.
Sonra ben Bayan Gould'un evine koşarım, sen de polisi ararsın.
Et puis, on court chez Mme Gould, et tu appelles la police.
Bence sen Bayan Gould'a gidip... Freddie'yi görmüş mü falan diye sormalısın.
Je crois que tu devrais aller chez Mme Gould lui demander si elle a vu Freddie, et tout ça.
Gould hakkında bir şeyler anlatayım mı?
Je leur parle de Gould?
Gould vokalistin annesiydi.
Gould accompagnait maman.
Annemle Gould bunu 1934'te kaydetmiş.
Gould et mère ont fait ce disque en 1934.
Bayan Beale ile Gould'un karşısında kimse duramazdı.
Personne ne pouvait égaler Mme Beale et Gould.
Gould ve ben her gün Traphagen'a gitmek için Edie'deydik.
Gould et moi, on l'encourageait.
Hayır Edie, Al'in bahsettiği kişi Gould sanırım.
Edie, Al parlait de Gould.
Bay Beale ile geçinememiştim. Besteci arkadaşı da umurumda olmamıştı. Tom Logan'a gelince, evde beni çileden çıkartıyordu.
Je ne m'entendais pas avec M. Beale ni avec Gould, et Tom Logan me rendait folle.
Acaba... Bay Gould'a bir soru... - Bir soru sormamın mahsuru var mı?
Je voulais vous demander, ça ne gêne pas si je pose une question à Mr Gould?
Elliot Gould, Delbert ve Linnea Reese.
Elliot Gould, Delbert et Linnea Reese.
Elliot Gould.
Elliot Gould.
- Onu tanıyorum. Elliot Gould.
- Je le connais, c'est Elliot Gould.
- Elliot Gould.
- C'est Elliot Gould.
- Bayan Pearl, Elliot Gould.
- Lady Pearl, Elliot Gould.
- Memnun oldum Bay Gould.
- Comment allez-vous Mr Gould?
- Elliot! Elliot Gould!
- Elliot, Elliot Gould!
- Bay Gould ile bağlantısı var mı?
- C'est une relation de Mr Gould?
Pardon ama Bay Gould röportaj yapmıyor.
Excusez-moi mais Mr Gould ne donne pas d'interviews.
Bebek ve Lisa buda sizin garsonunuz Robbie Gould.
Baby, Lisa, voici votre serveur, Robbie Gould.
Boston'lu kölelik karşıtı, bir aileden gelen ROBERT GOULD SHAW iç savaşa katılmak için, listeye yazıldığında 23 yaşındaydı.
ROBERT GOULD SHAW, FILS d'abolitionnistes de Boston... avait 23 ans quand il s'est engagé dans la guerre entre les Etats.
Ben, Albay Robert Gould Shaw.
Je suis le colonel Robert Gould Shaw.
Mariel Hemingway ve Elliott Gould.
Mariel Hemingway et Elliott Gould.
Şimdi canlı yayına geçiyoruz. Bu sabah savunma avukatı... Eli Gould bir cinayete kurban gitti.
Nous allons en direct au centre-ville, où l'avocat Eli Gould a été trouvé assassiné ce matin.
Eli Gould bu sabah bir cinayete kurban gitmiş.
Eli Gould a été trouvé assassiné ce matin.
Gould geç saate kadar çalışmış olabilir.
Gould travaille tard...
Demek ki adam Cuma günü girdi... temizlikçiler gidene kadar bekledi... sonra Gould'a istediğini yaptı. Cumartesi, Pazar, belki de Pazartesi.
Donc, il a pu entrer vendredi, se cacher, puis s'éclater sur Gould tout le samedi, le dimanche et peut-être même le lundi.
Katil, Gould'un acele etmemesini istedi.
Le tueur voulait que Gould prenne son temps.
Gould'un karısı o sırada şehir dışındaymış.
La femme de Gould. Elle n'était pas en ville.
Bayan Gould'u göreceğiz.
C'est pour madame Gould.
Bayan Gould'a bu adamı yakalamakla ilgili... söylediklerin doğru muydu?
Tu le pensais, ce que tu as dit à madame Gould? Qu'on allait le choper.
Bu arada, avukatı Ally Gould. Şu "Açgözlülük" cinayeti kurbanı.
Qui n'est autre que feu maître Gould, victime du meurtre "avarice".
Şuna bir bak. Vay be, bir zamanlar Elliot Gold senin üstünde oturuyor ve sonra bir bakıyorsun : çöpe atılmışsın.
Elliott Gould s'est assis là-dessus puis ils l'ont jeté aux ordures.
İşte Doktor Gould geliyor.
- Voici le Dr Gould.
94 yaşında ve genç. Eleanor Cody Gould.
Une jeune femme de 94 ans, Eleanor Cody Gould
Kısa süre önce ölen Harriet Gould.
La défunte Harriet GouId of Astoria.
Bu sonat belki Glenn Gould'un performansı gibi olamaz ama söylemem gerekir, en az Gould kadar iyi.
Cette sonate n'était pas interprétée par Glenn Gould, mais c'était d'aussi bon goût que du Gould.
Ve yine milyonlarca insan onun tavsiyesini dinledi. Ürünlere, fikirlere v.s. karşı insanların kitleler halinde...
L'un d'eux était le publicitaire Phillip Gould qui était depuis longtemps un militant travailliste.
Elliot Gould!
C'est Elliot Gould.
Gould bağlıydı.
Attaché, bras droit libre.
Bayan Gould?
C'est intolérable.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]