English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ H ] / Hacienda

Hacienda traducir francés

104 traducción paralela
Çiftliğim bunlarla doludur.
Mon hacienda en est recouverte.
The Hacienda dos Encantos.
La Hacienda de los encantos. La fameuse fontaine.
Gitgide daha da yaklaştı ve Hacienda'danın önünde durdu.
Elle se rapprochait... pour s'arrêter devant l'hacienda. Mark était dedans.
Bu odadan da anlaşılacağı üzere, Paraguay'ın bakir doğasında bile çorak bozkırlarla çevrili çiftliğinde kozmopolit bir yaşam sürüyordu.
On le voit à cette pièce. Même au Paraguay, dans son hacienda au cœur de la pampa, il menait une vie cosmopolite.
Hayır, yolun aşağısındaki çiftlikte bekliyor seni.
Non, il est à l'hacienda, un peu plus loin.
Sanki bir çiftlik.
Le genre hacienda?
Büyük bir evmiş.
C'est une sacrée hacienda.
Biraderiniz Hacienda de Ayala'ya taşındı.
- Mon frère? - ll a pris la Hacienda d'Ayala.
Benimle hacienda'ya gel, babamla tanış.
Venez dans notre hacienda. Je vous présenterai mon père.
Biz sınırın ötesinde Hacienda Puerto'dan binden fazla hayvan çalmıştık,
Nous avions volé plus de 1 000 têtes de bétail, au Mexique.
Bir şapka dolusu altın bulup gerçekten güzel bir hanımla buraya dönecek oraya domuz ağılının yanına büyük bir çiftlik kuracaktım.
Je voulais remplir mon chapeau d'or, revenir avec une jolie femme, construire une belle hacienda près de la porcherie pour que le vieil homme n'ait plus à travailler.
- Çiftliğin hangi konumunda tutuluyor?
- Dans quelle partie de l'hacienda?
O tepelerin ötesinde... çiftlik var.
Derrière ces collines... l'hacienda.
Bu sabah çiftliğe götürdüğün süt kimin içindi?
Le lait que vous avez apporté à l'hacienda ce matin... C'était pour qui?
Babamın çiftliği varken, Raza sadece kararlı bir çocukken.
Quand c'était encore l'hacienda de mon père, et Raza un garçon d'écurie.
Karargâhlarını gördük.
Nous avons repéré une hacienda.
Çiftliklerin yüksek duvarları arkasında hüzünlü bir şarkı söylenir.
Des hauts murs des constructions massives d'une hacienda monte une chanson triste et traînante.
Kaktüsün yetiştiği yerler Tetlapayac hacienda ile Llanos de Apam arasındadır.
L'action de cet épisode se déroule dans les champs infinis de magueys, à Llanos de Apam, dans l'ancienne hacienda de Tetlapaïac.
Her gelin kendi servetini göstermek ister ki ; güçlü kalabilsin.
Chaque fiancée de l'hacienda doit être présentée au propriétaire.
Sarayıma hoş geldin, Bay McQuade.
Bienvenue dans mon hacienda, M. McQuade.
Çiftliğe gideyim de gözetleyicileri kapatayım.
Je rentre à la hacienda me glisser sous les draps.
Masaya'daki çiftliğimi kamulaştırdı. Sonra da kendi adamlarına verdi.
II a donné mon hacienda à ses hommes!
Hacienda'da Onları gördüm...
Je les ai vus... à La Hacienda.
- Hacienda'da... Ross'da ki otel.
- La Hacienda... l'hôtel du Boulevard Ross.
Nancy? hiç hacienca diye biyer duydun mu?
Connaissez-vous un endroit qui s'appelle la Hacienda?
Hacienda'da?
A la Hacienda?
Hacienda'da mı?
La Hacienda?
Hacienda'da, di mi?
La Hacienda, c'est ça?
o bendim! stanton un hala hayatta olduğuna inandırmak için faksı ben gönderdim... neden o kadar çabuk o lanet hastaneyi kontrol ettiğimi zannediyorsun? seni korumak için ilk sabah...
Dés le lendemain... j'ai payé la note de Stanton à la Hacienda... j'ai envoyé le fax... j'ai caché sa Porsche dans le garage... ne sachant même pas si tu étais mort ou vivant...
Hacienda'da stanton un faturalarını ödedim... faksı gönderdim...
J'ai prié, j'ai travaillé dur pour te protéger dans le cas où tu serais vivant.
Hacienda'dayken beni aradı.
Il faut te rappeler.
- Ve bir çiftlikte yaşarız.
- On habitera une hacienda.
İnsanlar çiftliğinizin, Mayalar için en güzel arazi olduğunu söylüyor.
On dit que votre hacienda est la plus belle de la région.
ERNESTO ESCOBEDO'NUN EVİ CALI, KOLOMBİYA
Hacienda d'Ernesto Escobedo Cali, Colombie
İnsanlara Hacienda Palmiyeleri'ne sonuna kadar güvenebileceklerini göstermeliyiz.
Il faut montrer au public qu'il peut faire confiance... à ce concept de bout en bout.
Otobüsten yeni inmiş ve annemi ilk gördüğünde oda kiralama hakkında bilgi almak için yakınlardaki bir çiftliğe gidiyormuş.
Il était juste descendu de l'autobus... et il marchait vers une hacienda voisine... pour s'enquérir d'une chambre à louer... quand il a vu pour la première fois ma mère.
Yani resmi olarak, "çiftliğinde" Valium'a bağlı hastadan daha çok hemşire var.
Officiellement dans son hacienda... Il y a plus d'infirmières sous Valium que de patients.
Çiftliğimizi nasıl buldun?
Comment trouvez-vous notre hacienda?
Ninemin annesi hala orada yaşar, 400 yıllık bir hacienda'da.
Mon arrière-grand-mère y vit encore dans une hacienda vieille de 400 ans.
- Evet. Eski bir ev.
Ben oui... notre hacienda
Fac 51, diğer adıyla the Hacienda.
Fac 51, aussi connue sous le nom de Hacienda.
Hacienda'nın açıldığı akşam.
La soirée d'ouverture de la Hacienda.
Ve bu da Hacienda'nın anlamıydı.
Et c'était ça, l'idée de la Hacienda.
Çünkü kazandıkları bütün para Hacienda'nın borçlarına gitti.
Car chaque sou qu'ils gagnaient servait à éponger les dettes de la Hacienda.
Onları ilk defa, Hacienda'da Battle of the Bands'de gördüm.
Je les ai vus la 1re fois au Battle of the Bands de la Hacienda.
Herkes Hacienda'ya geldi.
Tout le monde venait à la Hacienda.
Hacienda, New Order'a aylık 10.000 pound masraf getiriyordu ve ne yapacağımızı bilmiyorduk.
La Hacienda coûtait 10 000 livres par mois à New Order, et personne ne savait quoi faire.
- Hacienda'yı biliyor musun?
- Tu connais la Hacienda?
Hacienda'da olmak, Fransız devriminde yer almak gibi.
Etre à la Hacienda, c'était comme participer à la Révolution française.
- O Hacienda'nın sahibi.
- C'est le patron de la Hacienda.
seni seviyorum.
Elle m'a appelé... elle m'a appelé à la Hacienda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]