Hanako traducir francés
47 traducción paralela
Ayrıca Jiro Hanako ve Shiro da aynısını söylüyor.
Hanako et Shire.
Hanako!
- Hanako!
Ama sanki karşılığında daha sonra da Hanako kayboldu.
Comme pour assurer la relève, Hanako a disparu à son tour.
Hanako'nun sırt derisi miydi?
C'était la peau de Hanako?
Hanako, bomba gibisin.
Hanako, tu es superbe.
Bunlar Hanako için.
C'est pour Hanako.
Ama daha yeni geldin ve Hanako da okulda şu an.
Mais tu viens d'arriver et Hanako enseigne en ce moment.
Hanako'nun bir randevusundan dönmesini bekledi.
Il a attendu que Hanako soit rentrée de sa soirée.
Eğer kendin için endişelenmiyorsan en azından bırak da Eiko ve Hanako'yu bir süre buradan uzaklaştırayım.
Vous ne vous souciez pas de vous, mais laissez-moi au moins emmener Eiko et Hanako.
Geçen akşam, Hanako'nun yemek yapışını izliyordum.
Hier soir, je regardais Hanako préparer le dîner.
Birinin Eiko ve Hanako'yu uzaklaştırması gerek diyorum.
Je veux dire que l'un de nous devrait emmener Eiko et Hanako.
- Hanako?
- Hanako?
Hanako'yu al, gitmeliyiz.
Va chercher Hanako. Il faut partir.
Ken, Hanako'yu görünce, yola geldi.
Quand Ken a vu Hanako, il s'est littéralement décomposé.
Tanrım o zaman Hanako, Ken'in çocuğuydu.
Mon Dieu, Hanako était la fille de Ken.
Oliver, Hanako, Ken'in çocuğuymuş.
Oliver, Hanako était la fille de Ken.
Bekle, Hanako!
Hanako attend-moi!
Hanako!
Hanako!
Birazcık bekle, Hanako!
Une minute Hanako!
Benimle dalga geçme, Hanako!
Ne me taquine pas Hanako!
Kyoko, Taro, Hanako ve Jiro lütfen anne ve babama iyi bakın.
Taro... et Hanako... et Jiro prenez soin de Papa et Maman.
Flowery.
Hanako!
Flowery'nin intikamını almak için babamı öldürmeye yemin etmiştim. Koşarak hamama gittim.
Voulant venger ma grande sœur Hanako, je décidai de poignarder mon père, et rappliquai au bain public.
Flowery, babamın gölgesinden sakınmaya çalışıyordu. Evliliği anlamsızdı.
Ma sœur Hanako, désirant à tout prix échapper à mon père, accepta de se marier sans amour.
Flowery ile evlendin.
Hanako est mariée.
Flowery! Puxifan! Evliliğiniz kutlu olsun!
Chère Hanako... cher Arai... du fond du cœur, félicitations!
Cenaze bile olsa, insanlar hayat dolu olmalı. Sen karışma!
On dit adieu à Hanako dans la bonne humeur.
Kız kardeşim senden boşanmak istiyordu!
Hanako voulait divorcer.
- Ben Fancy, Flowery'nin kocasıyım.
Hui-bom, l'époux de Hanako.
Flowery, Flowery, baban seni görmeye geldi.
Hanako! Ton papa est venu!
Konuşsana Flowery, konuşsana!
Il est là! Hanako, dis quelque chose!
Ama, Heihachi-dono Manzou'nun ve Hanako-san'ın ihanetinden dolayı çok öfkeliydi.
Mais à propos de Manzo et de Honoka, vous êtes...
Hanako...
Hanako,
Hanako.
Hanako...
"Hanako'ya. Biz askerler kazıyoruz. Bütün gün kazıyoruz."
"Hanako, nous, simples soldats, nous creusons..."
Hanako burada bir ünlü var.
Hanako, Nous avons une célébrité.
Hanako, sen bu haldeyken ben yemek yiyemem.
Hanako. Comment manger si tu fais cette tête?
Hanako-san? Ramen yapmayı biliyor musun?
Savez-vous cuisinez du Ramen?
Ama, asıl ismim Hanako Tanaka.
Mais mon vrai nom, c'est Tanaka Hanako
* Hanako'ydu. *
~ je suis Hanako.
Hanako?
Hanako?
benden 3 yaş büyük.
À côté, c'est ma sœur, Hanako, de trois ans mon aînée.
Dönelim, Flowery.
Tu viens, Hanako?
Benim Flowery'm!
Arrête de tourmenter Hanako!
Kızım nerede?
Parle-moi, Hanako! Où est ma fille?