English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ I ] / Ikisinden biri

Ikisinden biri traducir francés

243 traducción paralela
Thursby Miles'a bulasir, ikisinden biri ölür dedin.
Tu pensais qu'il sauterait sur Miles et qu'un des deux y passerait!
Ama ikisinden biri katil. Eminim.
- Il y en a une qui a tué.
Şu ikisinden biri olsun bence.
Ce sera un de ces deux-là.
Az sonra ikisinden biri, bir virüsün yapabileceğinden daha kötü bir hastalığa yenik düşecek.
Bientôt, quelqu'un succombera à une maladie pire que n'importe quel virus.
Vebadan bahsediyordun. Ya ikisinden biri suya gittiyse?
Vous parliez de fléau : en supposant que l'une d'elles ait été dans l'eau?
Veya o kıza hayran oldu, ikisinden biri işte.
Ou il tomba amoureux d'elle, je ne sais plus.
ya da karburatör paslanmış ikisinden biri.
C'est ça, ou... le carburateur qui est rouillé.
O ikisinden biri de olabilir, başka muhtemel şüpheliler içinden de.
C'est l'un des deux. Ou ça pourrait être un des autres.
Ikisinden biri için geldim.
A toi de choisir.
Sizden çözmenizi istediğimiz ikisinden biri kokain kullanıyor mu ya da küçük kızlar veya oğlanlarla oynaşıyorlar mı.
Essayez seulement de voir s'ils avaient un penchant pour la cocaïne ou les petits enfants.
- Hayır bu Andrew. Ya da ikisinden biri.
Ce n'est aucun des deux.
ya birinin fahişesisin... ya da ikisinden biri olma yolunda hızla ilerliyorsun. "
"ou en passe de devenir l'une ou l'autre."
Sovyetler yukarı birini yollarlarsa, bu ikisinden biri olacak.
Si les Soviets vont dans l'espace, ce sera avec un de ces deux-là.
Sonra şu ikisinden biri...
Même si c'est vrai?
İki kişilik bir birimde, ikisinden biri bir araca yaklaşırken diğeri aracın sağ arka tarafında pozisyon alır.
Dans une équipe de deux personnes, quand l'une approche un véhicule,
Çakışmadan dolayı da... ikisinden biri kaybolacaktır.
Ce qui se traduit par la disparition de l'un des deux. Tout à fait.
Ya da Nanako, ikisinden biri.
Ou alors à Nanako.
Bu ikisinden biri değildi.
C'était pas l'une de ces deux filles.
Beni ya birleştiririn ya da ayırın, ikisinden biri.
- Pour consacrer mon bonheur ou ma perte.
Karışıklık esnasında ikisinden biri silah taşıma kapsülünü devre dışı bırakmış olabilir.
Il est possible que l'un d'entre eux ait déclenché accidentellement le largage durant la confusion.
Yani ikisinden biri olmalı.
Alors, ce n'était peut-être aucun des deux.
Ama eğer söylemezseniz, bu sahtekarlık olur. - Peki ya ikisinden biri biseksüelse?
Si vous lui cachez, il y a tromperie.
Yahut hapishane de olabilir. İkisinden biri.
Et peut-être la prison, je ne sais pas exactement.
İkisinden biri mutlaka imzalı bir ifade verir.
Entre les deux, on aura bien des aveux signés.
İkisinden biri değil.
Pas "l ´ un des pays".
Yaşlı Rufus'la Başkan birbirlerinden nefret ediyorlar. İkisinden biri Büyük Çamur'un denetimini alırsa, olacakları düşünmekten korkuyorum.
Le vieux Rufus et le Major se haïssent tant que si l'un d'eux dirigeait Big Muddy, j'ai peur de ce qui se passerait.
İkisinden biri, kaybedebilirsin.
Ou la mienne. Quoi qu'il en soit tu ne risques pas de perdre.
İkisinden biri olmadan dünyaya barış gelmez.
Sans elle, il ne peut y avoir la paix dans le monde.
- İkisinden biri.
- Un de mes seuls amis.
Ya Orta ya da Güney Amerika'da. İkisinden biri.
En Amérique centrale ou en Amérique du Sud.
- İkisinden biri. - Ayaklarınla yap B.A.
Fais-le avec tes pieds, B.A.
İki ortak her zaman anlaşıyorsa ikişinden biri fazladır.
Buntline, nous venons de signer avec... l'acteur le plus "futurable" de notre histoire.
İkisinden biri.
L'une ou l'autre.
İkisinden biri hain
Il n'est là que depuis trois ans.
İkisinden biri gitmek zorunda kalacak. Paramı halıya yatırıyorum.
J'ai tout mis sur la moquette.
İkisinden biri olduğunu biliyordum.
Je savais que ça serait soit l'un soit l'autre.
Discovery İo'ya doğru çekiliyor. Ya da Jüpiter'den uzaklaşıyor. İkisinden biri.
Discovery dérive vers Io, en s'éloignant de Jupiter.
Canım ya tırnaklarını kes... ya da bu rüyaları görmeyi. İkisinden biri.
Coupe-toi les ongles ou arrête de cauchemarder, mais fais quelque chose.
Onları arayalım derim. İkisinden biri buralarda olmalı.
Skip ou lui, y en a un qui se cache dans le coin.
İkisinden biri.
Ils sont deux.
İkisinden biri baban olabilir.
L'un des deux peut être ton père.
İkisinden biri ölecek.
L'un des deux meurt.
İkisinden biri seninle konuştuğumu bilse beni gündoğumunda infaz edeler.
S'ils savaient qu'on s'est parlé ils me tueraient.
8 dakikadır başka çıkan yok. - İkisinden biri.
Ensuite, personne ne sort pendant 18 minutes.
İkisinden hiç biri diğeri tarafından bastırılmaz.
L'un n'est pas étouffé par l'autre.
Ördek yahnisi olacaktı, ikisinden biri. Domuz kızartması güzel ve tatlıydı.
Le porc est une bonne viande.
İkisinden biri.
A vous de choisir.
İkisinden biri çıkacak.
J'en enlève un.
İkisinden biri, değil mi?
C'est l'un des deux?
İkisinden biri taksiye biniyor, bence Rugova biniyor.
L'une d'elles prend un taxi. A mon avis Rugova.
İkisinden biri, bundan eminim.
L'un ou l'autre, j'en suis sûre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]