Ippolit traducir francés
59 traducción paralela
Ippolit, sana bir şey söylemem gerekiyor.
Hippolyte, il faut que je te dise quelque chose...
Ippolit, dur!
Attends, Hippolyte, écoute-moi!
En azından ben gidene kadar bekleyebilirdiniz. - Ippolit, dur! - Beni ne sanıyorsun, salak mı?
Vous m'assassinez une seconde fois... ll ne faut pas me prendre pour un imbécile!
Ippolit! Üzgünüm soyadını bilmiyorum.
Pardon, je ne connais pas votre patronyme...
Arayan Ippolit'ti
- Je crois que c'était Hippolyte. - Hein? Hippolyte.
Sevgili Ippolit Georgievich!
- Nous sommes les amies de Nadine...
Ippolit, ortada dolanıp durma. Yeter artık.
- Ça lui réussit vraiment très bien.
İsrarla söylüyorum size, ben Ippolit değilim.
Hippolyte Guéorguiévitch...
Nadya ve Ippolit, mutlu olun!
Je suis fatigué de protester : je ne suis pas Hippolyte Soyez heureux!
İtiraz etmekten bıktım. Ben Ippolit değilim. Dünyada ki bütün mutluluklara!
Nadine, donne que je t'embrasse.
Ippolit, kes artık. Piç kurusu. Sana gününü göstereceğim.
Je vais t'apprendre, moi...
Ippolit Georgievich, ne düşünüyorsun?
Hippolyte Guéorguiévitch, à quoi pensez-vous? Je ne suis pas obligé de vous en rendre compte.
Ippolit'in fotoğrafını alıp paramparça edebilir miyim?
Puis-je retirer cette photo d'Hippolyte et la déchirer en petits morceaux? Non, vous ne le pouvez pas.
- Devam et, eğlen bakalım. - O Ippolit değil.
- N'en croyez rien, Nadia plaisante.
Sevgili Nadya ve Ippolit!
Ce n'est pas Hippolyte!
- O Ippolit değil. - Yapma.
Arrête, ça finit par ne plus être drôle.
Sakin ol, Ippolit.
Mais je n'entends plus le "Vive la mariée"?
- Git Ippolit'i getir.
Je te répète que...
Ippolit artık yok.
Où est-il, Hippolyte? Où?
Ippolit, paltonu mahvedeceksin.
Ne sois pas mesquine, Nadine.
Ippolit, sana bir şey söylemem gerekiyor.
Hippolyte, J'ai à te dire quelque chose.
Gidip geri getireceğim. Ippolit!
Je vais aller le chercher.
Arayan Ippolit'ti - Kim?
je pense que c'était Hippolyte.
- Ippolit.
- Qui? - Hippolyte.
Gelen Ippolit.
C'est Hippolyte.
Sevgili Ippolit Georgievich!
cher Hippolyte Georgievich!
Ippolit, ortada dolanıp durma. Yeter artık.
Hippolyte, arrête de faire le pitre.
İsrarla söylüyorum size, ben Ippolit değilim.
Et même maintenant, j'insiste que je ne suis pas Hippolyte.
Nadya ve Ippolit, mutlu olun!
Nadya et Hippolyte, soyez heureux!
İtiraz etmekten bıktım. Ben Ippolit değilim.
je suis fatigué de vous contredire.
Gerçek Ippolit'i nasıl ortaya çıkartacaksın?
Comment allez-vous faire pour leur présenter le vrai Hippolyte?
- Ya sen? Ippolit, kes artık.
- Vous devez vous excuser auprès d'elle!
Ippolit'in fotoğrafını alıp paramparça edebilir miyim? Hayır, olmaz.
Puis-je enlever la photo d'Hippolyte et la déchirer en morceaux?
Çünkü ben Ippolit'im.
- un ton normal. - Pourquoi donnez-vous des ordres ici?
- O Ippolit değil.
- Pour la dernière fois...
Gelen Ippolit.
Sautez par le balcon.
Ippolit Georgievich.
Et vous aimez comme elle chante?
Papağan gibi tekrar etmek zorunda mıydın? "Ben Ippolit değilim! Ben Ippolit değilim!"
Vous aussi, comme perroquet : je suis pas Hippolyte, je suis pas Hippolyte!
Gerçek Ippolit'i nasıl ortaya çıkartacaksın?
Et comment allez-vous leur présenter le vrai Hippolyte maintenant?
Büyük olasılıkla gerçek bir İppolit olmayacak artık.
Le vrai... je crains qu'il n'y en aura plus.
Görüyor musun onu? Ippolit! Bak yok burada.
Et s'il s'avise de remettre les pieds ici, je le balance dans l'escalier.
Ippolit'in fotoğrafıyla döneceğim dediğimi hatırlıyor musun?
Si tu te souviens, je t'ai dit que je rentrerai avec la photo d'Hippolyte.
Ippolit'in üstüne su mu döktünüz?
Il est trempé comme une soupe.
Umarım Ippolit değildir.
Bonjour, Maria Dimitriévna!
Ippolit, dur!
Hippolyte, attend!
- Ippolit, dur!
- Hippolyte, attend!
Ippolit!
Hippolyte!
Ippolit Georgievich.
Hippolyte Georgievich,
" Ben Ippolit değilim!
" je ne suis pas Hippolyte!
Ben Ippolit değilim! "
Je ne suis pas Hippolyte! "
Büyük olasılıkla gerçek bir İppolit olmayacak artık.
il n'y aura très probablement plus ce vrai homme.