Itfaiye traducir francés
1,479 traducción paralela
Biri onu itfaiye müdürüne şikayet etmiş. Kim böyle bir şey yapar?
- Quelqu'un l'a dénoncé aux pompiers.
polis, itfaiye haber kanalları...
Police, pompiers, foule...
Son zamanlarda Malibu itfaiye... ... erlerini gördünüz mü?
Vous avez vu un pompier de Malibu récemment?
Lucky Larry'nin itfaiye müdürüyle tartışması duyulursa Kat kesin kazanır.
Si on apprend la prise de bec de Larry le chanceux avec le chef des pompiers... je suis sûre que Kat sera votée comme favorite.
Büyük bir kırmızı itfaiye arabası olmayacak.
N'importe quoi qui n'aura pas de camion de pompier dessus.
Amma çok itfaiye arabası var. Yangın çok büyük olmalı!
Il y a un tas de pompiers, ça doit brûler dur.
- Tamam, sonra itfaiye gelir.
Les pompiers arrivent en...
Biz itfaiye departmanından geldik, binadan çıkmanız gerekiyor.
Pompiers. Vous devez évacuer l'immeuble.
Yani bir üretim fabrikası ya da itfaiye istasyonu olabilir.
Je crois que c'est près d'une usine ou d'une caserne de pompiers. Abby. Ils sont dans un aéroport.
Polis, itfaiye, acil yönetimi- - neyle karşı karşıya olduğumuzu bildirelim.
La Police, les pompiers, la direction des urgences... et leur faire savoir ce à quoi nous devons faire face.
Çünkü Garrity bu burun şarap erbabının itfaiye versiyonu. - Doğrudur.
Il a senti tous les types de fumée qu'un nez puisse sentir, d'accord?
Neden itfaiye ekipleri yangına... -... müdahale etmemiş?
Pourquoi les pompiers ne l'ont pas éteint?
Sana garanti ederim, itfaiye şefi kundaklamayı senin yaptığından daha iyi inceleyecektir.
Le capitaine des pompiers est plus doué en enquête d'incendie que tu ne l'es en pyromane.
Çünkü itfaiye hassas ruhların yeri değildir acemi. Sen de şiir yazıyordun.
Estime-toi heureux de ne pas être accablé par un esprit trop actif.
O itfaiye merkezinde 35 yıIdan beri çalışıyordu. Ve onu öldüren, o.. çocuğunun mıhlayacağım.
Il était dans ce métier depuis 35 ans, et je vais choper le fils de pute qui l'a tué.
Eğer siz ikiniz geçen pazar günü 53. itfaiye merkezinde karşılaştıysanız biz bu işi burada çözeriz.
Nous sommes ici pour savoir si vous vous êtes rencontré à la caserne 53 dimanche dernier.
Şu kızların tek yapması gereken bebeği itfaiye binasına ya da bir hastaneye bırakmaktı.
Tout ce qu'elles auraient eu à faire, c'est laisser ce bébé devant une caserne ou un hôpital.
İtfaiye ye mi taşınsak yoksa itfaiyeyi mi buraya taşısak bilmiyorum.
J'arrive pas à me décider si je vais aller habiter dans une caserne ou faire venir la caserne à la maison.
Yarın gece, Şeytan'ın konukları geldikten sonra itfaiye şefini arayıp, şikayette bulunacağız.
Demain soir, quand tous les invités de Satan seront arrivés, nous poserons une plainte à propos du nombre de personnes présentes là bas.
Bakalım Şeytan'ın partisi ne kadar sürecek... itfaiye şefi geldikten sonra.
Nous verrons combien de temps dure la fête de Satan... après la démonstration de feu du marshal.
Peki bu itfaiye kamyonunu ben ne yapacağım?
Que vais-je faire de ce camion de pompier?
Polis, itfaiye, doktor. Lazım olursa hepsinin numarası buzdolabında asılı.
- Police, pompier, médecin, tous les numéros sont sur le frigo.
Son kundaklama Bellevue'de bir itfaiye binasıydı.
Le dernier incendie est celui de la caserne de Bellevue.
Aynı itfaiye binası 1950 de yanmış.
La même caserne a été incendiée en 1950.
İtfaiye, kanalları açık tutmak istiyor deyin.
Mais que...
Gerizekalıyı görüyor musun? İtfaiye araçlarının tam ortasına park etmiş.
Ce débile l'a garé au beau milieu des camions de pompiers.
İtfaiye, kapıyı açın.
Les pompiers.
SINAVA HAZIRLIK İTFAİYE SUBAYI O ne öyle?
Tu sais, j'ai dû donner la moitié à mon ex-femme, et rembourser une seconde hypothèque.
İtfaiye merkezinden soruşturmayla ilgili bir açıklama gelmedi ama önümüzdeki günlerde bu olayın takipçisi olacağız.
C'mon, c'mon will I ever learn?
İtfaiye kundaktan şüpheleniyor.
Selon les pompiers, il s'agirait d'un incendie criminel.
İtfaiye!
C'est les pompiers!
İtfaiye arabasını sürebilirdim.
J'ai eu le droit de conduire le camion des pompiers.
İtfaiye üzerinde çalışıyorum. Senin de bana katılamanı istiyorum.
Je vais à la caserne.
İtfaiye bölümünün raporuna göre araba 40 dakika boyunca yandı ve söndürmeleri 4 dakikayı buldu.
Selon le rapport du service des incendies... la voiture a brûlé durant 40 minutes et on a encore mis 4 minutes à l'éteindre.
İtfaiye sadece birkaç durak ötede.
Les pompiers sont à quelques rues de chez vous.
İtfaiye orada.
Les pompiers sont arrivés.
İtfaiye az sonra burada olacak.
Les pompiers seront bientôt là.
İtfaiye ile görüştüm.
- On vient d'avoir les laisser-passer. - Mm-hmm.
İtfaiye mi?
C'est les pompiers?
İtfaiye şefine bir şikayette bulunmak istiyorum.
Je dois rapporter une plainte au chef.
İtfaiye şefi partideymiş!
Le chef des pompiers est à la fête!
İtfaiye gelip donanımla sabitlemeden hiçbir şeye dokunma.
Les pompiers les stabiliseront. Les portières ne bougeront pas.
İtfaiye geldiğinde soran olursa çağrıya ilk bizim cevap verip buraya geldiğimizi söyleyeceğiz.
Quand les pompiers arrivent, si quelqu'un demande, on est les premiers arrivés.
İtfaiye müdürüydü.
C'est le capitaine des pompiers.
sağa dönün İtfaiye kamyonlarının yanına park edin.
Tournez à droite au carrefour puis garez-vous à côté de la file de camions de pompiers.
İtfaiye şefi gibi mi gözüküyorum?
J'ai l'air d'être le chef des pompiers?
Siz ikiniz, etrafı güvenlik altına alın İtfaiye şefine gelir gelmez beni görmesini söyleyin.
Vous deux, sécurisez le périmètre et dites au chef des pompiers de passer me voir dès qu'il arrive.
İtfaiye.
C'est les pompiers! Réveillez-vous!
İtfaiye geldi millet!
Il y a quelqu'un?
Evet, fırsatın varken keyfini çıkar Tommy. EMNİYET : 4 İTFAİYE : 0
C'est ça, profites-en pendant que tu peux, Tommy.
İtfaiye vanasını biz hallederiz.
On va s'occuper de la borne.