Içer misin traducir francés
908 traducción paralela
- Bir şey içer misin?
Vous voulez quelque chose à boire?
Bizimle bir bira içer misin?
Tu prends une bière avec nous?
Benimle biraz şarap içer misin?
Veux-tu trinquer avec moi?
- Bir sey içer misin senatör?
- Un petit verre, Sénateur?
- Kahve içer misin?
- Tu prends un jus avec nous?
Gelip bir kahve içer misin Joe?
Venez prendre un café.
Birşey içer misin?
Je vous offre un verre?
- Kahve içer misin?
- Du café?
Ama artık beni buluğuna göre... gitmeden önce bir şey içer misin?
Mais puisque vous êtes là... voulez-vous boire quelque chose avant de repartir?
İçki içer misin Sam?
Vous buvez, Sam?
- Bir şey içer misin?
- Tu veux un verre? - Oui.
Pipodan iyisi yoktur. - Pipo içer misin?
Vous fumez la pipe?
- Bir şey içer misin?
- Vous voulez un verre?
Benimle bir içki içer misin?
Vous voulez un verre avec moi?
Bunun geldiğini görmeliydim? - Kahve içer misin, Yüzbaşı? - Evet.
Bien envoyé...
Bir şey içer misin? - Hayır.
Tu veux boire un verre?
İçkiye gelirsek... Çok içer misin?
Quant à la boisson.... vous buvez beaucoup?
- Içki içer misin?
- Tu prends un verre?
- Konyak içer misin Pay?
- Pay, tu veux un cognac?
- Içer misin?
- Buvez un coup.
- Sigara içer misin?
- Vous fumez?
- Sen içer misin, Mae?
- Tu bois?
Benimle bir kadeh içer misin?
Vous voulez en prendre un avec moi?
- Birşey içer misin?
- Tu veux quelque chose à boire?
- Gündüz içer misin?
- Vous buvez dans la journée?
Kahve içer misin?
Un café?
Çay içer misin? Aç mısın? İstersen sana hemen bir sandviç hazırlayabilirim.
Un peu de thé?
Kahve içer misin? Tamam!
Un peu de café?
- Sen de içer misin?
Et vous?
- Bir şey içer misin?
- Un verre?
Buna içer misin?
Bois-tu à notre confiance?
Yemekten önce bir şey içer misin?
On prend un verre avant le déjeuner?
Benimle gelip, bir whisky içer misin?
Vous venez boire un verre?
Sen Teksaslı, benimle viski içer misin?
Qu'est-ce que les Texicains utilisent comme whisky? - Comme whisky?
Çay içer misin?
Tu vas prendre du thé.
Sabahın köründe hep böyle içer misin?
Vous buvez toujours autant si tôt le matin?
- Bir şey içer misin? Kahve?
- Tu bois quelque chose?
- Çay içer misin?
- Veux-tu une tasse de thé?
İçer misin?
Ce n'est pas inutile, je pense.
İçer misin?
Vous buvez?
- İçer misin dedim.
Est-ce que vous buvez?
İçer misin?
Tu veux boire?
Sigara içer misin?
Vous fumez, j'espère?
- Bizimle bir bardak içer misin Sean?
- Vous allez prendre un verre, Sean.
İçer misin? Al!
Une cigarette?
- İçer misin?
- Du saké?
Evet, tabii. - Sen de içer misin?
- Je te sers autre chose?
İçer misin?
Un petit coup?
Manhattans kokteyli içer misin Dave?
Tu aimes les Manhattan?
İçer misin?
Je peux verser?
- İçer misin?
Vous buvez? - Ouais. - Je vous paie un verre.